Esas No: 2021/13548
Karar No: 2022/2152
Karar Tarihi: 10.03.2022
Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/13548 Esas 2022/2152 Karar Sayılı İlamı
9. Ceza Dairesi 2021/13548 E. , 2022/2152 K.Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi, bir kişinin çocuğa cinsel istismarda bulunması suçundan mahkum etmiştir. Sanık, mahkemenin yokluğunda verilen ve sonradan temyiz ettiği hükümle ilgili olarak Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'na bildirimde bulunulup bulunulmayacağı konusunda bir karar istemiştir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu, bakanlığa bildirimde bulunulmasının zorunlu olmadığına karar vermiştir. Kanun yolu muhakemesinde davaya katılma talebinde bulunulamayacağı anlaşıldığından, sanık ve Bakanlık vekilinin temyiz istemi reddedilmiştir.
Kanun Maddeleri: 1412 sayılı CMUK'nın 310/1. maddesi, 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun 20/2. maddesi, 5271 sayılı CMK'nın 237/2. maddesi, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi, 1412 sayılı CMUK'nın 317. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Cinsel taciz
HÜKÜM : Çocuğun cinsel istismarı suçundan mahkumiyet
İlk derece mahkemesince bozma üzerine verilen hüküm temyiz edilmekle başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
1412 sayılı CMUK’nın 310/1. maddesine göre ilk derece mahkemesi kararlarında temyiz süresinin bir hafta olduğu nazara alındığında, sanığın mahkemece yokluğunda verilip, 20.01.2020 tarihinde tebliğ edilen hükmü kanuni süresinden sonra sunduğu 05.02.2020 günlü dilekçeyle temyiz ettiği ve 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun 20/2. maddesi uyarınca davaya katılma hakkı bulunan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına yokluğunda yapılan yargılamaya ilişkin olarak mahkemelerce re'sen ihbarda bulunulmasının zorunlu olup olmadığı hususunda Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunca yapılan toplantı sonucunda verilen 13.12.2019 gün ve 2019/6 Esas, 2019/7 sayılı içtihadı birleştirme kararı ile Bakanlığa bildirimde bulunulmasının zorunlu olmadığı kabul edilip, buna göre 5271 sayılı CMK'nın 237/2. maddesine göre kanun yolu muhakemesinde davaya katılma talebinde bulunulamayacağı anlaşıldığından, sanık ile Bakanlık vekilinin temyiz istemlerinin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 317. maddesi gereğince REDDİNE, 10.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.