15. Hukuk Dairesi 2012/5935 E. , 2013/5536 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Davalar; maddi tazminatın tahsili istemleriyle açılmış; mahkemece davaların kısmen kabulüne karar verilmiş ve verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Taraflar arasında 01.09.2008 tarihli ve “sözleşme” başlıklı adî yazılı sözleşme yapılmıştır. Bu sözleşme, somut olayda uygulanması gereken 818 Sayılı Borçlar Kanunu’nun 355. maddesi hükmünde tanımı yapılan bir eser sözleşmesidir. Davacı ... iş sahibi; davalı ise yüklenicidir. Yüklenici, davacı ... ait “... İli, ... İlçesi, ... Mah. ... Sokakta bulunan” 482 ada ve 4 parsel numaralı taşınmazın, KDV hariç 224.750,00 TL götürü bedelle restorasyonu işinin yapımını yüklenmiştir. Asıl davada, davalının teslimde temerrüdünün gerçekleşmiş olması sebebiyle sözleşmenin geriye etkili sonuç doğurur şekilde fesih olunduğu ileri sürülerek; 25.000,00 TL kâr kaybının; ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2011/542 Esas sayılı hükmü ile birleştirilen davada ise; 6.514,00 TL kâr kaybının ve 8.355,00 TL eksik işler bedelinin davalıdan tahsili istenmiştir.
Yanlar arasındaki sözleşmenin iş sahibi davacı tarafından geriye etkili sonuç doğurur şekilde fesih olunduğu, tarafların kabulündedir. Sözleşmenin feshi bildirimi, taraflar arasındaki hukuki ilişkiyi sona erdiren ve yenilik doğuran bir irade beyanı olup; muhataba ulaştığı tarihten itibaren hukuksal sonuç doğurur. Yanlar arasındaki sözleşmede aksine bir düzenleme bulunmadığından fesih olunan sözleşmeye dayanarak iş sahibi olumlu zarar kapsamında olan kâr kaybı ile eksik işlerin giderim bedelini yükleniciden talep edemez. Somut olayda uygulanması gereken 818 Sayılı Borçlar Kanunu’nun 108. maddesi hükmü gereğince, sözleşmeyi bozan alacaklı, kendisine düşen borcu ödemekten kaçınabilir ve yapmış olduğu ödemeyi geri isteyebilir. Yasal koşulları oluşmuş ise, yükleniciden menfi zararının tazminini isteyebilir. Az yukarıda açıklandığı üzere; davaların konusu maddi tazminatlar, olumlu zarar olduğundan ve fesih olunan sözleşmede aksine bir hüküm bulunmadığından kâr kaybı ve eksik işlerin giderim bedelinin davalıdan tahsiline yasal olanak bulunmamaktadır. Açıklanan bu sebeplerle, mahkemece davaların reddine karar verilmesi gerekirken hukuksal olmayan yazılı gerekçelerle davaların kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış ve kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan sebeplerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 09.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.