4. Hukuk Dairesi 2017/2855 E. , 2020/600 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 28/06/2011 gününde verilen dilekçe ile 2330 sayılı Kanundan kaynaklanan rücuen tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 08/09/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2- Dava, 2330 sayılı Kanun"a dayalı rücuen tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili; olay tarihinde davalının eylemi nedeniyle dava dışı polis memurunun 30 gün iş ve gücünden kalacak şekilde yaralandığını, yaralanan polis memuruna Emniyet Genel Müdürlüğü Nakdi Tazminat Komisyonu tarafından tazminat ödenmesine karar verilerek ödeme yapıldığını, davalının ceza yargılamasında da mahkumiyetine karar verildiğini belirterek meydana gelen Hazine zararının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece; olay tarihinde görevini yapmakta olan dava dışı polis memurunun davalı tarafından yaralandığı sabit görülerek davanın kabulüne, oluşan kamu zararının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Dava konusu tazminat miktarının belirlendiği ... Emniyet Genel Müdürlüğü Nakdi Tazminat Komisyonu’nun 25/03/2011 günlü ve 2011/0088 sayılı kararından, zararın karar tarihindeki en yüksek devlet memuru brüt aylığının (ek gösterge dahil) yüz katı üzerinden, yaralanma derecesine göre hesaplandığı ve buna göre ödeme yapıldığı anlaşılmaktadır. Oysa zarar, haksız eylemin meydana geldiği 11/03/2010 tarihinde gerçekleşmiştir. Davalının sorumluluğu da bu tarihte başladığından tazminatın, haksız eylem tarihindeki veriler esas alınarak belirlenmesi gerekir. Olay tarihinden sonra alınmış komisyon karar tarihindeki kıstaslara göre belirlenen tazminatın rücuen tahsiline karar verilmiş olması doğru değildir. Bu nedenle, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen kararın, yukarıda (2) numaralı bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, davalının diğer temyiz itirazlarının (1) numaralı bentte gösterilen nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 17/02/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.