Esas No: 2013/3955
Karar No: 2013/5779
Karar Tarihi: 25.10.2013
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2013/3955 Esas 2013/5779 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Sulh Hukuk Hakimliği
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Uyuşmazlık eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup, davacı iş sahibi, davalı da yüklenicidir.
Davada, şifahen yapılan sözleşme ile davalının inşaatın demir işlerini üstlendiği, iş bedeli tamamen ödendiği halde bir kısım işlerin yapılmayarak eksik bırakıldığı, yapılan delil tespiti sonucu davalının eksik bıraktığı işlerin tutarının 6.900,00 TL olarak saptandığı, bu bedele 117,00 TL tespit gideri eklendiğinde toplam 7.017,00 TL alacaklı bulunulduğu iddia edilerek bu miktar alacağın dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili istenmiştir.
Davalı yazılı cevap dilekçesi vermemiş, ancak 19.04.2010 günlü oturumdaki imzalı beyanında akdi ilişkiyi kabul ettiğini, şifahen yapılan sözleşmede iş bedelinin 10.300,00 TL olarak kararlaştırıldığını, bu miktarın 8.000,00 TL"sinin kendisine ödendiğini, bu miktar ödemeye karşılık 6.000,00 TL tutarında iş yaptığını, yapılan işlerin bedeli mahsup edildiğinde 2.000,00 TL fazla ödemede bulunulduğunu beyan ederek davanın 2.000,00 TL"lik kısmını kabul etmiş, fazla istemi reddetmiştir.
Mahkemece keşif yapılarak inşaat mühendisi bilirkişiden rapor ve ek rapor alınmış, raporlarda yüklenici tarafından yapımı gerçekleştirilen imalâtın bedeli konusunda bir inceleme, değerlendirme ve hesaplama yapılmaksızın yalnızca eksik işler üzerinde durulmuş, asıl raporda eksik işlerin bedeli KDV dahil 8.770,21 TL olarak hesaplanmış, itiraz üzerine alınan ek raporda ise bu bedel 7.603,33 TL"ye düşürülmüş, mahkemece taleple bağlı kalınarak 7.017,00 TL"ye hükmedilmiştir.
Karar davalı yüklenici tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Yanlar arasında akdi ilişkinin varlığı çekişmeli değildir. Çekişme iş bedeli ve ödemeler noktasında toplanmaktadır.
Yanlar arasında yazılı olarak yapılmış bir sözleşme bulunmamaktadır. Davacı, şifahen kurulan sözleşmenin götürü bedelli olduğunu ve iş bedelinin tamamen ödendiğini iddia etmişse de, iş bedelinin ve ödemelerin miktarı konusunda bir açıklama yapmamıştır.
Davalının sözleşme bedeli, yapılan işler bedeli ve ödemeler konusunda kabul ettiği miktarlara ise davacı karşı çıkmıştır.
Bu durumda önceden kararlaştırılmış ve mutabık kalınmış bir bedelin varlığından sözedilemeyeceğinden yapılan işlerin bedelinin sözleşme tarihinde yürürlükte bulunan 818 Sayılı BK"nın 366. maddesi uyarınca yapıldıkları tarihteki serbest piyasa rayiçlerine göre belirlenmesi gerekir. Davacı, iş bedeli ve ödemeler konusunda tanık deliline dayanmış ise de sözleşme tarihinde (2005) yürürlükte bulunan 1086 Sayılı HUMK"nın 288. maddesi uyarınca 400,00 TL"yi geçen hukuki işlemlerin senetle ispatlanması gerekir. Aynı Kanun"un 289. maddesi uyarınca da senetle ispatı gereken hususlarda tanık dinletilebilmesi için yasal hükümlerin hatırlatılarak açık muvafakatın alınması gerekir. Aksi halde belirtilen konular tanık deliliyle ispatlanamaz, yasaya aykırı şekilde dinlenmiş olan tanıkların beyanları da hükme dayanak yapılamaz. Mahkemece davalının açık muvafakatı alınmadan tanık dinlenmesi usule aykırı olmuştur.
Mahkemece hükme dayanak yapılan bilirkişi raporunda yalnızca eksik işler üzerinde durularak eksik işler bedeli hesaplanmış, davalı yüklenicinin ne miktarda iş yaptığı ve bedele hak kazandığı konusunda bir inceleme yapılmamıştır. Davacı yapılan işlerin bedeli konusunda bir açıklama yapmazken, davalı 6.000,00 TL tutarında iş yaptığını savunmaktadır. Öyleyse, mahkemece yapılması gereken ilk iş; mahallinde keşif yapılarak inşaat mühendisi bilirkişiden rapor almak, davalı tarafından yapılan işleri ve metrajlarını belirleyip, bedelini BK"nın 366. maddesi hükmünce yapıldıkları tarihteki piyasa rayiçlerine göre hesaplatmaktır. Yanlar arasındaki diğer uyuşmazlık ise ödemeler konusundadır. Ödemeleri ispat yükü davacı iş sahibine aittir. Davacı yapılan ödeme miktarı konusunda bir açıklama yapmazken, davalı 8.000,00 TL ödeme yapıldığını kabul etmiştir. Davacı ödemeler konusunda yazılı delil ibraz etmediğinden, yemin deliline de dayanmadığından kanıtlanan ödeme tutarının 8.000,00 TL olduğunun kabulü gerekir.
O halde mahkemece yapılacak iş; davacı tarafından yapımı gerçekleştirilen işlerin bedelini yukarıda belirtilen şekilde bilirkişiye hesaplatmak, hesaplanan miktar 6.000,00 TL"den az ise bilirkişinin belirlediği miktar kadar, fazla ise davalının duruşmadaki beyanıyla bağlı kalınarak 6.000,00 TL tutarında iş yapıldığını kabul etmek, kanıtlanan ödeme miktarı 8.000,00 TL"den hakedilen iş bedelini düşerek kalan miktarı hüküm altına almaktan ibarettir. 6100 Sayılı HMK"nın 323. maddesi uyarınca delil tespit giderleri yargılama giderlerine dahil olduğundan, davada talep edilen 117,00 TL tespit gideri ise yargılama giderlerine dahil edilerek kazanılma-kaybedilme oranına göre taraflara paylaştırılmalı, sorumlu olunan miktar yönünden tahsil kararı verilmelidir. Paylaştırma yapılmaksızın tespit giderinin tamamından davalının sorumlu tutulması doğru olmamıştır.
Açıklanan nedenlerle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte yazılı nedenlerle kararın temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 25.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.