Esas No: 2021/2067
Karar No: 2022/1701
Karar Tarihi: 07.03.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/2067 Esas 2022/1701 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2021/2067 E. , 2022/1701 K."İçtihat Metni"
7. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
...
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 18/05/2017 tarihinde verilen dilekçeyle tapu iptali ve tescil talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabul, kısmen reddine dair verilen 26/11/2019 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacı vekili ve davalı vekili tarafından talep edilmiştir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine, davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile davanın kabulüne dair verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
KARAR
Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkindir.
Davacı, 242 ada 6 ve 7 sayılı kadastro parsellerinin "...,... Vakfı" adına icareli olduğuna ilişkin şerh mevcut iken imar uygulamasına tabi tutularak davaya konu ... ada 1 ve 3 parsellerin oluştuğunu, taşınmazların müvekkili vakıf adına tescili gerekirken davalı ... adına tescil edildiğini ileri sürerek, tapu kaydının iptaliyle, ... Vakfı adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 09.11.2017 tarihli ön inceme duruşmasında ise; 3107 ada 3 parsel sayılı taşınmazın maddi hata nedeniyle yazıldığını, asıl talebin 3107 ada 1 parsel sayılı taşınmaza yönelik olduğunu bildirmiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
İlk Derece Mahkemesince, davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiştir.
Hükmün istinaf yolu ile incelenmesi taraf vekilleri tarafından talep edilmiş, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesince; davalı vekilinin istinaf talebinin reddine, davacı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile, ilk derece mahkeme kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; dava konusu 3107 ada 1 parsel sayılı taşınmazın geldisi olan 242 ada 1- 3- 5- 6 ve 7 sayılı kadastro parsellerinin, 1976 yılında yapılan kadastro çalışmalarında dava dışı üçüncü kişiler adına tescil edildiği ve sonrasında 1979-1984 yılları arasında metruken ... adına tescil kayıtlarının oluştuğu, 01.02.1999 tarihli imar uygulaması ile de 3107 ada 1 parselin oluştuğu ve davalı ... adına tescil edildiği anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere, tescilin dayanağını oluşturan idari karar hukuki varlığını koruduğu sürece açılan tapu iptali tescili davasının dinlenebilme olanağı yoktur. Diğer bir deyişle, tapu kütüğündeki tescilin idari karara dayanması halinde kararın idari yargı yerinde iptal edilmesi durumunda tescil hukuki dayanağını yitirir ve yolsuz tescil halini alır.
Somut olayda; imar uygulamaları sonrasında oluşan yeni imar parseline ait idari işlemin ayakta olup geçerliliğini koruduğu sabittir.
Hâl böyle olunca; tescilin dayanağını oluşturan idari işlemin hukuken geçerliliğini koruduğu gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur. Karar bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, dosyanın İLK DERECE MAHKEMESİNE, kararın bir örneğinin ilgili Bölge Adliye Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 07.03.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.