Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/2470 Esas 2022/1493 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/2470
Karar No: 2022/1493
Karar Tarihi: 28.02.2022

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/2470 Esas 2022/1493 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, ölen miras bırakandan kalan mirasın borca batık olduğunu ve mirasın hükmen reddedilmesini talep etti. Davalı Medaş vekili, yetki itirazında bulundu. Davanın usulden reddi yönünde verilen karar bozuldu. Ancak, Mahkeme, davanın yetkisizlik nedeniyle usulden reddine karar verdi. Kanun maddelerine göre, mirasın hükmen reddi istemine ilişkin olarak açılan davalarda, davalının dava tarihindeki yerleşim yeri mahkemesi yetkilidir. Bir şubenin işlemlerinden doğan davalarda, o şubenin bulunduğu yer mahkemesi de yetkilidir. Dolayısıyla, davacının açtığı dava doğru bir şekilde yetkili mahkemeye açılmıştır ve hükmün usulden reddi nedeniyle bozulması doğru görülmemiştir. Kanun maddelerine göre, daha önceki karara uygun olarak karar verilmesi gerekir.
7. Hukuk Dairesi         2021/2470 E.  ,  2022/1493 K.

    "İçtihat Metni"

    7. Hukuk Dairesi
    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    ...


    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 11.02.2013 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi talebi üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; dava dilekçesinin yetki yönünden reddine dair verilen 18.01.2021 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Dava, mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, 28.06.2005 tarihinde ölen mirasbırakan ...'ın sağlığında tarım ile uğraştığını, sulama kuyuları kaynaklı yüklü miktarda elektrik borcu bulunduğunu, davalı idare tarafından icra takipleri başlatıldığını, murisin ölümü üzerine icra takiplerinin mirasçıları aleyhine sürdürüldüğünü belirtmiş, murisin terekesinin borca batık olması nedeni ile mirası hükmen reddin tespitini istemiştir.
    Davalı Medaş vekili, yetki itirazında bulanarak davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine dair verilen 21.02.2013 günlü karar ile dosyanın Derinkuyu Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesi üzerine Derinkuyu Sulh Hukuk Mahkemesi 27.03.2013 günlü 2013/29 Esas, 2013/23 Karar sayısı ile karşı görevsizlik kararı vermiş, oluşan olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü için dosya Yargıtay ilgili Dairesine gönderilmiştir. Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 28.06.2013 günlü 2013/7266 Esas, 2013/10205 sayılı Kararı ile Derinkuyu Asliye Hukuk Mahkemesini yargı yeri olarak belirlemiştir.
    Derinkuyu Asliye Hukuk Mahkemesince 05.04.2017 günlü 2013/128 Esas, 2017/39 Karar sayısı ile davanın kabulüne, davacının murisi ...'ın ölüm tarihi itibariyle terekesinin borca batık olduğunun ve mirasın hükmen reddedilmiş sayılmasının tespitine karar verilmiştir.
    Davalı Medaş vekilinin istinaf isteminde bulunması üzerine Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesinin 02.11.2017 günlü ve 2017/628 Esas, 2017/847 Karar sayılı ilamı ile davalı Medaş vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı Medaş vekili tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 03.10.2018 günlü ve 2018/66 Esas, 2018/6334 Karar sayılı ilamı ile temyiz başvurusunun süresinde yapılmadığından temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir. Davalı Medaş vekili 13.11.2018 günlü dilekçesi ile ilk derece mahkemesinin 09.11.2018 günlü kesinleştirme şerhinin usul ve yasaya aykırı olduğunu iddia ederek temyiz isteminin yeniden değerlendirilmesini talep etmesi üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesince 06.07.2020 günlü ve 2019/4256 Esas, 2020/4368 Karar sayılı ilamı ile Dairesinin temyiz dilekçesinin süreden reddine dair kararını kaldırarak ".... murisin ölüm tarihi itibariyle terekesinin açıkça borca batık olup olmadığı ve mirasçıların terekeyi kabul anlamına gelen işlemler yapıp yapmadıkları araştırılmamıştır. Miras bırakanın ölüm tarihi itibari ile araç kaydı trafik tescil müdürlüğünden, bankalardan hesap bakiye ve hesap hareketi bilgilerinin temin edilerek terekenin aktif ve pasifinin ölüm tarihi itibari ile değerlendirilmesinde ve mirasçıların terekeyi benimsemeye yönelik eylemlerinin denetlenmesinde dikkate alınması gerekmektedir.
    Öte yandan, miras bırakanın ölüm tarihi itibari ile miras bırakanın taşınmazlarının araştırılarak, varsa taşınmazlarının mirasçılarının talebi üzerine intikali yapılarak terekenin benimsenip benimsenmediği araştırılmalıdır.
    Ayrıca davacı vekiline, süre verilerek mirasın reddi özel yetkisini içerir vekaletname sunması sağlandıktan sonra yargılamaya devam edilmesi gerekirken belirtilen hususlar tamamlanmadan yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru görülmemiştir." gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece, bozma sonrası 13.01.2021 günlü 1. celse Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 06.07.2020 günlü ve 2019/4256 Esas, 2020/4368 Karar sayılı bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş, aynı celse Konya Asliye Hukuk Mahkemelerinin yetkili olduğu gerekçesi ile davanın yetkisizlik nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun "Genel yetkili mahkeme" başlıklı 6. maddesinde "Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir" düzenlemesi bulunmaktadır. Mirasın hükmen reddi istemine ilişkin olarak açılan davalarda yetkili mahkeme davalının dava tarihindeki yerleşim yeri mahkemesidir. Anılan davada yetki kamu düzenine ilişkin ve kesin yetki değildir.
    Ayrıca aynı yasanın "Şubeler ve tüzel kişilerle ilgili davalarda yetki " başlıklı 14/1. maddesinde "bir şubenin işlemlerinden doğan davalarda, o şubenin bulunduğu yer mahkemesi de yetkilidir" düzenlemesi yer almaktadır.
    Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında somut olaya gelince; davalı ... , davacının murisi ... adına kayıtlı Medaş Nevşehir Derinkuyu Bölgesinde yer alan ... tesisat numaralı aboneliğin tarımsal sulama kaynaklı elektrik enerjisi tüketimi borcu nedeniyle Nevşehir 1. İcra Müdürlüğünün 2012/1907 Esas sayılı dosyası ile 15.03.2012 tarihinde ilamsız icra takibi başlatmıştır. Muris aleyhine borç tahakkuku davalı Medaş'ın şubesi niteliğindeki Derinkuyu İşletmesi/Hizmet Birimi tarafından gerçekleştirilmiştir. Bu durumda davanın doğru bir şekilde 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 14/1. maddesi doğrultusunda yetkili yer mahkemesinde açıldığı anlaşılmakla işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken yetkisizlik kararı verilmesi doğru görülmemiş ve hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 28.02.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.






    Hemen Ara