Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2019/1836 Esas 2021/4809 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/1836
Karar No: 2021/4809
Karar Tarihi: 03.06.2021

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2019/1836 Esas 2021/4809 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan)16. Hukuk Dairesi         2019/1836 E.  ,  2021/4809 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TESCİL


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Davacı ... ve arkadaşları, ... İlçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz bölümü hakkında, hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, adlarına tescili istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece verilen önceki tarihli hüküm, Dairemizin 11.04.2018 tarih ve 2015/19565 Esas, 2018/2582 Karar sayılı ilamı ile, "..."nın davaya dahil edilmediği belirtilerek, taraf teşkili sağlanmaksızın esas hakkında hüküm kurulmasının isabetsizliğine" değinilerek bozulmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 3.236,39 metrekarelik bölümün hüküm yerinde belirtilen hisseleri oranında davacılar adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, çekişmeli taşınmaz bölümü üzerinden, davacılar yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile edinme koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle yazılı karar verilmiş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Bir arazinin niteliğini ve üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini en iyi belirleme yöntemi hava fotoğraflarının incelenmesi olduğu halde, hava fotoğraflarından yararlanılmamış; taşınmazın niteliği, kullanım durumu ve zilyetliğin hangi tarihten bu yana ve hangi tasarrufla sürdürüldüğü hususlarında somut verilere dayalı bilgi içermeyen, tek ziraat mühendisi bilirkişi tarafından hazırlanan zirai raporla yetinilmiş; komşu parsellere ait tutanak ve dayanak kayıtları getirtilerek dava konusu taşınmaz yönünü ne olarak gösterdikleri üzerinde durulmamış ve bu yolla yerel bilirkişi ve tanık sözleri denetlenmemiş; çekişmeli taşınmaz bölümünün imar planına alınıp alınmadığı, imar planına alınmış ise bu imar palanının ne zaman kesinleştiği ilgili belediyelerden sorularak belirlenmemiş ve çekişmeli taşınmaz bölümünün davacılara babaları tarafından verildiği belirtilmiş olmasına rağmen, davacıların babası hakkında belgesiz araştırması yapılmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayanılarak karar verilemez.
    Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece, öncelikle dava konusu taşınmazın imar planı kapsamına alınıp alınmadığı, imar planı kapsamına alınmış ise imar planının hangi tarihte onaylanarak kesinleştiği ilgili belediyelerden sorularak belirlenmeli ve imar planının onaylı bir örneği dosya arasına getirtilmeli, davacıların babaları

    adına belgesizden tescil edilen taşınmaz bulunup bulunmadığı ilgili yerlerden sorularak varsa kadastro tespit tutanakları getirtilmeli, çekişmeli taşınmaza ait en eski ve yeni tarihli ortofoto ve uydu fotoğrafları ile Harita Genel Müdürlüğü web sitesinin hava fotoğrafı sorgulama sayfasına girilerek taşınmazların bulunduğu köyü/ mahalleyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğrafı bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya içerisine konulmak suretiyle, buradan elde edilen verilere göre, taşınmazın bulunduğu yeri de gösterecek şekilde dava tarihinden ya da taşınmazın dava tarihinden önce onaylanıp kesinleşen imar planı kapsamında kaldığının anlaşılması halinde imar planının onay tarihinden 15-20-25 yıl öncesine (bulunmadığı takdirde bu tarihlere en yakın tarihlere) ait farklı dönemlerde çekilmiş en az üç adet stereoskopik hava fotoğrafı tarihleri açıkça yazılmak suretiyle Harita Genel Müdürlüğünden getirtilerek dosya arasına konulmalı, komşu taşınmazların tespit tutanakları ve varsa dayanağı kayıtlar celbedilmeli, dosya bu şekilde ikmal edildikten sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile 3 ziraat mühendisi ve jeodezi ve fotogrametri mühendisi ve fen bilirkişisinden oluşacak bilirkişi heyeti eşliğinde yeniden keşif yapılmalı ve bu keşif sırasında dinlenilecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, dava konusu taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman ve nasıl zilyet edilmeye başlandığı, imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın ne zaman başlayıp bitirildiği ve zilyetliğin ne şekilde sürdürüldüğü, çekişmeli taşınmazın davacıların babaları tarafından ne zaman davacılara verildiği hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, beyanları arasında doğabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılarak yöntemince giderilmeye çalışılmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsellere ait tutanak ve dayanağı kayıtlarla denetlenmeli; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişiye hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle incelemesi yaptırılmalı, temin edilebilen en eski tarihli uydu fotoğrafları da değerlendirilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazın önceki ve şimdiki niteliğinin, arazinin ekonomik amacına uygun olarak zilyetliğine ne zaman başlanıldığının, imar ihyaya muhtaç yerlerden ise imar ihyasının hangi tarihte tamamlandığının ve üzerindeki zilyetliğin hangi tasarruflarla sürdürüldüğünün belirlenmesine çalışılmalı, taşınmazın kadastro paftasındaki konumu bilgisayar programı aracılığıyla ölçekleri eşitlenmek suretiyle uydu ve hava fotoğraflarına aktarılmalı; ziraatçi bilirkişi kurulundan, taşınmazın toprak yapısını, bitki örtüsünü ve niteliğini, zirai faaliyete konu olup olmadığını, zilyetliğin hangi tarihte başladığını ve hangi tasarruflarla sürdürüldüğünü, kullanım sınırlarının oluşup oluşmadığını, komşu parseller ile arasında nitelik farkı bulunup bulunmadığını, imar-ihya gerektiren yerlerden olması halinde imar- ihyaya konu olmaya başladıkları ve imar-ihyanın tamamlandığı tarihi bildirir, komşu parsellerle karşılaştırmalı değerlendirmeyi içerir, somut verilere ve bilimsel esaslara dayanan, çelişkileri giderir, ayrıntılı ve gerekçeli, çekişmeli, taşınmazın çevresinin yakın plan ve panoramik fotoğraflarını içeren rapor düzenlettirilmeli ve bu fotoğraflar üzerinde taşınmaz bölümünün sınırları kabaca gösterilmesi istenilmeli; fen bilirkişisinden, keşfi izlemeye ve denetlemeye elverişli harita ve rapor düzenlenmesi istenmeli; mahkeme hakiminin, taşınmaz bölümünün konumuna, niteliğine ve çevre parsellerle karşılaştırılmalı olarak fiziksel özelliklerine ilişkin gözlemi keşif tutanağına aynen yansıtılmalı ve bundan sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilip sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece, belirtilen hususlar göz ardı edilerek, eksik araştırma ve incelemeye dayanılarak hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.06.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Hemen Ara