15. Hukuk Dairesi 2011/6222 E. , 2012/4157 K.
"İçtihat Metni"Davacı ... ile davalı ... arasındaki davadan dolayı ... Asliye Hukuk Hakimliğince verilen 17.09.2009 gün ve 2007/675-2009/908 sayılı hükmü onayan Dairemizin 10.05.2011 gün ve 2011/50-2834 sayılı ilamı aleyhinde davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, eser sözlemesine dayalı imalât bedeli alacağının hakedişlerden kesilen gecikme cezasının ve manevi tazminatın ödenmesine karar verilmesi istemiyle açılmış, mahkemenin kısmen kabulüne dair kararı davalının temyizi üzerine Dairemizce kısmen bozulmuş, bozma sonrası verilen kararın Dairemizce onanması nedeniyle davalı karar düzeltme isteminde bulunmuş, dosya yeniden incelenmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilâmında benimsenen gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer karar düzeltme istemleri reddedilmelidir.
2-Hükmüne uyulan Dairemizin 18.01.2007 tarihli bozma ilâmında, sözleşmenin atıfta bulunduğu Bayındırlık İşleri Genel Şartnamesi"nin 39. maddesindeki biçime uygun olarak gecikme cezası kesintisinin yapıldığı hakedişlere davacının itirazının incelenerek, itiraz edilmemişse, ceza kesintisinin iadesi isteminin reddine karar verilmesi gereğine değinilmiştir. Bayındırlık İşleri Genel Şartnamesi"nin 39. maddesinde, müteahhidin geciçi hakedişlere itirazı olduğu takdirde, karşı görüşlerinin neler olduğunu ve dayandığı gerekçeleri, idareye vereceği ve bir örneğini de hakediş raporuna ekleyeceği delikçesinde açıklaması ve hakediş raporunun "idareye verilen ... tarihli dilekçemde yazılı ihtirâzi kayıtla” cümlesini yazarak imzalaması gereklidir. Eldeki davada gecikme cezası kesintisi yapılan (4) ve (5) numaralı hakedişlere davacının açıklanan biçimde itirazı olmamıştır. Esasen davacı vekili de 13.10.2010 tarihli dilekçesinde, ara hakedişlere bir itirazlarının bulunmadığını kabul etmiştir. Bu durumda davacının gecikme cezasına ilişkin isteminin tümüyle reddine karar verilmesi gerekirken, kısmen kabulü yönünde hüküm kurulması doğru olmadığından kararın bozulması yerine onandığı yapılan incelemede anlaşıldığından, davalının karar düzeltme isteminin gecikme cezası bakımından kabulü uygun bulunmuştur.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer karar düzeltme istemlerinin reddine, 2. bent uyarınca kabulüyle Dairemizin 10.05.2011 gün ve 2011/50 Esas 2011/2834 Karar sayılı onama ilâmının kısmen kaldırılarak mahkeme kararının açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin ve karar düzeltme harçlarının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 04.06.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.