Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/2153 Esas 2022/1058 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/2153
Karar No: 2022/1058
Karar Tarihi: 15.02.2022

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/2153 Esas 2022/1058 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacılar, müvekkillerinin hissedarı olduğu taşınmazlara davalı Ziraat Bankası tarafından borçlu dava dışı kişinin kullandığı tarımsal krediler nedeniyle ipotek konulduğunu ve borçlarının olmamasına rağmen ipoteğin kaldırılmadığını ileri sürerek 24.01.2011 tarihli ipoteğin fekki talep etti. İlk Derece Mahkemesi davanın reddine karar verdi. Davacılar vekili istinaf başvurusunda bulundu ve Bölge Adliye Mahkemesi istinaf talebini esastan reddetti. Davacılar vekili temyiz istemiyle mahkeme kararına karşı çıktı. Kararın bozulmasını talep etti. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 2. maddesi uyarınca, mal varlığı haklarına ilişkin davalarla ilgili görevli mahkeme, davacının tüketici sıfatı bulunmadığı tüketici işlemlerine ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri yerine asliye hukuk mahkemeleridir. Bu durumda, mahkemece kamu düzeni gereği asliye hukuk mahkemesi sıfatıyla davaya bakılması gerekirken, tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılmış ve hüküm verilmiştir. Bu nedenle, Bölge Adliye Mahkemesi kararı kaldırıldı ve yerel mahkeme kararı bozuldu. Kanun maddeleri: HMK 373/1, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun 73.
7. Hukuk Dairesi         2021/2153 E.  ,  2022/1058 K.

    "İçtihat Metni"

    7. Hukuk Dairesi
    MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
    ...
    ....

    Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 14/06/2016 tarihinde verilen dilekçeyle ipoteğin kaldırılması talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 14/11/2019 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacılar vekili tarafından talep edilmiştir. Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.

