Esas No: 2021/2218
Karar No: 2022/1369
Karar Tarihi: 24.02.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/2218 Esas 2022/1369 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2021/2218 E. , 2022/1369 K."İçtihat Metni"
7. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
...
...
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 12.04.2012 tarihinde verilen dilekçeyle mirasçılık belgesinin iptali ve yeni mirasçılık belgesi verilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 19/07/2018 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacı vekili tarafından talep edilmiştir. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen karar davacı asil tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
1.DAVA
1.1.Davacı vekili, müvekkilinin 1987 yılında ... Mahallesinde bulunan ... ada 24 parseli kayıt maliki ...'tan satın alarak bedelini ödediğini, tapuda işlem yapmadıkları için ...’tan 03.11.1987 düzenleme, 20.08.2006 vade tarihli senet aldığını, senetten kaynaklanan alacağını tahsil edebilmek için 30.01.1988 tarihinde ölen mirasbırakan ... aleyhine Turgutlu 1. İcra Müdürlüğünün 2009/5577 Esas sayılı dosyasında icra takibi başlattığını, davalı ... tarafından alınan Turgutlu Sulh Hukuk Mahkemesinin 2007/79 Esas 2007/58 Karar sayılı mirasçılık belgesinin mirasbırakan ...’nın soyadının “Yok” olmasına karşın “...” olarak gösterilmiş olması nedeniyle hatalı olduğunu, davalının hatalı mirasçılık belgesine dayanarak açtığı tapuda isim tashihi davası sonucunda 376 ada 24 parsel sayılı taşınmaz maliki ...’un soyadını “... ” olarak düzelttirdiğini, mirasbırakanın tapudaki tüm işlemlerinde, gömme kağıdında, evlenme vukuatında soyadının “Yok” olarak geçtiğini, ayrıca davalı ...’in annesi ...’nin nüfus kayıtlarında boşanma kararı ile gittiği hanenin belli olmadığını, bu nedenle mirasbırakanın başka çocukları da olabileceğini, müvekkilinin senet nedeniyle alacaklı olduğu icra takibinde alacağını tahsil edebilmek için eldeki davayı açmakta ve murisin gerçek mirasçılarının tespitinde hukuki yararı olduğundan eksik incelemeye dayalı ve hatalı Turgutlu Sulh Hukuk Mahkemesinin 2007/79 Esas 2007/58 Karar sayılı mirasçılık belgesinin iptali ile mirasbırakan ...’un gerçek mirasçılarını gösterir mirasçılık belgesinin verilmesini istemiştir.
2. CEVAP
2.1. Davalı ... vekili, davanın reddini savunmuştur.
3. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
3.1. Mahkeme, davacı davasını ispat edemediğinden davanın reddine karar vermiştir.
4. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
4.1. Hükmün istinaf yolu ile incelenmesi davacı vekili tarafından talep edilmiştir.
4.2. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi, davanın ispat edilemediği gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararını isabetli bulmuş ve davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermiştir.
5. TEMYİZ
5.1. Davacı ..., kararı temyiz etmiştir.
5.2. Temyiz Nedenleri
5.2.1. Davacı ... temyiz dilekçesinde, tapu kayıtlarında, gömme belgesinde, evlenme vukuatında, belediye evraklarında ve diğer delillerinde mirasbırakan ...’nın soyadının “Yok” olduğunu belirterek hatalı mirasçılık belgesinin iptali ile yeni mirasçılık belgesi verilmesine ilişkin davasının kabulü gerekirken reddinin yanlış olduğunu belirterek kararın bozulmasını istemiştir.
6. YARGITAY KARARI
6.1. Dava, mirasçılık belgesinin iptali ile yeni mirasçılık belgesi verilmesi isteğine ilişkindir.
6.2. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 598. maddesinde, başvurusu üzerine yasal mirasçı oldukları belirlenenlere, Sulh Mahkemesi'nce veya noterlikçe mirasçılık sıfatlarını gösteren bir belge verileceği açıklanmıştır. Mirasçılık belgesi, aksi ispat edilinceye kadar, adına düzenlenmiş bulunan kişi ve kişilerin mirasçılığı lehine bir karine oluşturur. Bu belge; mirasbırakanla mirasçıları arasındaki irs (soy) ilişkisini göstermesi yanında mirasın (terekenin) mirasçılara intikalini de sağlayıcı bir işleve sahiptir.
6.3. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 575. maddesi hükmüne göre, miras ölümle açıldığı gibi aynı Kanun'un 30.maddesi hükmüne göre de; nüfus kütüklerinde kayıt bulunmaması veya bulunan kaydın doğru olmadığının anlaşılması halinde, gerçek durumun her türlü delille kanıtlanmasının mümkün olduğu düzenlenmiştir.
