Esas No: 2021/4864
Karar No: 2022/687
Karar Tarihi: 25.01.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/4864 Esas 2022/687 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2021/4864 E. , 2022/687 K.Özet:
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi, elatmanın önlenmesi, tazminat ve ecrimisil davasına ilişkin mahkeme kararını inceledi. Kararda, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nda gerçek kişilere yapılacak tebligatla ilgili olarak iki aşamalı bir yol benimsendiği belirtildi. Kanunun 21/2. maddesi uyarınca doğrudan tebligat yapılmasının mümkün olmadığı, öncelikle bilinen veya gösterilen en son adresine normal bir şekilde çıkarılması gerektiği vurgulandı. Adreste bulunmama durumu halinde ise araştırmalar yapılarak tebligatın kendisine ulaşması gerektiği ifade edildi. Kararda ayrıca, tebligat evrakının açık mavi renkli zarfla, muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi olduğu belirtilerek Kanunun 21/2. maddesine göre tebliği mümkün olabileceği ancak bu aşamadan önce, tebliğ evrakının tebligatı çıkaran mercie geri gönderilmesi gerektiği belirtildi. Kararda bahsi geçen kanun maddeleri 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10/2 ve 21/2. maddeleridir.
"İçtihat Metni"
7. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
...
Taraflar arasındaki elatmanın önlenmesi, tazminat ve ecrimisil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm duruşmalı olarak davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
7201 sayılı Tebligat Kanunu, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunla değiştirildikten sonra, gerçek kişilere yapılacak tebligatla ilgili olarak iki aşamalı bir yol benimsenmiştir.
1) Bu kanun değişikliğine göre, muhatabın adres kayıt sistemindeki adresine, Kanunun 21/2. maddesi uyarınca doğrudan tebligat yapılması mümkün değildir. Muhataba çıkarılan ilk tebligat, öncelikle bilinen veya gösterilen en son adresine, mavi renkli zarf kullanılmaksızın ve adres kayıt sistemindeki adres olduğuna ilişkin şerh verilmeksizin Kanunun 10. maddesine göre normal bir şekilde çıkarılmalıdır. Muhatabın bu adreste bulunmaması durumunda, tebliğ memurunca Kanunun 20 ve 21. maddesinin birinci fıkrası ile Tebligat Yönetmeliğinin 29. maddesi uyarınca, muhatap lehine olan araştırmalar yapılarak tebligatın kendisine ulaşması ve bilgilendirme işlemlerinin yerine getirilmesi gerekir.
2) Muhatabın gösterilen adresten sürekli olarak ayrılması ve yeni adresinin de tebliğ memurunca tespit edilememesi durumunda, tebliğ evrakının tebligatı çıkaran mercie geri gönderilmesi gerekir. Ancak bu aşamadan sonra, Kanunun 10/2 ve Yönetmeliğin 16/2. maddeleri nazara alınarak, tebliğ evrakının açık mavi renkli zarfla, adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi olduğu belirtilerek, Kanunun 21/2. maddesine göre tebliği mümkün olabilecektir.
Tebligat Kanununun 10/2 ve 21/2. maddeleri farklı şekilde yorumlanarak, başka adresi bilinmediği gerekçesiyle muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine doğrudan doğruya 21/2. maddesine göre tebligat çıkartılması ve bu hükme göre tebliğ edilmesi, yukarıda belirtilen hükümlere aykırı olduğundan ve muhatabın savunma hakkını kısıtlayacağından usulüne uygun değildir.
Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında somut olaya gelince,
Davalılardan ...'e karar ilamının tebliğ edilmediği görülmüştür. Bu nedenle, adı geçen davalının adresine 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde karar ilamının tebliği sağlanarak ve yasal temyiz süresi beklenildikten sonra, temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHKEMESİNE İADESİNE, 25/01/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
...