Esas No: 2021/8638
Karar No: 2022/509
Karar Tarihi: 17.01.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/8638 Esas 2022/509 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2021/8638 E. , 2022/509 K.Özet:
Davacı, gaipliğe karar verilmesi ve Hazine adına tapu iptali ve tescil talebiyle davalıya karşı dava açmıştır. Davalı cevap vermemiştir. Mahkeme, davayı kabul ederek taşınmazın tapu kaydının iptali ve Hazine adına tesciline karar vermiştir. Ancak dava dışı bir kişi, mirasçı olduğunu iddia etmiştir. Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü kanun yararına temyiz istemiş ve mahkemenin yeterli araştırma yapmadığı sonucuna varmıştır. Bu nedenle, mahkeme kararı kanun yararına bozulmuştur. Mahkeme, çekişme konusu taşınmazın kayıt maliklerinin nüfus kaydının araştırılması, pay edildiği kişilerin paylarının intikal kayıtlarının temini ve malikinin kimliğinin tespiti için yeterli araştırma yapılmadığına karar vererek hükmün bozulmasına karar vermiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 588. maddesi gaipliğe ilişkin hükümler içermektedir, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 588. maddesi de gaipliği düzenlemektedir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 363. maddesi kanun yararına bozma isteminin kabulüne ilişkin hükümler içermektedir.
"İçtihat Metni"
7. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ : Beykoz Asliye 2. Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 20.06.2016 gününde verilen dilekçe ile gaipliğe karar verilmesi ve Hazine adına tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 05.06.2018 günlü hükmün Yargıtayca kanun yararına temyizen incelenmesi Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğünün 13.12.2021 tarihli yazısı ile istenilmekle, dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 588 inci maddesine dayalı gaiplik karar verilmesi ile tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
Davacı vekili, davaya konu olan ...,... Mahallesi'nde bulunan 242 ada 2 parsel sayılı arsa vasıflı taşınmaza 864/2592 hisse ile malik olan ...,... 'nın gaip olması nedeniyle Beykoz Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2001/1128 Esas, 2001/1265 Karar sayılı kararı ile 3561 sayılı Yasa gereğince İstanbul Defterdarlığı'nın kayyum olarak tayin edildiğini, taşınmazın on yıllık kayyımla idare süresinin dolmuş bulunduğunu belirterek gerekli ilanların yapılmasını, Türk Medeni Kanununun 588. maddesi gereğince malikin gaipliğine ve taşınmazın Hazine adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne, dava konusu olan ...,... Mahallesi'nde bulunan 242 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 864/2592 hisse ile maliki olan ...'nın gaipliğine, taşınmazın gaipliğine karar verilen ... adına kayıtlı hissesinin tapu kaydının iptali ile; Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.
Hüküm, taraf vekillerince süresinde istinaf kanun yoluna başvurulmadığından 11.07.2019 tarihinde kesinleştirilmiştir.
Dava dışı ..., Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü’ne hitaben 04.09.2020 tarihli dilekçe ibraz ederek ... mirasçısı olduğunu iddia etmiştir.
Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü'nce 13.12.2021 tarihli yazı ile kanun yararına temyiz isteminde bulunulmuştur.
6100 sayılı HMK'nin 363. maddesi uyarınca, ilk derece mahkemelerinin kesin olarak verdikleri kararlar ile istinaf incelemesinden geçmeden kesinleşmiş bulunan kararlarına ve bölge adliye mahkemesi hukuk dairelerinin ilk derece mahkemesi sıfatıyla kesin olarak verdikleri kararlar ile yine bu sıfatla verdikleri ve temyiz incelemesinden geçmeden kesinleşmiş bulunan kararlarına karşı, yürürlükteki hukuka aykırı bulunduğu ileri sürülerek Adalet Bakanlığı veya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kanun yararına temyiz yoluna başvurulabilir.
Somut olayda, dava konusu taşınmaz kayıt maliklerinden olan ... kızı ...'nın nüfus kayıtlarının araştırılması için ...İlçe Emniyet Müdürlüğüne ve ... Mahalle Muhtarlığına müzekkereler yazılmış ise de; muhtarlık tarafından verilen cevabi yazıda "kayıt bulunmadığı" emniyet müdürlüğü tarafından verilen cevabi yazıda ise "memur tarafından yapılan tahkikatta 242 ada 2 parselin hangi adrese tekabül ettiği ile ilgili sistemlerinin bulunmadığı ve açık adres bildirilmediğinden evrak gereğinin yerine getirelemediği" bildirilmiş, mahkemece sadece bu araştırma ile yetinilerek hüküm kurulmuş, çekişme konusu taşınmazın kayıt malikleri adına kadastro tespitine dayanak tüm belgeler getirtilmemiş, adı geçenlerin nüfusa kayıtlı olup olmadıkları, mirasçıları bulunup bulunmadığı hususunda da yeterli araştırma yapılmamıştır.
Hâl böyle olunca, öncelikle çekişme konusu 242 ada, 2 parsel sayılı taşınmaz da hissesinin ... adına kadastro tespitine dayanak tapu kaydı ve tüm dayanak belgelerin temini ile yine kadastro tespiti sırasında pay edildiği anlaşılan bir kısım paydaşların paylarının intikal gördüğü nazara alınarak intikal gören kayıtların da temini ile çekişme konusu payın maliki ...'nın kimliğinin tespitine yarar bilgilerin bulunup bulunmadığının, pay malikinin nüfusa kayıtlı olup olmadığının ve mirasçı bırakmadan gaip olup olmadığının duraksamaya yer bırakmayacak şekilde araştırma yapılarak açıklığa kavuşturulması ve elde edilecek delillerin toplanan deliller ile birlikte değerlendirilerek hasıl olacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken anılan hususların gözardı edilmiş olması doğru değildir.
Mahkemece yapılan araştırma ve incelemenin hüküm kurmaya elverişli olmadığı anlaşıldığından kanun yararına bozma isteminin kabulü ile hükmün sonucuna etkili olmamak üzere bozulmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü'nün Hukuk Muhakemeleri Kanununun 363/1 maddesine dayalı kanun yararına bozma isteğinin kabulü ile hükmün sonucuna etkili olmamak üzere Hukuk Muhakemeleri Kanununun 363/2 maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma kararının bir suretinin yayınlanmak üzere Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü'ne gönderilmesine, 17.01.2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.