Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/6939 Esas 2022/768 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/6939
Karar No: 2022/768
Karar Tarihi: 07.02.2022

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/6939 Esas 2022/768 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı tarafın tapu kaydındaki şerhlerin terkini istemiyle açtığı davada, Yargıtay 14. Hukuk Dairesi tarafından yapılan bozma sonucunda davada yer almayan haciz şerhi lehtarlarının da davada yer alması ve savunma hakkı sağlanması gerektiği belirtilmiştir. Haciz şerhi lehtarlarının teşkili sağlanmadan verilen kararın doğru olmadığına karar verilmiştir. Ancak, davalı SGK vekili, davalı Hazine vekili ve davacı vekilinin sair temyiz itirazları reddedilmiştir. Hüküm fıkrasında yer alan aynı tarihli ve yevmiye no'lu şerhlerin tekrar yazılmak suretiyle ve çelişki oluşturacak şekilde terkini talebinin reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Kanun Maddeleri: 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438/7. maddesi.
7. Hukuk Dairesi         2021/6939 E.  ,  2022/768 K.

    "İçtihat Metni"

    7. Hukuk Dairesi
    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    ...


    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 30/10/2013 gününde verilen dilekçe ile tapu kaydındaki şerhlerin terkini istenmesi üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine dair verilen 08/04/2021 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili, davalı SGK Başkanlığı vekili ve davalı ... ve Tapu Müdürlüğü vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R

    Asıl ve birleştirilen dava, tapu kaydındaki şerhlerin terkini istemine ilişkindir.
    Davacı vekili asıl ve birleştirilen davada, davalı ...’in 20.04.2004 tarihli satış vaadi sözleşmesiyle dava konusu 859 ada, 29 parsel sayılı taşınmazda kayıtlı bodrum kat, 1 numaralı bağımsız bölümü müvekkiline satmayı vaadettiğini, satış vaadi sözleşmesinin 04.07.2006 tarihinde dava konusu taşınmazın tapu kaydına şerh edildiğini, müvekkilinin davalı ... aleyhine açtığı satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davası sonucunda taşınmazın davacı adına tescil edildiğini, kararın 13.09.2011 tarihinde kesinleştiğini belirterek dava konusu taşınmaz üzerine satış vaadi şerhinden sonra konulan takyidatların kaldırılmasına karar verilmesini istemiş, 29.06.2016 tarihinde davalı ...Ş. yönünden davadan feragat ettiklerini beyan etmiştir.
    Bir kısım davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen kararın davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (kapatılan) 14. Hukuk Dairesinin 29.11.2012 tarih, 2012/11473 Esas, 2012/13863 Karar sayılı ilamıyla, “...somut uyuşmazlıkta; haciz şerhi lehtarları davada taraf olarak gösterilmemiştir. Mahkemece yapılması gereken iş; taşınmazlar üzerindeki yükümlülükleri tek tek incelemek suretiyle, davacının satış vaadi sözleşmesinin şerhinden sonraki tarihli olanları saptayarak, bu haciz şerhi lehtarlarının da davada yer alması ve kendilerine savunma hakkı sağladıktan sonra oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar vermek olmalıdır. Taraf teşkili sağlanmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir...” gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
    Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda mahkemece, davanın kısmen kabul ve kısmen reddine dair verilen kararın davalı SGK vekili, davalı Hazine vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay (Kapatılan) 14. Hukuk Dairesinin 07.05.2019 tarih, 2018/4129 Esas, 2019/4081 Karar sayılı ilamıyla, "...mahkemece, taşınmaz maliki tarafından terkini talep edilmediği için tapu sicilinde varolmaya devam eden şerh etkisini devam ettireceğinden ve tapu kaydına bir taraf lehine satış vaadi şerhi işlenerek aleniyet kazandıktan sonra mevcut şerhe rağmen başkaca kısıtlamalar işlenmişse bunlara değer tanınmayacağından, tapunun aleniyet prensibi gereği sonradan konulan şerh sahiplerinin daha önce konulan şerhi gördükleri kabul edileceğinden, dava konusu taşınmazın tapu kaydına, davalı alacaklı ... lehine Kastamonu 3. İcra Müdürlüğünün 2009/3159 Esas sayılı dosyası üzerinden konulan 12.09.2014 tarihli ve 12394 yevmiye numaralı haciz şerhiyle davalı alacaklı ... lehine Kastamonu 3. İcra Müdürlüğünün 2009/4122 Esas sayılı dosyası üzerinden konulan 17.10.2011 tarih 15343 yevmiye numaralı haciz şerhinin de terkinine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulmasına karar verilmiştir..." gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine karar verilmiştir.
    Hükmü, davalı SGK vekili, davalı Hazine vekili ve davacı vekili temyiz etmiştir.
    1) Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davalı SGK vekili, davalı Hazine vekili ve davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    2) Davalı SGK vekili, davalı Hazine vekili ve davacı vekilinin sair temyiz itirazlarına gelince;
    Somut olayda; mahkemece her ne kadar bozma ilamına uyularak hüküm fıkrasının iki numaralı bendine koyu renklerle Kastamonu 3. İcra Müdürlüğünün 2009/3159 Esas sayılı dosyası üzerinden konulan 12.09.2014 tarihli ve 12394 yevmiye numaralı haciz şerhiyle, Kastamonu 3. İcra Müdürlüğünün 2009/4122 Esas sayılı dosyası üzerinden konulan 17.10.2011 tarih 15343 yevmiye numaralı haciz şerhinin terkinine karar verilmişse de, hüküm fıkrasının 3 numaralı bendinin ilk üç satırında aynı tarihli ve yevmiye no'lu şerhlerin tekrar yazılmak suretiyle ve çelişki oluşturacak şekilde terkini talebinin reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    Ne var ki, bu hususlar kararın bozulmasını gerektirmiş ise de; yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı SGK vekili, davalı Hazine vekili ve davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı SGK vekili, davalı Hazine vekili ve davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün 3 numaralı bendinin ilk üç satırında yer alan “Kastamonu 3. İcra Müdürlüğünün 10/10/2011 tarih, 2009/4122 sayılı haciz yazısı ile 17/10/2011 tarih ve 15343 yevmiye nolu, Kastamonu 3. İcra Müdürlüğünün 28/08/2014 tarih, 2009/3159 sayılı haciz yazısı ile 12/09/2014 tarih ve 12394 yevmiye No'lu” kelimelerinin hüküm fıkrasından çıkarılmasına, hükmün Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438/7. maddesi gereğince DEĞİŞTİRİLMİŞ ve DÜZELTİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.02.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.









    Hemen Ara