6.4. Mirasçılık belgesi verilmesine ilişkin davaların kural olarak hasımsız açılması ve çekişmesiz yargı yolu ile görülüp sonuçlandırılması gerekir. Bu olgunun sonucu olarak bu tür davalar sonucunda verilen hükümler kesin hüküm oluşturmadığı gibi, hatalı oldukları öne sürülerek her zaman için iptalleri de istenebilir. Resen araştırma prensibi egemen olan bu tür davalarda davacı taraf sadece miras bırakanın öldüğünü, kendisinin soybağı, evlilik veya evlat edinme nedeniyle miras bırakanın mirasçısı olduğunu ve dava dilekçesindeki diğer iddialarını kanıtlamak zorundadır. Nüfus aile kayıtlarını getirterek miras bırakanın diğer mirasçılarını tespit etmek ve tüm mirasçıların miras paylarını belirlemek ise hakimin görevidir. Mirasçıların ve paylarının belirlenebilmesi için gider yapılması gerektiğinde bu giderlerin davacı tarafça karşılanması gerektiği kuşkusuzdur.
6.5. Mirasçılık belgesinin iptali davalarında ise, mirasçılar arasında zorunlu arkadaşlık bulunmaktadır. Dava sonucunda verilecek hükümle hukuksal durumları etkilenebileceğinden bu tür davalarda iptali istenilen mirasçılık belgesinde mirasçı olarak gösterilen kişiler ile, ölmüşlerse bunların mirasçılarının davada taraf olmaları zorunludur. Taraf koşulu kamu düzenine ilişkin olup taraflarca öne sürülmese dahi mahkemelerce kendiliğinden incelenmesi gerekir. Mirasçılık belgesinin iptali davalarında da davacı taraf miras bırakanın mirasçısı olduğunu, iptali istenilen mirasçılık belgesinde mirasçı olarak gösterilmediğini ve pay verilmediğini veya mirasçı gösterilmesine rağmen mirastan kendisine olması gerekenden daha az pay verildiğini, bu nedenle önceki günlü mirasçılık belgesinin hatalı olduğunu kanıtlamak zorundadır. Bu tür davalarda da miras bırakanın diğer mirasçılarını tespit etmek ve mirasçıların miras paylarını belirlemek hakimin görevidir.
6.6. Bir kimsenin ölümü ile geriye bıraktığı mirasçılarını ve miras paylarını gösteren mirasçılık belgesinin verilmesi istemiyle dava açma hakkı kural olarak o kişinin mirasçılarına aittir. Mirasçılık belgesinde mirasçı olarak gösterilmeyen ve kendisine mirastan pay verilmeyen mirasçılarla, mirasçı olarak gösterilmesine rağmen gerekenden az pay verilen mirasçıların daha önce alınmış mirasçılık belgesinin iptali istemiyle dava açabilecekleri gibi mahkemelerce yetki verilmiş olması koşuluyla mirasçı sıfatları bulunmayan kişilerin dahi bu tür davaları açabilecekleri, bunlar dışında mirasçı sıfatı bulunmayan ve kendilerine mahkemelerce yetki de verilmemiş olan kişilerce açılacak davaların ise esasa girilmeden aktif husumet nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiği kuşkusuzdur.
6.7. Somut olayda, yetki belgesi olmayan ve mirasçı sıfatı da bulunmayan davacının aktif dava ehliyeti yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek yazılı gerekçe ile ret kararı verilmesi doğru değil ise de; bu husus yeniden yargılama yapmayı gerektirmediğinden ve hükmün redde ilişkin bölümü sonucu itibari ile doğru görüldüğünden, 6100 sayılı HMK'nin 370. maddesi uyarınca hükmün gerekçesinin açıklanan şekilde değiştirilerek ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan sebeplerle İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin 02/12/2020 tarih ve 2019/647 Esas, 2020/1915 Karar sayılı istinaf isteminin esastan reddine dair kararının KALDIRILMASINA, Yerel mahkeme hükmünün yukarıda açıklanan şekilde gerekçesi değiştirilmek suretiyle 6100 sayılı HMK'nin 370. maddesi gereğince DÜZELTİLMİŞ BU ŞEKLİ İLE ONANMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, HMK'nin 373/1.maddesi gereği kararın bir örneğinin İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesine, dosyanın ise İlk Derece Mahkemesi Turgutlu 1. Asliye Hukuk Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 24.02.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.