Esas No: 2021/2065
Karar No: 2022/890
Karar Tarihi: 09.02.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/2065 Esas 2022/890 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2021/2065 E. , 2022/890 K.Özet:
Davacı, mülkiyeti belediye adına kayıtlı bir taşınmazın bir bölümünün kendilerine tahsis edildiğini ve tapu kaydının adına geçmesini istemiştir. Mahkeme, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile taşınmazın bir bölümünün davacı adına kaydedilmesine karar vermiştir. Ancak davaya konu olan taşınmaz daha sonra üçüncü bir kişiye devredildiği için davada müteselsil dava ehliyeti ortadan kalkmış ve davacıya seçimlik hak tanınmıştır. Bu nedenle, mahkeme kararı bozulmuştur. Kanun maddeleri 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 11. maddesi ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 125. maddesidir.
"İçtihat Metni"
7. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 28.08.2007 gününde verilen dilekçe ile tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabul ve kısmen reddine dair verilen 18.12.2007 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
KARAR
Dava, tapu tahsis belgesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacı; mülkiyeti Bekirpaşa Belediyesi adına kayıtlı bulunan ...,... parsel sayılı taşınmazın 400 m²'lik kısmının 2981 sayılı Yasa hükümleri uyarınca 13.09.1986 tarihli tapu tahsis belgesi ile kendilerine tahsis edildiğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Davalı Hazine, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile davaya konu 413 ada 10 parsel sayılı, taşınmazın 303, 08/374 payının tapu kaydının iptali ile davacı adına kayıt ve tesciline, geriye kalan 70, 92/374 payın ise davalı uhdesinde bırakılmasına, karar verilmiştir.
Hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun; "Vekile ve kanuni mümessile tebligat" kenar başlıklı 11. maddesinde, "Vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligat vekile yapılır. "
Davalı Maliye Bakanlığı kendisini vekille temsil ettirdiği ve vekilin vekillik görevi devam ettiği halde davacı asile yapılan tebligat usulsüz olduğundan, 08.05.2008 tarihinde davalı Maliye Bakanlığı Kocaeli Valiliği Defterdarlık Milli Emlak Müdürlüğüne yapılan tebligatın usulsüz olduğu anlaşılmakla davalı vekilinin temyiz başvurusunun süresinde olduğu anlaşılmıştır.
Bir dava açıldıktan sonra da sahip olunan tasarruf yetkisi gereği dava konusu olan hak veya malın üçüncü kişilere devri mümkündür. Bu durumda bir dava şartı olan davayı takip yetkisi ortadan kalkmış olduğundan, davanın açıldığı haliyle devam etmesi düşünülemez.
Mahkemece, dava konusunun üçüncü kişiye temliki re'sen dikkate alınacaktır. Ancak hakim, dava şartının ortadan kalkması nedeniyle davayı reddetmeyip davayı veya savunmayı değiştirme yasağının bir istisnası olan 6100 sayılı HMK'nun 125. maddesi uyarınca seçimlik hakkını kullanmak üzere diğer tarafa önel verecektir.
Anılan maddeye göre,
1-Davanın açılmasından sonra, davalı taraf, dava konusunu üçüncü bir kişiye devrederse, davacı aşağıdaki yetkilerden birini kullanabilir:
a) İsterse, devreden tarafla olan davasından vazgeçerek, dava konusunu devralmış olan kişiye karşı davaya devam eder. Bu takdirde davacı davayı kazanırsa, dava konusunu devreden ve devralan yargılama giderlerinden müteselsilen sorumlu olur.
b) İsterse, davasını devreden taraf hakkında tazminat davasına dönüştürür.
Bu açıklamalar ışığında davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine geçildiğinde;
Davaya konu 413 ada 10 parsel sayılı taşınmazın, dava tarihinden sonra 30/11/2007 tarihinde Bekirpaşa Belediye Başkanlığına devredildiği anlaşılmıştır. Davalı, payını devretmekle pasif dava ehliyetini kaybettiğinden dava şartı ortadan kalkmıştır. Bu nedenle, davacıya HMK'nın 125. maddesi uyarınca seçimlik hakkı hatırlatılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir.
Mahkemece, yukarıda açıklanan hususlar göz ardı edilerek davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,
09/02/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.