    KARAR
    I. DAVA
    Davacılar vekili dava dilekçesinde; müvekkillerinin hissedar oldukları 157 ve 255 parsel sayılı taşınmazlara davalı Ziraat Bankası tarafından, dava dışı kardeşleri ...’nın kullandığı tarımsal krediler nedeniyle ipotek konulduğunu, müvekkillerinin borçlarının olmamasına ve yapılan başvuruya karşın ipoteğin kaldırılmadığını ileri sürerek dava konusu taşınmazlarda bulunan 24.01.2011 tarih, 547 yevmiye numaralı ipoteğin fekkini talep etmiştir.
    II. CEVAP
    Davalı Ziraat Bankası vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini istemiştir.
    Davalı ... vekili; müvekkilinin iyi niyetli 3. kişi olduğunu, borçlu ...'nın Ziraat Bankasına olan tarımsal kredi borcunun ödenmesi amacıyla ilgili Banka ile görüşmeler yapıldığını, 2015 yılı sonuna kadar Kredi borçlularına tanınan ödeme kolaylığından ve yeniden yapılandırmadan faydalanmak için Banka borcunun ödenmesi cihetine gidildiğini ve bakiye borcun 169.300,00 TL olarak tespit edildiğini ve ...'nın davalı Ziraat Bankasına indirimli borcu olan 169.300,00 TL'nin ödenerek ipoteklerin alacağın temliki yoluyla temlik alındığını, borç devam ettiğinden ipoteğin geçerli olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
    İlk Derece Mahkemesinin 14/11/2019 tarihli ve 2016/148 E. 2019/274 K. sayılı kararıyla; davanın reddine karar verilmiştir.
    IV. İSTİNAF
    1. İstinaf Yoluna Başvuranlar
    İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
    2.İstinaf Nedenleri
    Davacılar vekili; temlik edilen alacağın Karataş İcra Müdürlüğü'nün 2015/50 Esas sayılı dosyasındaki hak ve alacaklar olduğunu, bu icra dosyası kapsamında ...'ya ait taşınmazın ipoteğinin bulunmadığını, yerel mahkemece itirazlarının hiçbir şekilde incelenmediğini ve hatalı karar verildiğini, temlik edilen dosyalar arasında muris ...'nın ipotek verdiği kredi nedeniyle ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla açılan bir takip de bulunmadığını, bu dava ile kaldırılmasını istedikleri ...,... numaralı taşınmazlara dair herhangi bir icra takibinin olmadığını, ...'ya davalı banka tarafından yeni krediler kullandırıldığını, mahkemenin yapılandırmaya yönelik kabulünün doğru olmadığını, dosyadaki bilirkişi raporu ile banka cevapları arasında tutarsızlık olduğunu, tüketici aleyhine nisbi vekalet ücretine hükmedilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılıp davanın kabulüne karar verilmesini talep etmişlerdir.
    3. Gerekçe ve Sonuç
    Bölge Adliye Mahkemesinin 11/11/2020 tarihli ve 2020/446 Esas, 2020/1150 sayılı Kararıyla; davacılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    V. TEMYİZ
    1.Temyiz Yoluna Başvuranlar
    Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
    2. Temyiz Nedenleri
    Davacılar vekili; temlik edilen alacağın Karataş İcra Müdürlüğünün 2015/50 Esas sayılı dosyasındaki hak ve alacaklar olduğunu, bu icra dosyası kapsamında ...'ya ait taşınmazın ipoteğinin bulunmadığını, yerel mahkemece itirazlarının hiçbir şekilde incelenmediğini ve hatalı karar verildiğini, temlik edilenen dosyalar arasında muris ...'nın ipotek verdiği kredi nedeniyle ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla açılan bir takip de bulunmadığını, bu dava ile kaldırılmasını istedikleri ...,... numaralı taşınmazlara dair herhangi bir icra takibinin olmadığını, ...'ya davalı banka tarafından yeni krediler kullandırıldığını, mahkemenin yapılandırmaya yönelik kabulünün doğru olmadığını, dosyadaki bilirkişi raporu ile banka cevapları arasında tutarsızlık olduğunu, tüketici aleyhine nisbi vekalet ücretine hükmedilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılıp davanın kabulüne karar verilmesini talep etmişlerdir.
    3. Gerekçe
    3.1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
    Uyuşmazlık, dava dışı ...’nın davalı Ziraat Bankasından kullandığı tarımsal kredi genel sözleşmesindeki borcuna teminat olmak üzere davalı banka lehine konulmuş ipoteğin fekki istemine ilişkindir.
    3.2. Hukuki Sebep
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 2. maddesi uyarınca, dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın mal varlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir. Bu Kanunda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, asliye hukuk mahkemesi diğer dava ve işler bakımından da görevlidir.
    Görev, kamu düzenine ilişkin olup, mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması zorunludur.
    3.3. Değerlendirme
    Bu yasal düzenlemeler doğrultusunda somut olaya gelince;
    Eldeki ipoteğin fekki davasının konusu, tarımsal kredi sözleşmesi sebebiyle konulan ipoteğin kaldırılması olup, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun 73. maddesinde; tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu açıklanmıştır. Hal böyle olunca, davacının tüketici sıfatı bulunmadığından, temelinde tarımsal kredi sözleşmesi bulunan taraflar arasındaki ihtilafta, mevcut davaya bakma görevi genel mahkemelere aittir. Mahkemece kamu düzeninden olan görev hususu re’sen gözetilerek uyuşmazlığa asliye hukuk mahkemesi sıfatıyla bakılması gerekirken, tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılıp davanın esasının incelenip hükme bağlanması doğru görülmemiş, hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir.
    VI. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle HMK 373/1. maddesi gereğince temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, yerel mahkeme hükmünün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın yatıranlara iadesine, karardan bir örneğin Adana Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesine, dosyanın İLK DERECE MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE, 15/02/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.







    Hemen Ara