15. Hukuk Dairesi 2012/7720 E. , 2013/6035 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Uyuşmazlık, eser sözleşmesi ilişkisinden kaynaklanmakta olup, davada ödenmeyen iş bedelinin tahsili istemiyle başlatılan ilâmsız icra takibine davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptâli ile takibin devamı ve icra inkâr tazminatı istenmiş; davalı cevabında davanın reddi ile kötüniyet tazminatına hükmedilmesini savunmuş; mahkemece davanın kısmen kabulüne, kabul edilen miktar üzerinden davacı yararına icra inkâr tazminatına, reddedilen miktar üzerinden de davalı yararına kötüniyet tazminatına karar verilmiş, karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre taraf vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-İcra İflas Kanunu"nun 67/II. maddesinde itirazın iptâli istemiyle açılan davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlunun, takibin de haksız ve kötüniyetli görülürse alacaklının, diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumunu davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre red veya hükmolunan meblağın %40"ından aşağı olmamak üzere uygun bir tazminatla mahkum edileceği düzenlenmiştir. Anılan maddeye göre borçlunun inkâr tazminatına mahkum edilebilmesi için itirazında haksız olması gerekir. Alacak likid olmayıp varlığı ve miktarı yargılamayı gerektiriyorsa borçlunun itirazında haksızlığından söz edilemez. Aynı maddeye göre alacaklının kötüniyet tazminatına mahkum edilebilmesi için de takibinde hem haksız hem de kötüniyetli bulunması gerekir. Somut olayda, yanlar arasında yazılı sözleşme bulunmamaktadır. Bu durumda davacının hakettiği iş
....
bedelinin Borçlar Kanunu"nun 366. maddesi hükmünce yapıldığı tarihteki piyasa rayiçlerine göre hesaplanması gerekir. Davacı tarafından iş bedeline karşılık 30.11.2010 tarihli 16.165,00 TL"lik fatura kesilmiş ve takibe dayanak yapılmışsa da; bu faturanın işin yapıldığı tarihteki piyasa rayiçlerine uygun olup olmadığı bilirkişi incelemesini gerektirdiğinden alacağın likid olduğu ve davalının takibe itirazında haksız olduğu kabul edilemez. Koşulları oluşmadığından davacının icra inkâr tazminatı talebinin reddi gerekir. Öte yandan mahkemece davacının 16.165,00 TL tutarında iş yaptığı kabul edilerek bu miktardan kanıtlanan ödemeler düşüldükten sonra kalan miktar yönünden itirazın iptâline karar verildiğine göre davacının takibinde kötüniyetli olduğu da kabul edilemez. Koşulları oluşmadığından davalının kötüniyet tazminatı talebinin de reddi gerekir. Mahkemece koşulları oluşmayan icra inkâr ve kötüniyet tazminatlarının karşılıklı reddi gerekirken delilerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek kabulü doğru olmamıştır. Kararın açıklanan nedenlerle bozulması gerekirse de; yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 Sayılı HMK"nın geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 Sayılı HUMK"nın 438/VII. maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kararın hüküm kısmının 3 nolu bendindeki “Kabulüne karar verilen alacağın %40"ı olan 1.466,00 TL icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilemesine” cümlesinin karardan çıkartılarak yerine “Koşulları oluşmadığından davacının icra inkâr tazminatı talebinin reddine” cümlesinin, 4. bendindeki “reddedilen kısım üzerinden hesaplanan %40 5.000,00 TL kötüniyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine” cümlesinin karardan çıkartılmasına, yerine “Koşulları oluşmadığından davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine” cümlesinin yazılmasına, kararın değiştirilmiş bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödedikleri temyiz harçlarının istek halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine, 18.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.
....