Esas No: 2021/2372
Karar No: 2022/1691
Karar Tarihi: 07.03.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/2372 Esas 2022/1691 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2021/2372 E. , 2022/1691 K.Özet:
Davacı vekilinin 14.12.2017 tarihli dilekçesi üzerine açılan davanın kabulüne dair verilen hükümün istinaf edilmesi üzerine, istinaf talebinin esastan reddine karar veren Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi kararının temyiz edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından temyiz dilekçesinin süresinde olmadığı gerekçesiyle reddedilmesine karar verilmiştir. Kanunen yapılması gereken temyiz başvurusu zamanında yapılmadığından temyiz dilekçesinin süre yönünden reddine karar verilmiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 366, 346 (1) ve (2) numaralı maddeleri açıklayıcı bir şekilde detaylandırılmıştır.
"İçtihat Metni"
7. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
...
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 14.12.2017 tarihinde verilen dilekçeyle önalım hakkından kaynaklanan tapu iptal ve tescil talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda davanın kabulüne dair verilen 17.10.2018 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davalı vekili tarafından talep edilmiştir. Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf talebinin esastan reddine, dair verilen kararın davalı vekili tarafından temyizi üzerine gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, ön alım hakkından kaynaklanan tapu iptal tescil istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmün davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Karara karşı davalı vekili tarafından temyiz kanun yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince davalı vekilinin temyiz başvuru dilekçesinin süresinde olmadığı, aynı zamanda kesin nitelikteki Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı temyiz başvurusunda bulunduğu gerekçesiyle reddine karar verilmiş ve iş bu ek karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
12/1/2011 tarihli 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun "Kıyas Yoluyla Uygulanacak Hükümler" başlıklı 366'ıncı maddesinin (1) numaralı benti şöyledir:
"Bu Kanunun istinaf yolu ile ilgili 343 ilâ 349 ve 352'nci maddeleri hükümleri, temyizde de kıyas yoluyla uygulanır."
Aynı Kanunun "İstinaf Dilekçesinin Reddi" başlıklı 346'ıncı maddesinin (1) ve (2) numaralı bentleri şöyledir:
“(1) İstinaf dilekçesi, kanuni süre geçtikten sonra verilir veya kesin olan bir karara ilişkin olursa, kararı veren mahkeme istinaf dilekçesinin reddine karar verir ve 344'üncü maddeye göre yatırılan giderden karşılanmak suretiyle ret kararını kendiliğinden ilgiliye tebliğ eder.
(2) Bu ret kararına karşı tebliği tarihinden itibaren bir hafta içinde istinaf yoluna başvurulabilir. İstinaf yoluna başvurulduğu ve gerekli giderler de yatırıldığı takdirde dosya, kararı veren mahkemece yetkili bölge adliye mahkemesine gönderilir. Bölge adliye mahkemesi ilgili dairesi istinaf dilekçesinin reddine ilişkin kararı yerinde görmezse, ilk istinaf dilekçesine göre gerekli incelemeyi yapar.”
Yukarıda açıklanan yasa maddelerine göre, 6100 sayılı HMK'nın 366'ıncı maddesinin, 346'ıncı maddeye yaptığı yollama nedeniyle 346 ıncı madde hükmünün temyiz konusunda da kıyasen uygulanacağı, buna göre; temyiz dilekçesinin, kanuni süre geçtikten sonra veya kesin olan bir karara karşı verilmesi halinde, kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesinin temyiz dilekçesinin reddine karar vereceği ve ret kararını ilgiliye tebliğ edeceği, bu ret kararına karşı, tebliğ tarihinden itibaren bir hafta içinde temyiz yoluna başvurulması halinde ise, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesince Yargıtaya gönderileceği, Yargıtayın ilgili dairesinin temyiz dilekçesinin reddine ilişkin kararı yerinde görmemesi halinde, ilk temyiz dilekçesine göre gerekli incelemeyi yapacağı açıktır.
Yapılan bu açıklamalar ışığında yapılan incelemede; Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı davalı vekilinin temyiz yoluna başvurduğu, Bölge Adliye Mahkemesince temyiz başvuru dilekçesinin süresinde olmadığı, aynı zamanda kesin nitelikteki Bölge Adliye Mahkemesi kararına karşı temyiz başvurusunda bulunduğu gerekçesiyle temyiz başvuru dilekçesini 10.02.2021 tarihli ek karar ile reddedildiği, söz konusu ek kararın davalı vekiline 17.02.2021 tarihinde tebliğ edildiği, davalının ret kararını HMK’nin 366'ıncı maddesi yollamasıyla 346/2'ıncı maddesinde öngörülen bir haftalık temyiz süresinden sonra 5.03.2021 tarihinde temyiz ettiği anlaşılmıştır. Bu itibarla, temyiz talebinin reddine dair verilen ek karara ilişkin temyiz isteminin süresinde yapılmadığı anlaşıldığından, temyiz dilekçesinin süre yönünden reddine karar verilmiştir.
SONUÇ: Açıklanan sebeplerle davalı vekilinin ek karara ilişkin temyiz dilekçelerinin HMK’nin 366. maddesi yollamasıyla 346/2'inci maddesi gereğince süre yönünden REDDİNE, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 07/03/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.