Esas No: 2013/3493
Karar No: 2013/5401
Karar Tarihi: 03.10.2013
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2013/3493 Esas 2013/5401 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği
Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından duruşma istenmiş ise de davetiye masrafı bulunmadığından duruşma isteğinin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmış olup, ayıplı ifa sebebiyle menfi tespit, istirdat ve uğranılan zararın giderilmesi istemlerine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Dava dilekçesinde ayıplı ifa sebebiyle uğranılan zararların giderilmesi için 5.000,00 TL maddi tazminat talep edilmiş, faiz istenilmemiş, bozmadan önce verilen 25.11.2008 günlü ilk kararda maddi tazminat talebinin 4.740,00 TL’lik kısmının kabulüne karar verilmiş, faiz yürütülmemiş, davalının tüm, davacının diğer temyiz itirazları reddedilerek maddi tazminata faiz uygulanmaması bozma kapsamı dışında kalarak davalı yararına kesinleşmiştir.
Menfi tespit isteminde bulunulan çeklerle ilgili dava dilekçesinde borçlu bulunulmadığının tespiti ile birlikte ödemek zorunda kalması halinde yasal faiziyle istirdat talep edilmiştir. İcra dosyası kapsamına göre ödemeler kısım kısım yapılmış olup en son ödemelerin 09.04.2003 günü yapıldığı anlaşılmaktadır. Dava tarihi 03.01.2003’tür. Bu tarih itibariyle icra dosyasına yapılmış ödeme bulunmadığından istirdadın istenilen kısma dava tarihinden faiz yürütülmesi mümkün değildir.
Bu durumda mahkemece maddi tazminatla ilgili istemin faiz uygulanmaksızın istirdadına karar verilen miktarın da 09.04.2003 ödeme tarihinden yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken, maddi tazminata faiz yürütülmesi, istirdata karar verilen miktara da dava tarihinden faiz uygulanması doğru olmamıştır. Hüküm bu yönden bozulmalıdır. Ne var ki düşülen bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 Sayılı HMK’nın geçici 3. maddesi uygulamasıyla 1086 Sayılı HUMK’nın 438/VII. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile mahkeme kararının hüküm kısmının 2. bent birinci satırında tazminat kelimesinden sonra gelen “dava tarihi olan 03.01.2003 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte” tarih ve kelimelerinin karar metninden çıkartılmasına, 3. bent birinci satırında 20.000,00 TL’nin rakamından sonra gelen “dava tarihi olan 03.01.2003” kelime ve rakamının karardan çıkartılarak yerine “09.04.2003 ödeme” kelime ve tarihinin yazılmasına, kararın değiştirilen bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 03.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.