Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/7386 Esas 2022/1761 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/7386
Karar No: 2022/1761
Karar Tarihi: 08.03.2022

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/7386 Esas 2022/1761 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davalıya ait inşaatın davacılara ait yere fiili bir tecavüzü olmadığı ancak inşaat nedeniyle toprakta kaymalar meydana geldiği görüldü. Bu nedenle mahkeme, elatmanın önlenmesi ve yıkım taleplerinin kabulüne karar verdi. Ancak, davacıların talep ettiği 46 parselle ilgili karar verilmediğinden hüküm bozuldu. Mahkeme kararlarının yazılması gereken unsurlar HMK'nın 297/2. maddesinde belirtilmiştir. Ayrıca, HUMK'nun 428. ve 440/I maddeleri gibi ilgili kanun maddeleri uygulanmaktadır.
7. Hukuk Dairesi         2021/7386 E.  ,  2022/1761 K.

    "İçtihat Metni"

    7. Hukuk Dairesi
    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVACILAR : ... vd.


    Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 05/01/2012 tarihinde verilen dilekçeyle elatmanın önlenmesi ve kal tazminat talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 08/06/2021 tarihli hükmün Yargıtayca, duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 08/03/2022 günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden taraflardan gelen olmadı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten iş karara bırakıldı. Bilahare dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili dava dilekçesinde, davalının kendisine ait 125 numaralı parsele yaptığı inşaatın davacılara ait 69 numaralı parsele taştığını, ayrıca 46 numaralı parselin de istinat duvarının çökmesine neden olduğunu belirterek, elatmanın önlenmesini, yıkım ve tazminat; aksi takdirde müdahale edilen kısmın bedeli karşılığında davalı adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalılar vekili; iddiaların doğru olmadığını, herhangi bir müdahalenin bulunmadığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın reddine dair verilen karar, davacılar vekilince temyiz edilmiştir. Yargıtay 1. Hukuk Dairesince, davalıya ait 125 parsel sayılı taşınmazdaki bina inşaatının davacılara ait taşınmazlara fiili bir tecavüzünün bulunmadığı, ancak inşaat nedeniyle toprakta kaymalar meydana geldiği, davalı tarafından yapılan istinat duvarı ile beton tabliyenin 69 numaralı parsele 33,85 m2 tecavüzlü olduğu, 46 numaralı parselin sınırındaki 5.90 metre uzunluğundaki istinat duvarının da 3.70 metrelik kısmın altının kayma nedeniyle boşalıp zarar gördüğü anlaşıldığından, gerekli tedbirler aldırılmak suretiyle davanın kabul edilmesi gerektiği belirtilerek, hüküm bozulmuştur.
    Bozmaya uyan mahkemece, davanın kabulüne, 69 parsel sayılı taşınmaza yapılan elatmanın önlenmesine, 69 parselde bulunan istinat duvarının, mühendis gözetiminde uygun drenaj sistemi ile birlikte projelendirilerek istinat duvarı ruhsatı alındıktan sonra mevcut duvar yıkılmadan önce, binaya yaslı vaziyette bulunan bulunan beton tabliyenin yıkımı ve zemin kotuna uygun kota kadar yeni duvarın yükseltilmesi suretiyle yıkılmasına dair verilen karar, davacılar vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve yıkım talebine ilişkindir.
    1-Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına göre, Mahkemece mevcut deliller takdir edilerek karar verildiğinden ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığından, davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2- Mahkeme kararlarında nelerin yazılacağı 6100 sayılı HMK’nın 297/2. maddesinde belirtilmiştir. Buna göre hüküm, tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri kapsar. Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
    Somut olayda, davacılar dava dilekçesinde, 69 parsel sayılı taşınmazın yanı sıra 46 parsel sayılı taşınmaz hakkında da talepte bulunmuş iken, mahkemece 46 parsel yönünden olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş olması doğru görülmemiş, bu nedenle hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekili ve davalı vekilinin temyiz itirazlarının REDDİNE; 2. bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan kabulü ile usul ve kanuna aykırı bulunan hükmün 6100 sayılı HMK'nın Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 440/I maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, 08.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.








    Hemen Ara