Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2011/5197 Esas 2012/2803 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/5197
Karar No: 2012/2803
Karar Tarihi: 25.04.2012

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2011/5197 Esas 2012/2803 Karar Sayılı İlamı

15. Hukuk Dairesi         2011/5197 E.  ,  2012/2803 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dava, arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesine dayalı gecikme tazminatına ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davalı yüklenici vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    2-Dava dilekçesinde talep edilen gecikme tazminatı alacağına ek sözleşmede 01.11.2008 olarak kararlaştırılan teslim tarihinden itibaren ve aylık dönemler halinde temerrüt faizi talep edilmiş, mahkemece talep de aşılarak hüküm altına alınan alacağın tamamına 01.11.2008 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmüştür. Borçlu temerrüdünün sonucu olan temerrüt faizine karar verebilmek için ya sözleşmede kararlaştırılmış kesin vadenin bulunması ya da borçlunun ihtarla temerrüde düşürülmüş olması gerekir (BK.101.md.). Davacı arsa sahibi tarafından 4 adet ihtar keşide edilmişse de bu ihtarlardan 23.10.2008 tarihli olanı alacak muaccel olmadan keşide edildiğinden, 04.02.2009 ve 06.11.2009 tarihli olanları ihtar metninde gecikme tazminatı ödenmesi yönünde bir talep bulunmadığından, 14.01.2010 tarihli olanı da tebliğ edilmediğinden temerrüt oluşturmaz. Somut olayda, temerrüt dava açılmakla 08.02.2010 tarihinde oluşmuştur. Mahkemece dava öncesi temerrüdün kanıtlanamadığı gözetilerek faizin dava tarihinden başlatılması gerekirken temerrüt oluşmayan ek sözleşmedeki teslim tarihinin faize başlangıç alınması doğru olmamıştır. Kararın bu nedenle bozulması gerekirse de, düşülen hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 Sayılı HMK’nın geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 Sayılı HUMK’nın 438/VII. maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
    SONUÇ:Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle davalı yüklenici vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kararın hüküm fıkrasının 1. nolu bendinin birinci satırındaki “01.11.2008” tarihinin karardan çıkarılarak yerine “08.02.2010” tarihinin yazılmasına, kararın değişik bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 25.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Hemen Ara