Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2013/6934 Esas 2014/6161 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/6934
Karar No: 2014/6161
Karar Tarihi: 30.10.2014

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2013/6934 Esas 2014/6161 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı ve davalı arasında sözleşme olmaksızın yapılmış olan inşaat işinde, davacı tarafından açılan davada mahkeme davalı tarafın ödenmemiş olduğu iş bedeli ve yasal faiz ile birlikte tahsiline karar vermiş, karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Temyiz incelemesi sonrasında, taraflar arasında yazılı bir sözleşme olmaması veya iş bedelinin belirlenmesi yöntemini düzenleyen bir hüküm olmaması halinde iş bedelinin işin yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 366. maddesine göre belirlenmesi gerektiği ve mahkemenin bu yöntemi kullanması gerektiği vurgulanmıştır. Mahkemece iş bedeli belirlenirken, işin yapıldığı tarih tespit edilip, mahalli serbest piyasa rayiçlerine göre iş bedelinin belirlenmesi, ödemeler dikkate alınarak bakiye alacağın belirlenmesi ve temerrüt tarihinden itibaren avans faizi ve yasal faizin ayrı ayrı hesaplanması gerektiği belirtilmiştir. Kararın kanun maddeleri: Borçlar Kanunu'nun 366. maddesi.
15. Hukuk Dairesi         2013/6934 E.  ,  2014/6161 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : Bursa 1. Asliye Hukuk Hakimliği
    Tarihi : 02.07.2013
    Numarası : 2009/533-2013/498

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, davalı vekili tarafından duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili gelmedi. Davalı avukatı H.. Dükkancılar geldi. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı avukatı dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
    - K A R A R -
    Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili istemiyle açılmış, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddine karar verilmesi gerekmiştir.
    2-Tarafların diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;davacı yüklenici şirket açtığı dava ile davalıya ait villanın mimari projesinin hazırlanması, takibi, mobilyaların ve tüm tefrişatının, teknik altyapı, inşaat yapım işleri ile su, elektrik, doğalgaz tesisatı, peyzaj, boya temizlik ve benzeri işlerinin yapımı konusunda 2008 yılı ocak ayında anlaştıklarını, davalı tarafından bir kısım iş bedelinin ödenmediğini, buna ilişkin tespit yaptırdıklarını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik ödenmeyen iş bedelinden 50.000,00 TL"nin ödeme tarihi olan 31.03.2008 tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı iş sahibi ise cevabında, dava dilekçesinde belirtilen işlerin çoğunun yapılmadığını, yapılan işlerin fiyatlarının fahiş ve ürünlerin düşük kaliteli olduğunu, bedeli kendilerince ödenen bazı ürünlerin davacı tarafından bedeli ödenmiş gibi fiyatlandırıldığını, eksik ve ayıplı imalât yapıldığını, buna ilişkin tespit yaptırdıklarını, davacıya borçlarının bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece mahallinde keşif yapılıp, bilirkişi raporları alınarak davanın kabulü ile 50.000,00 TL tazminatın dava tarihi olan 30.10.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin hakkın saklı tutulmasına karar verilmiştir.
    Taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmamaktadır. Taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmaması veya sözleşme bulunup da sözleşmede iş bedelinin belirlenmesi yöntemini düzenleyen bir hüküm bulunmaması halinde iş bedeli, işin yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 366. maddesinde öngörülen yasal yönteme
    Okundu.
    göre belirlenmelidir. Anılan Yasa hükmüne göre, taraflarca önceden kararlaştırılmamış veya yaklaşık olarak kararlaştırılmış olan eser bedelinin işin yapıldığı tarihteki serbest piyasa fiyatlarına göre, bilirkişi ya da bilirkişi kurulu aracılığıyla yapılacak inceleme sonucu mahkemece belirlenmesi gerekir.
    Bu durumda mahkemece işin yapıldığı tarih tespit edilip, 16.05.2013 tarihli bilirkişi raporunu düzenleyen bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak, BK"nın 366. maddesine göre işin yapıldığı yıl mahalli serbest piyasa rayiçlerine göre iş bedelinin belirlenmesi, belirlenecek miktardan dosya içerisindeki ödeme makbuzları ve banka havaleleri dikkate alındığında toplam 111.953,00 TL davalı ödemesi mahsup edilerek bakiye davacı alacağı belirlenip davacının talebiyle de bağlı kalınarak varsa alacağın hüküm altına alınması gerekir. Bunun yerine iş bedelini dava tarihine göre belirleyen ve ödemeleri de 101.500,00 TL olarak kabul eden bilirkişi raporu dayanak alınarak hüküm tesisi doğru olmamıştır.
    Bunun yanı sıra, mahkemece alacağa dava tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine hükmedilmiş ise de davacı tarafından davalıya gönderilen Bursa 21. Noterliği"nin 02.09.2009 gün ve 22942 yevmiye nolu ihtarının davalıya tebliğ tarihi tespit edilerek ödeme için verilen 2 günlük süre de eklenerek bulunacak temerrüt tarihinden itibaren ve dava dilekçesindeki talep gereğince avans faizi istendiği dikkate alınarak karar verilmesi gerekir. Mahkemece faiz başlangıcı ve faiz cinsi yönünden yazılı şekilde karar verilmesi de usul ve yasaya aykırı olmuştur.
    Açıklanan sebeplerle karar bozulmalıdır.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile hükmün taraflar yararına BOZULMASINA, 1.100,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, davacı kendisini Yargıtay duruşmasında vekil ile temsil ettirmediğinden yararına vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına, ödedikleri temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 30.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Hemen Ara