7. Hukuk Dairesi 2014/14735 E. , 2014/22902 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Antalya 4. İş Mahkemesi
Tarihi : 12/06/2014
Numarası : 2012/355-2014/252
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Davacı vekili, davacının 15.01.2007-20.09.2012 tarihleri arasında satış temsilcisi olarak çalıştığını, kıdem ve ihbar tazminatları ödenerek iş akdinin karşılıklı olarak feshedildiğini, fazla çalışmalarının karşılığının ödenmediğini, sabah saat 07.00’de iş başı yaparak en erken 21.00"e kadar fazla çalışma yaptığını öne sürerek, fazla çalışma ücret alacağının tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının çalışma düzeninin 4857 sayılı İş Kanununun 63. maddesinde belirtilen haftalık çalışma sürelerine uygun olarak programlandığını, satış departmanındaki çalışan personelin günlük programı, günlük normal mesai saatleri dahilinde gerçekleştirilebilecek şekilde düzenlendiğini, cumartesi günü yarım gün çalışıldığını, iş sözleşmesinin IV/1.maddesinde davacının ücretine yapacağı olası fazla çalışmaların dahil olduğuna ilişkin hüküm bulunduğunu, prim karşılığı çalışan davacıya tahakkuk ettirilen primlerin fazla çalışmayı karşıladığını, davacıya her ay satış primi ödendiğini ve fazla çalışma alacağının bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davacının satış temsilcisi olduğu, belli hedeflerin gerçekleşmesine bağlı olarak prim aldıklarından prim ödemelerinin fazla çalışma karşılığında ödenmesi gereken ücretleri tam olarak karşılamaması halinde ancak fazla çalışma ücretine hükmedilebileceği, öte yandan taraflar arasında düzenlenen 2007 tarihli iş sözleşmesinde aylık ücretin 168,00 TL olduğu bu ücrete fazla çalışma ücretinin de dahil olduğu hükmünün yer aldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille yapılabilir. Bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda, işçinin bordroda belirtilenden daha fazla çalışmayı yazılı belge ile kanıtlaması gerekir. İşçiye bordro imzalatılmadığı halde, fazla çalışma ücreti tahakkuklarını da içeren her ay değişik miktarlarda ücret ödemelerinin banka kanalıyla yapılması durumunda, ihtirazi kayıt ileri sürülmemiş olması, ödenenin üzerinde fazla çalışma yapıldığının yazılı delille ispatlanması gerektiği sonucunu doğurmaktadır.
Satış temsilcilerinin fazla çalışma yapıp yapmadıkları hususu, günlük faaliyet planları ile iş çizelgeleri de dikkate alınarak belirlenmelidir. Genelde belli hedeflerin gerçekleşmesine bağlı olarak prim karşılığı çalışan bu işçiler yönünden prim ödemelerinin fazla çalışmayı karşılayıp karşılamadığı araştırılmalıdır. İşçiye ödenen satış priminin fazla çalışmaların karşılığında ödenmesi gereken ücretleri tam olarak karşılamaması halinde aradaki farkın işçiye ödenmesi gerekir.
İş sözleşmelerinde fazla çalışma ücretinin aylık ücrete dahil olduğu yönünde kurallara sınırlı olarak değer verilmelidir. Dairemiz, 270 saatle sınırlı olarak söz konusu hükümlerin geçerli olduğunu kabul etmektedir.
Fazla çalışma yönünden diğer bir yasal sınırlama da, İş Kanununun 41"inci maddesindeki, fazla çalışma süresinin toplamının bir yılda ikiyüzyetmiş saatten fazla olamayacağı şeklindeki hükümdür. Ancak bu sınırlamaya rağmen işçinin daha fazla çalıştırılması halinde, bu çalışmalarının karşılığı olan fazla mesai ücretinin de ödenmesi gerektiği açıktır. Yasadaki sınırlama esasen işçiyi korumaya yöneliktir .
Fazla çalışmanın belirlenmesinde, 4857 sayılı Yasanın 68"inci maddesi uyarınca ara dinlenme sürelerinin de dikkate alınması gerekir.
Fazla çalışmaların uzun bir süre için hesaplanması ve miktarın yüksek çıkması halinde Yargıtay’ca son yıllarda hakkaniyet indirimi yapılması gerektiği istikrarlı uygulama halini almıştır Ancak fazla çalışmanın tanık anlatımları yerine yazılı belgelere ve işveren kayıtlarına dayanması durumunda böyle bir indirime gidilmemektedir. Yapılacak indirim, işçinin çalışma şekline ve işin düzenlenmesine ve hesaplanan fazla çalışma miktarına göre taktir edilmelidir. Hakkın özünü ortadan kaldıracak oranda bir indirime gidilmemelidir
Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, davalı tarafça çalışma saatlerine ilişkin sunulan CD"ye itibar ederek fazla çalışma alacağının olmadığı belirtilmiş olup, mahkemece de bu nedenle davanın reddine karar verilmiş ise de; davalı aleyhine açılan Antalya 6. İş Mahkemesi"nin 03.06.2014 tarih, 2012/305 Esas ve 2014/252 Karar sayılı dava dosyasında, Mahkemece; " ...Dosyaya sunulan ücret bordrolarının davacı tarafından imzalanmadığı, bordroda fazla çalışmayla ilgili bilginin bulunmadığı, çalışma saatlerini gösterir çalışma çizelgesi veya puantaj kaydının sunulmadığı, çalışma saatlerinin olduğu belirtilen CD sunulduğu görülmüştür. Dosyaya sunulan CD"de rota kodu rota adı 4204,0309 ve 0307 olan kişinin rota başlangıcı, rota bitişi, müşteri kodu, müşteri ünvanı, ziyaret başlangıç saatleri ve ziyaret bitiş saatlerinin olduğu, günlük rota bitiş saatleri arasında çok farklılıklar olduğu, tanık beyanlarında CD"de görülen saatlerin ötesinde çalışma olduğu ve davacının haftalık ortalama 67 saat çalışma yaptığı görülmüştür.... " gerekçesiyle davalı tarafça sunulan CD"ye itibar edilmeden fazla çalışma alacağı hüküm altına alınmış olup, sözü edilen dosya Dairemizin 2014/15308 Esasında incelenmiş ve onanmıştır.
Mahkemece, bilirkişiye davalı tarafça çalışma saatlerine ilişkin sunulan CD"ye itibar edilmeden fazla çalışma ücret alacağı hesaplatılmalı ve sonucuna göre karar verilmelidir. Bu yön gözetilmeden fazla çalışma alacağının reddine karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 17.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.