Esas No: 2021/8246
Karar No: 2022/510
Karar Tarihi: 17.01.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/8246 Esas 2022/510 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2021/8246 E. , 2022/510 K.Özet:
Davacı, ortaklığın giderilmesi talebiyle taşınmazın satışını istemiştir. Hazine vekili ise taşınmazda hazine fazlalığı şerhi bulunduğunu belirterek ya şerhin muhafaza edilmesini ya da satıştan elde edilecek gelirden hazineye pay verilmesini talep etmiştir. Mahkeme, taşınmazın satışıyla ortaklığın giderilmesine karar vermiştir. Hazine vekili, kayyım ve iflas idaresi vekili de temyiz etmiştir. Mahkeme kararı, satış bedelinin ve harcın paydaşların tapudaki ve mirasçılık belgesindeki payları oranında paylaştırılması gerektiğini belirtmediği için değiştirilerek onanmıştır. Kanun maddeleri: 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438/7. maddesi.
"İçtihat Metni"
7. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVALILAR : ... vd.
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 29.09.2006 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 30.01.2009 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine vekili, davalı ... kayyımı vekili ve İflas idaresi vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
...,... ada, 12 parselde yer alan taşınmazın satışı suretiyle ortaklığının giderilmesini istemiştir.
Davalı Hazine vekili, dava konusu taşınmazda hazine fazlalığı şerhi bulunduğunu, bu durumun muhafaza edilmesi gerektiğini veya ortaklığın satışından elde edilecek gelirden hazineye pay verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Davalı ... , taşınmazın satılmasını istemediğini belirterek davanın reddini dile getirmiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile; ...,... ada, 12 parselde kayıtlı taşınmazın ortaklığının satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir.
Hükmü, davalı Hazine vekili, davalı ... adına atanan kayyım vekili ve iflas idaresi vekili temyiz etmiştir.
1-Davalı Hazine vekili, davalı ... adına atanan kayyım vekili ve iflas idaresi vekilinin aşağıdaki (2) numaralı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Davalı Hazine vekili, davalı ... adına atanan kayyım vekili ve iflas idaresi vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
Mahkemece paydaşlığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi halinde satışın nasıl yapılacağının ve satış bedelinin ne şekilde dağıtılacağının ve harcın taraflardan hangi oranlarda tahsil edileceğinin hüküm sonucunda gösterilmesi gerekir.
Satışına karar verilen taşınmaz;
a)Paylı mülkiyet hükümlerine konu ise satış bedelinin ve harcın paydaşların tapudaki payları oranında,
b)Elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi olması halinde satış bedelinin ve harcın mirasçılık belgesindeki paylar oranında,
c)Hem paylı, hem de elbirliği mülkiyeti halinin bir arada bulunması halinde ise satış bedelinin ve harcın tapudaki ve mirasçılık belgesindeki paylar nazara alınarak dağıtılmasına ve tahsil edilmesine karar verilmesi gerekir.
Öte yandan, mahkemece paydaşlığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi halinde, kararın infazı için satış memuru görevlendirilmesi gerekli olmakla birlikte, satış memurunun isminin belirtilmemesi gerekir.
Somut olaya gelince; satışına karar verilen dava konusu taşınmaz, bir kısım davalıların murisi adına da kayıtlı olduğundan taraflar arasında hem paylı hem de elbirliği mülkiyeti bulunmaktadır. Bu nedenle satış bedeli, davalı paydaşlara tapudaki ve mirasçılık belgesindeki payları oranında paylaştırılmalı iken mahkemece, hüküm fıkrasının 1 numaralı bendinin 2. paragrafı ile 1 numaralı bendinin 4. paragrafında satış bedelinin yalnızca tapu kaydında belirlenen payları oranında dağıtılmasına şeklinde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Ayrıca, hükmün 5 numaralı bendinde satış işlerini yapmak üzere yazı işleri müdürünün yetkilendirilmesi yeterli iken yetkilendirilen müdürün açıkça isim ve soy isminin de belirtilmiş olması da doğru olmamıştır.
Ne var ki bu hususlar bozmayı gerektirse de, yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı Hazine vekili, davalı ... adına atanan kayyım vekili ve iflas idaresi vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bent uyarınca davalı Hazine vekili, davalı ... adına atanan kayyım vekili ve iflas idaresi vekilinin temyiz itirazının kabulü ile; hüküm fıkrasının 1 numaralı bendinin 2. paragrafında yer alan "hisse dağıtımının paydaşlar arasında tapu kaydında belirlenen payları oranında dağıtılmasına" ibaresinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, hüküm fıkrasının 1 numaralı bendinin 4. paragrafında yer alan "tapudaki hisse oranları ile bilirkişi raporunda belirlenen davacı ve davalı payları da" sözcüklerinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, yerine "tapudaki ve mirasçılık belgelerindeki paylar" kelimelerinin eklenmesine ve hüküm fıkrasının 5 numaralı bendinde yer alan "Yazı İşleri Müdürü ... 'ın" sözcüklerinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, yerine "Yazı İşleri Müdürünün" kelimelerinin eklenmesine, hükmün Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438/7. maddesi gereğince DEĞİŞTİRİLMİŞ ve DÜZELTİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 17.01.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.