Esas No: 2019/1067
Karar No: 2020/1876
Karar Tarihi: 02.06.2020
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2019/1067 Esas 2020/1876 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili; müvekkili ile davalı şirketler arasında hizmet alım sözleşmesi bulunduğunu, sözleşme kapsamında davalı tarafından çalıştırılan dava dışı işçinin açtığı işçilik alacakları ile ilgili davanın işçi lehine sonuçlandığını ve bu kapsamda müvekkili tarafından dava dışı işçiye icra takibi sonucunda ödeme yapıldığını, yapılan bu ödemeden sözleşme hükümlerine göre davalıların sorumlu olduğunu ileri sürerek müvekkili tarafından ödenen bedelin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... Ltd.Şti. vekili işçinin ücretlerinden davacının sorumlu olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Diğer davalılar, yargılamaya katılmamışlardır.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının davalı ile yapılan sözleşme kapsamında SGK kayıtlarına göre davalı bünyesinde çalışan işçiye yapılan ödemeyi aralarında imzalanan sözleşme hükümlerine göre davalılardan talep edebileceği gerekçesiyle davalıların sorumluluklarını belirleyen bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Dava, taraflar arasında imzalanan hizmet alım sözleşmesinden kaynaklı rücuen tazminat istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki alacak istemine konu dava dışı işçinin alacaklarının belirlendiği iş davasında alt işverenin de davada taraf olduğu, mahkemece yapılan yargılama neticesinde işçinin davacı kurum ile davalı aleyhine takibe geçtiği, davacının 15/7/2013 tarihinde tüm icra masrafları ile birlikte icra dosyasına 16.666,35 TL ödeme yaptığı görülmüştür.
Hal böyle iken, mahkemece özellikle İş Mahkemesi davasında davalı alt işverenin de taraf olduğu , dava dışı işçi lehine verilen kararın makul süre içerisinde davacı tarafından ödendiği hususları dikkate alınarak asıl işveren konumundaki davacının dava dışı işçiye ödenen bedelin tamamının (faiz ve icra masrafları da dahil) ödeme tarihinden itibaren rücuen tahsiline karar verilmesi gerekirken, dava tarihinden itibaren faize hükmedilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle davacı yararına bozulması gerekmiş ise de yapılan bu yanlışlığın yeniden yargılamayı gerektirmemesi nedeniyle HUMK"nın 438/7. madde ve fıkrası uyarınca kararın, aşağıda yazılı olduğu şekilde düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın “HÜKÜM” bölümünüm 4.fıkrasının son bendindeki “dava” ibaresinin çıkartılarak yerine ""ödeme tarihi olan 15.07.2013"" kelime ve rakamlarının yazılarak kararın düzeltilmesine, hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 02.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.