Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2012/2650 Esas 2013/3424 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/2650
Karar No: 2013/3424
Karar Tarihi: 27.05.2013

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2012/2650 Esas 2013/3424 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Dava, bir icra takibine takip borçlusu davalının vâki itirazının iptâli istemine ilişkili olarak İİK'na dayalı olarak açılmıştır. Taraflar arasında yapılan bir sözleşme ile davacı şirket yüklenici, davalı ise iş sahibidir. Sözleşme konusu iş, İkmâl İnşaatı işinin yapımıdır. Davacının, yapılan kısım ile ilgili tasfiye talebi üzerine durum tespit tutanağı düzenlenmiştir. Taraflarca tasfiye kesin hesabının çıkarılması ve tasfiye kesin hakedişinin hazırlanması çalışmaları yürütülmekteyse eğer, taraflara uygun bir süre verilerek çalışma sonucunun beklenmesi; yanlar arasında açıklanan hususta mutabakat sağlanamıyor ise, kesin hesabın mahkemece çıkarılması, tasfiye kesin hakedişinin belirlenmesi ve varılacak sonuca göre uyuşmazlığın çözüme bağlanması gerekir. Mahkeme, yapılan sözleşmenin feshi ve tasfiye durumunu, İşleri Genel Şartnamesi'nin 47. maddesi ile düzenlediğini ifade etmiş ve karar bozulmuştur. İİK'nın 67. maddesi uyarınca açılmış bir dava olduğundan bahisle konu hakkında bilgi verilmiştir.
15. Hukuk Dairesi         2012/2650 E.  ,  2013/3424 K.

    "İçtihat Metni"



    Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi


    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dava, İİK"nın 67. maddesi hükmüne dayalı açılmış olup; icra takibine takip borçlusu davalının vâki itirazının iptâli istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş ve verilen karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.
    Taraflar arasında 16.06.1998 tarih ve 21267 yevmiye nolu sözleşme yapılmıştır. Bu sözleşme, somut olayda uygulanması gereken 818 Sayılı Borçlar Kanunu"nun 355. maddesinde tanımı yapılan bir eser sözleşmesidir. Davacı yüklenici; davalı ise iş sahibidir. Sözleşme konusu iş, sözleşmenin 1. maddesinde açıklanmış olup; davalıya ait “... İkmâl İnşaatı” işinin yapımını, sözleşmedeki koşullarla davacı şirket yüklenmiştir.
    Davacı yüklenicinin, sözleşme konusu işin yapılan kısmı ile ilgili tasfiye talebi üzerine idarece, 05.01.2009 tarihli “Durum Tespit Tutanağı” düzenlenmiş ve bu tutanak yüklenici temsilcisi tarafından da imzalanmıştır. Sözü edilen “Durum Tespit Tutanağı” davalı Rektörlük makamınca da onaylanmıştır.
    ... İşleri Genel Şartnamesi sözleşmenin eki olup; somut olayda uygulanması gerekir. ... İşleri Genel Şartnamesi"nin 47. maddesi hükmü, sözleşmenin feshi ve tasfiye durumunu düzenlemektedir. Sözleşmenin tasfiyesi, taraflarca kabul edilmiş olduğu halde, taraflar anlaşarak tasfiye kesin hesabını çıkarmadıkları gibi hesap kesme hakedişi de düzenlenmemiştir. Davacı tarafından, tek yanlı olarak kesin hakediş raporu şeklinde düzenlenen 11 numaralı ve 30.10.2001 tarihli hakediş raporu, davalı idarece kabul edilmemiş ve anılan Şartnamenin 47/son maddesi hükmü gereğince tasfiye kesin hesabının hazırlanabilmesi için davalı iş sahibince davacıya gönderilen 03.11.2010 tarihli ve 1657 ve 18224 sayılı yazı ile davacıyı davet etmiş ve davacı tarafından da davete uyulmuştur. Buna

    göre, taraflarca tasfiye kesin hesabının çıkarılması ve tasfiye kesin hakedişinin düzenlenmiş olması durumunda; davanın konusu kalmayacaktır. Aksi durumda ise; yanlar arasında tasfiye kesin hesabı ile yüklenici hakedişine ilişkin uyuşmazlık devam etmiş olacağından; açılmış bu davada, kesin hesabın uzman bilirkişi kurulu oluşturularak yaptırılacak inceleme sonucu mahkemece çıkarılması ve yüklenici davacının hakettiği tasfiye kesin hakediş tutarının belirlenmesi ve varılacak sonuca göre uyuşmazlığın çözüme bağlanması gerekmektedir.
    Mahkemece yapılacak iş; yukarıda açıklanan hususlar gözetilerek, öncelikle tasfiye kesin hesabının çıkarılması ve hakedişin hazırlanması çalışmaları taraflarca yürütülmekteyse, taraflara uygun süre verilerek, çalışma sonucunun beklenmesi; yanlar arasında açıklanan hususta uyuşmazlık devam ediyor ise, yukarıda açıklandığı üzere, kesin hesabın mahkemece çıkarılması, tasfiye kesin hakedişinin belirlenmesi ve varılacak sonuca göre uyuşmazlığın çözüme bağlanmasından ibaret olmalıdır. Açıklanan sebeplerle karar bozulmalıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 27.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Hemen Ara