Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/8623 Esas 2022/760 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/8623
Karar No: 2022/760
Karar Tarihi: 07.02.2022

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/8623 Esas 2022/760 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Dava, ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda kabul edilmiş ve taşınmazların satışı istenmiştir. İlk derece mahkemesi taşınmazların taksimi mümkün olmadığı gerekçesiyle ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar vermiştir. Ancak davalıların bir kısmı davada yer almamış ve hukuki dinlenme hakkının sağlanması gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, kararın bozulması gerektiği hükme bağlanmıştır.
Kanun Maddeleri:
1. 3402 sayılı Kanunun 22/2-a bendi
2. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 27. maddesi
3. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 567. maddesi
7. Hukuk Dairesi         2021/8623 E.  ,  2022/760 K.

    "İçtihat Metni"

    7. Hukuk Dairesi
    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
    ...

    Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 05.12.2006 gününde verilen dilekçe ile ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 19.04.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    KARAR
    I. DAVA
    Davacılar dava dilekçesinde, tarafların murisleri olan ...adına kayıtlı ... Köyü ...,... parsel sayılı taşınmazlar ile yine muris ...'e ait ... Köyü 105, 2321, 2322 parsel sayılı taşınmazlardaki ortaklığın giderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
    II. CEVAP
    Davalılara usulüne uygun davetiye tebliği yapılmış ... ve... duruşmaya gelerek dava konusu taşınmazların satışını istediklerini bildirmişlerdir. Diğer davalılar duruşmalara katılmamış, beyanda bulunmamışlardır .
    III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
    İlk derece mahkemesi taşınmazların taksimi mümkün olmadığından ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar vermiştir.
    IV. TEMYİZ
    A.Temyiz Yoluna Başvuranlar
    İlk derece mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... temyiz isteminde bulunmuştur.
    B. Temyiz nedenleri
    Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde davaya konu gayrimenkullerden ... Köyü Köy İçi mevki 2321 ve 2322 nolu parsellerde müvekkili tarafından diğer mirasçıların rızası alınarak ve bir kısmına satış sözleşmesi ile bedel ödenerek 1985 yılında ev ve müştemilatı yapıldığını, bu taşınmazlara ilişkin tapu iptal tescil davası açılacağını açıklamıştır. Davacı vekili, taraf teşkilinin sağlanmadığını, bir kısım davalılara dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edilmediğinden savunma haklarının kısıtlandığını ileri sürmüştür.
    C. Gerekçe
    1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
    Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davaya konu taşınmazdaki paydaşlığın (ortaklığın) nasıl giderileceği ve 3402 sayılı Kanunun 22/2-a bendi gereğince yapılan yenileme sonrası oluşan yeni kayıtlara göre taraf teşkilinin sağlanıp sağlanmadığı noktasında toplanmaktadır.
    2. İlgili Hukuk
    1.Paydaşlığın (ortaklığın) giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda paydaşlar (ortaklar) arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalardır.
    2.Paydaşlığın giderilmesi davasını paydaşlardan biri veya birkaçı diğer paydaşlara karşı açar. Davada bütün paydaşların yer alması zorunludur. Paydaşlardan veya ortaklardan birisinin ölmesi halinde alınacak mirasçılık belgesine göre mirasçılarının davaya katılmaları sağlandıktan sonra işin esasının incelenmesi gerekir.
    3.Paydaşlığın (ortaklığın) satış yoluyla giderilmesi halinde dava konusu taşınmaz üzerinde bina, ağaç vs gibi bütünleyici parça (muhdesat) varsa bunların arzla birlikte satılması gerekir. Ancak muhdesatın bir kısım paydaşlara (ortaklara) ait olduğu konusunda tapuda şerh varsa veya bu hususta bütün paydaşlar (ortaklar) ittifak ediyorlarsa ve muhdesat arzın değerinde bir artış meydana getiriyorsa bu artışın belirlenmesi için dava tarihi itibariyle arzın ve muhdesatın değerleri ayrı ayrı tespit edilir. Belirlenen bu değerler toplanarak taşınmazın tüm değeri bulunur. Bulunan bu değerin ne kadarının arza ne kadarının muhdesata isabet ettiği oran kurulmak suretiyle belirlenir. Satış sonunda elde edilecek bedelin bölüştürülmesinde bu oranlar esas alınarak yapılır. Muhdesata isabet eden kısım muhdesat sahibi paydaşa, geri kalan bedel ise payları oranında paydaşlara (ortaklara) dağıtılır.
    4.Bütünleyici parçanın (muhdesat) arzın paydaşlarına (ortaklarına) değil de üçüncü şahsa ait olduğunun anlaşılması halinde bu kimseyi muhdesat sahibi olarak davaya dahil etme ve ona satış bedelinden pay vermek mümkün değildir.
    5.Paydaşlığın (ortaklığın) satış suretiyle giderilmesine ilişkin davalarda taşınmaz üzerinde bulunan bina, ağaç gibi bütünleyici parçanın (muhdesat) kime ait olduğu konusunda uyuşmazlık olup da bunlar üzerinde bazı paydaşların (ortaklar) hak iddia etmeleri ve öncelikle bu uyuşmazlığın giderilmesini istemeleri halinde eğer bunların değeri sulh mahkemesinin görevine giriyorsa olay bir hadise olarak, sulh mahkemesinde çözümlenir. Aksi halde o paydaşa görevli mahkemede dava açmak üzere HUMK'un 567.maddesi hükmü uyarınca on (10) günlük yasal süre verilmelidir. Yasadan doğan bu süre kesin olup kısaltılamaz ve uzatılamaz. Bu süre içerisinde dava açılırsa sonucun beklenmesi, açılmaz ise o konuda uyuşmazlık yokmuş gibi davaya devam edilmesi gerekir.
    6. Savunma hakkı Anayasanın 36. maddesinde güvence altına alındığı gibi, HMK’nın 27. maddesi hükmüne göre de, davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, başka bir anlatımla, taraflara dosya içerisindeki bilgi ve belgelere karşı savunma hakkını kullanma olanağı verilmeden hüküm kurulması mümkün değildir. Aksi halde savunma hakkı kısıtlanmış olup, bu husus kamu düzenine ilişkindir.
    3. Değerlendirme
    1. Somut olaya gelince; dava konusu taşınmazlarda hüküm tarihinden önce 3402 sayılı Kanunun 22/2-a bendi gereğince yenileme çalışması yapıldığı ve taşınmazlara yeni parsel numaraları verildiği, bu parsellerdeki bir kısım paydaşların davada taraf olmadığı anlaşılmıştır. Bu paydaşlar davada yer almadan taşınmazdaki ortaklığın satış yoluyla giderilmesine karar verilmesi HMK’nın 27. maddesinde düzenlenen hukuki dinlenme hakkına aykırıdır. Bu nedenle, Mahkemece güncel tapu kayıtları getirtilerek, tapuda kayıt maliki olan tüm paydaşların davada taraf kılınması sağlanarak hüküm kurulmak üzere kararın bozulması gerekmiştir.
    2.Kabule göre de; davalı ...’in muhdesat iddiası incelenmeden hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatıranlara iadesine, 07/02/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.







    Hemen Ara