Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2013/2355 Esas 2013/6220 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/2355
Karar No: 2013/6220
Karar Tarihi: 25.11.2013

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2013/2355 Esas 2013/6220 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davalı tarafından yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatının tahsili istemiyle başlatılan ilamsız icra takibinin reddedilmesi ile ilgili davada, mahkeme itirazın zaman aşımı nedeniyle reddine karar vermiştir. Ancak, borç ikrarı niteliğindeki 22.11.2003 tarihli sözleşmenin imzalandığı ve bu tarihten itibaren 10 yıllık yeni bir zaman aşımı süresinin başladığı kabul edilmelidir. Dolayısıyla, icra takibinin yapıldığı 26.04.2011 tarihinde hala zaman aşımı süresi içinde olunduğundan dava zamanaşımına uğramamıştır. Kararın bozulması gerekmektedir.
Kanun Maddeleri:
818 Sayılı Borçlar Kanunu Madde 133/I: Borcun ikrarı zamanaşımını keser.
818 Sayılı Borçlar Kanunu Madde 135/I: Zamanaşımı kesilince kesilme tarihinden itibaren yeni bir süre işlemeye başlar, II. bendi uyarınca da borç bir senetle ikrar edilmişse, yeni müddet daima 10 sene olur.
818 Sayılı Borçlar Kanunu Madde 364: İşin tamamen bitirilmesi veya kısmen kabulü ile eserin teslimi zamanındaki fiyat üzerinden işçi alacağı muaccel hale gelir.
818 Sayılı Borçlar Kanunu Madde 128: Zamanaşımı genel olarak alacağın doğduğu tarihten başlar.
818 Sayılı Borçlar Kanunu Madde 126/IV: Belirli bir süre içinde ödenmesi gereken para borçlarında zamanaşımı süresi, sürenin başlangıcından başlar.
15. Hukuk Dairesi         2013/2355 E.  ,  2013/6220 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ... geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Uyuşmazlık, eser sözleşmesi ilişkisinden kaynaklanmış olup, davada iş bedelinin ödenmeyen kısmının tahsili istemiyle başlatılan ilâmsız icra takibine davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptâli ile takibin devamı ve icra inkâr tazminatının tahsili istenmiş, mahkemece davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece sözleşme konusu binanın 2003 yılında tamamlanarak teslim edildiği, takip konusu alacağın BK’nın 364. maddesi uyarınca teslimin yapıldığı 2003 yılında muaccel olduğu, BK’nın 128. maddesi uyarınca zamanaşımının alacağın muaccel olduğu tarihten başlayacağı, alacağın muaccel olduğu 2003 yılı ile icra takibinin başlatıldığı 26.04.2011 tarihleri arasında BK’nın 126/IV. maddesinde öngörülen 5 yıllık zamanaşımı süresinin geçtiği kabul edilerek dava zamanaşımı nedeniyle reddedilmiştir.
    Zaman bakımından somut olaya uygulaması gereken 818 Sayılı BK’nın 133/I. maddesi uyarınca borcun ikrarı zamanaşımını keser. Aynı Kanunun 135/I. maddesi uyarınca zamanaşımı kesilince kesilme tarihinden itibaren yeni bir süre işlemeye başlar, II. bendi uyarınca da borç bir senetle ikrar edilmişse, yeni müddet daima 10 sene olur.
    Somut olayda eserin tesliminden sonra taraflar arasında 22.11.2003 tarihli kesin hesap sözleşmesi yapılmış, bu sözleşme ile davacı yüklenicinin alacağı 120.000 USD olarak kabul edilmiş, bu miktarın 65.000 USD’lik kısmının ödendiği, kalan 55.000 USD’lik kısmın ise uygun oldukça ödeneceği kararlaştırılmıştır. Eldeki davada 55.000 USD alacağın 24.519 USD’lik kısmının en son 09.04.2005 tarihinde ödendiği, kalan 30.481 USD"lik kısım için ise 26.04.2011 tarihinde TL cinsinden icra takibine geçildiği belirtilerek takibe vâki itirazın iptâli istenmiştir. Taraflar arasında imzalanmış olan 22.11.2003 tarihli sözleşme borç ikrarı niteliğinde olduğundan 22.11.2003 sözleşme tarihinden itibaren 10 yıllık yeni sürenin başladığı kabul edilmelidir. İcra takibi 26.04.2011 tarihinde 10 yıllık süre içinde
    ...

    yapılmış olduğundan davanın zamanaşımına uğradığı kabul edilemez. Mahkemece işin esasının incelenerek sonucuna göre hüküm tesisi gerekirken 22.11.2003 günlü sözleşme ile borcun ikrar edildiği ve 10 yıllık yeni sürenin başladığı gözden kaçırılarak davanın zamanaşımından reddi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 990,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davalıdan alınarak Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan davacıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 25.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    ...



    Hemen Ara