19. Hukuk Dairesi 2017/2130 E. , 2019/99 K.
"İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılama sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, davalı ile arasında klima sistemleri ve kombi alım satımı için sözleşme düzenlendiğini, 2007 yılı sonrasında haksız vade farkları kesildiğini ve malların iade alındığını, üretimden kaynaklanan 5.162,00-TL ve defolu olan yaklaşık 4.632,00-TL malların iade alınmasına rağmen vade farkı uygulandığını, davalının elindeki kıymetli evrakları ve ipoteği bulunması nedeniyle devamlı olarak anlaşma yoluna gittiğini 25.04.2008 ve 16.10.2009 tarihlerinde yapılan protokollerle borcun yeniden yapılandırıldığını, yapılan haksız vade farkı faturalarının fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000-TL tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, iddiaların hepsinin maddi olaylar gerçekleştiği anda yasal süre içerisinde yapılmasının gerektiğini, ayıplı mal varsa yasal süreleri içeresinde ayıp ihbarında bulunulması, haksız vade farkı faturası kesildi ise yasal süresi içerisinde faturaya itiraz edilmesinin gerektiğini, siparişsiz mal gönderilmişse yasal süresi içerisinde iade edilmesinin gerektiğini, haksız bir alacak talebi varsa yasal süresi içerisinde menfi tespit davası açılmasının gerektiğini,dayanaktan yoksun davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacıya gönderilmeyen ve davacı tarafından iade edilen mallara ilişkin vade farkından kaynaklandığı görülmekle, her iki tarafın ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş olup, yapılan bilirkişi incelemesinde, davacı ve davalı tarafın defterlerinin usulüne uygun tutulmadığı, bu nedenle iki taraf lehine defterlerin delil olamayacağı, alacağın ispatının ancak yazılı delille ispatlanabileceği, tarafların defterlerinin yasal delil olarak lehe kabul edilememesi karşısında, davacıya yemin teklifinin hatırlatıldığı, davacının yemin teklif etmediği, ayrıca davalı yanın tanzim etmiş olduğu vade farkı faturalarının davacı tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, dosyada sipariş formlarının da bulunmaması sebebiyle davacının davasını ispatlamadığı kanaatine varılarak, davacının açmış olduğu davanın reddine karar verilmiş olup, davacı kararın bozulması istemiyle hükmü temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacının yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 14/01/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.