Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2019/4873 Esas 2020/4371 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/4873
Karar No: 2020/4371
Karar Tarihi: 09.06.2020

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2019/4873 Esas 2020/4371 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2019/4873 E.  ,  2020/4371 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    KARAR
    Davacı, ... ... Kentsel Dönüşüm Projesi kapsamında kalan mülkiyeti kendisine ait bağımsız bölümün, daire karşılığında davalıya devredilmesi konusunda, 23/07/2010 tarihli Apartmanlar İmarlı Arsa ve Tesis Sözleşmesi imzalandığını, kendisine sözleşme tarihinde geçerli olan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı birim fiyatlarına göre yapı bedeli ödenmesi gerekirken, yalnızca ortak alan hisse bedeli olarak 7.996,86 TL"nin mahsuplaşmaya dahil edildiğini iddia ederek, sözleşme tarihindeki Çevre ve Şehircilik Bakanlığı birim fiyatlarına göre yapının tamamının değerine karşılık şimdilik 10.000,00 TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, bozmaya uyularak davanın kabulü ile, 10.000,00-TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş; karar, davalı tarafça temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara,kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-Davacı bu davada, davalı ile yaptığı sözleşme uyarınca kendisine ait bağımsız bölümün davalıya daire karşılığında devri sonucu eksik ödeme yapıldığını ileri sürerek, yapının tamamının değerinin saptanıp tahsilini istemiş; mahkemece, taraflar arasındaki sözleşmenin geçerli olduğu ve yerinde tapulu olduğu dikkate alınarak tüm yapı bedelinin ödenmesi gerektiği kabul edilip bilirkişi raporu doğrultusunda hüküm kurulmuştur. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda; davacıya enkaz değil yapı bedeli ödenmesinin uygun olacağı, yapı bedelinin toplam inşaat alanı olan 140.08 m2 üzerinden hesaplanması ve yapı bedelinin ise sözleşme yılı esas alınarak belirlenmesi gerektiği bildirilerek hesaplama yapılmıştır.
    Mahkemece, yerin tapulu olduğu gözetilerek karar verilmesinde isabetsizlik yok ise de; taraflar arasındaki sözleşmenin hak sahibi ... Alacakları başlıklı 2. maddesinin 1. paragrafında""..., söz konusu binaların ortak kullanım alanlarının inşaat maliyet bedel tutarı 298 TL/m2 ve arsa paylar tutarı 135 TL/m2 bedel üzerinden olmak üzere, bağımsız mülkiyete geçmiş olanların tapuda kayıtlı hisseleri oranında bağımsız bölüm malikleri adına, kooparatif mülkiyetinde olanların kooperatif adına ödenecek,..."" hükmü düzenlenmiştir. O halde, anılan düzenleme gözönünde bulundurulup bilirkişiden ek rapor alınarak hüküm tesisi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi

    Hemen Ara