Esas No: 2021/3283
Karar No: 2022/1985
Karar Tarihi: 14.03.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/3283 Esas 2022/1985 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2021/3283 E. , 2022/1985 K.Özet:
Miras taksim sözleşmesi ve taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil davasında mahkeme, Yargıtay'ın bozma kararına uyulmadan hüküm kurdu. Davacı vekili tarafından yapılan karar düzeltme istemi ise süresinde değildi ve reddedildi. Ancak davacı vekili maddi hataya dayanarak yeniden değerlendirilmesi talep etti. Yüksek Mahkeme, karar düzeltme talebinin süresinde olduğunu kabul ederek, kararın hukuki dayanakları gösterildiği için yerinde olmayan istemi reddetti. Karar düzeltme istemi nedeniyle takdiren para cezası ve karar düzeltme ret harcının düzeltme isteyenden tahsil edilmesine karar verildi. Kararda, HUMK'nun 440. maddesi (karar düzeltme istemi şartlarını belirler) ve 442/son maddesi ile 4421 sayılı Kanunun 2 ve 4/b-1 maddeleri (karar düzeltme ret harcı ve para cezasının uygulanmasına dair hükümler) açıklandı.
"İçtihat Metni"
7. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
...
Taraflar arasındaki miras taksim sözleşmesi ve taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 23/06/2020 gün ve 2019/4447 Esas, 2020/3929 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmesi üzerine adı geçen Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 25/03/2021 tarihli 2021/441 Esas, 2021/2193 Karar sayılı ilamı ile karar düzeltme isteminin süreden reddine karar verilmiştir. Davacı vekilinin maddi hataya dayalı olarak karar düzeltme dilekçesinin süresinde olduğu iddiası ile başvurusunun yeniden değerlendirilmesi talebi üzerine dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, miras taksim sözleşmesi ve satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Mahkemece, Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 26.01.2016 günlü 2014/15703 E, 2016/961 K sayılı bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulüne dair verilen kararın bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 23.06.2020 günlü 2019/4447 E, 2020/3929 K sayılı ilamıyla "... davacı 13.02.1985 tarihli satış vaadi sözleşmesiyle satmayı vaad eden ...'den 303 parsel sayılı taşınmazın 13.02.1985 tarihli taksim sözleşmesine göre ekli krokide dört numara ile gösterilen 10.328 m2 miktarındaki kısmını satın almayı vaad etmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 676. maddesine göre, paylaşma sözleşmesinin geçerliliği yazılı şekilde yapılmasına bağlı olup bütün mirasçıların katılması zorunludur. Dosya içerisinde bulunan taksim krokisinde murisin tüm mirasçılarının yer almadığı, davacının paylaşım yaptıklarını iddia ettiği 18.05.1965 tarihli miras taksim sözleşmesinin de dosya arasında bulunmadığı anlaşılmıştır.
Bu durumda mahkemece öncelikle yapılması gereken 18.05.1965 tarihli taksim sözleşmesinin dosya arasına getirtilerek geçerli olup olmadığının incelenmesi gerekir. Ayrıca dava konusu taşınmaz ile ilgili Kumluca Sulh Hukuk Mahkemesinin 2007/40 Esas sayılı dosya ile ortaklığın giderilmesi davası olduğu bu dosyanın Kumluca Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/131 Esas sayılı dosyasının sonucu beklediği anlaşılmıştır. Kumluca Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/131 Esas sayılı dosyasının getirtilerek incelenmesi gerekir.
Mahkemece taksim sözleşmesinin geçerli olup olmadığı incelenmeden bir kısım davalıların murisi ...'in miras payını da aşarak, iptal edilen ve tesciline karar verilen payların hüküm sonucunda açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde infaza elverişli olarak gösterilmeyerek eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir" gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma ilamına karşı davacı vekilinin karar düzeltme isteminde bulunması üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 25.03.2021 günlü 2021/441 E, 2021/2193 K sayılı ilamıyla süresinde olmayan karar düzeltme isteminin reddine karar verilmiştir.
Davacı vekili, 11.06.2021 tarihli dilekçesi ile karar düzeltme isteminin süresinde olmadığından reddine dair ilamın maddi hataya dayalı olduğunu belirterek karar düzeltme başvurusunun değerlendirilmesini talep etmiştir.
Bu defa yapılan incelemede, Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 23.06.2020 günlü 2019/4447 E, 2020/3929 K sayılı ilamı karar düzeltme talep eden davacı vekiline usulüne uygun olarak 24.08.2020 tarihinde tebliğ edildiği, davacı vekili tarafından karar düzeltme dilekçesinin UYAP sistemi üzerinden 07.09.2020 tarihinde havale edildiği belirlenmiştir. Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 25.03.2021 günlü ilamında karar düzeltme dilekçesi üzerindeki havale tarihi olan 11.09.2020'de karar düzeltme isteminin yapıldığı belirlenerek karar düzeltme isteminin süreden reddine dair verilen kararın maddi hataya dayalı olduğu anlaşılmıştır.
Davacı vekilinin karar düzeltme talebinin süresinde olduğu kabul edilerek, Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin karar düzeltme dilekçesinin süreden reddine ilişkin kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra, davacı vekilinin karar düzeltme istemi nedeniyle dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
Mahkemece verilen karar, Yargıtay 14. Hukuk Dairesi tarafından yasal ve hukuki dayanakları gösterilmek suretiyle bozulmuş olup, karar düzeltme istemi HUMK’nun 440. maddesindeki nedenlerden hiçbirisine dayanmamaktadır. Bu nedenle yerinde olmayan istemin reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan gerekçelerle, Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 25.03.2021 günlü 2021/441 E., 2021/2193 K. sayılı ilamının KALDIRILMASINA, HUMK’nun 440. maddesinde gösterilen nedenlerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin REDDİNE, aynı yasanın 442/son ve 4421 sayılı Kanunun 2 ve 4/b-1 maddeleri delaletiyle takdiren 660,00 TL para cezası ile bakiye 55,00 TL karar düzeltme ret harcının düzeltme isteyenden tahsiline, 14.03.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.