Esas No: 2011/7135
Karar No: 2012/2518
Karar Tarihi: 17.04.2012
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2011/7135 Esas 2012/2518 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı-k.davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı-k.davalı vekili Avukat ... ile davalı-k.davacılar vekili Avukat ... geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra eksiklik nedeniyle mahalline iade edilen dosya ikmâl edilerek gelmiş olmakla dosyadaki kağıtlar okundu işin gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Asıl dava haksız rekabet iddiasına dayalı manevi tazminat, karşı dava eser sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup mahkemece asıl davanın reddine, karşı davanın kısmen kabulüne dair verilen karar davacı ve karşı davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı ve karşı davalı iş sahibinin asıl davaya yönelik temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-İş sahibinin karşı davaya yönelik temyiz itirazlarına gelince;
Taraflar arasında “Ürün Geliştirme ve Üretim Sözleşmesi” başlıklı tarihsiz adi yazılı bir sözleşme yapılmıştır. Bu sözleşme davacı ve karşı davalı şirket tarafından iş sahibi, davalı ve karşı davacı şirket tarafından ise yüklenici sıfatlarıyla imzalanmıştır. Sözleşmenin “sözleşmenin konusu ve hizmetin kapsamı” başlıklı 1. maddesinde “müşteri (iş sahibi) tedarikçiye (yüklenici) yüksek kalitedeki tekstil ürünlerinin müşteri tarafından verilen bilgiye göre geliştirilmesi ve üretilmesi işini verir” hükmü, “sözleşme ilkeleri, tedarikçinin kontrol yükümlülüğü” başlıklı 2. maddesinde ise “tedarikçi üretim sırasında müşterinin verdiği numune parçalara, çizimlere ve/veya ölçüm tablolarına tam uymak konumundadır. Numune parçalar, çizimler ve ölçüm tabloları sipariş emri ile birlikte verilir” hükmü yeralmıştır. Böylece yanlar arasındaki hukuksal ilişkinin Borçlar Kanunu"nun 355. maddesinde tanımlandığı üzere niteliğince bir eser sözleşmesi olduğu sonucuna varılmaktadır.
Yüklenici şirket tarafından açılan karşı davada; iş sahibi şirket tarafından yurtdışına ihraç edilmek amacı ile yüklenici şirkete 41 adet sipariş formunda (artikel) yazılı tekstil ürünlerinin imalâtının sipariş edildiği, yüklenici şirketin edimlerini yerine getirdiği ancak iş sahibinin haksız ve ticari örf ve teamüle aykırı davranışları sonucu yüklenicinin müzayakaya düşürülerek imâl edilen ürünlere ilişkin olarak düzenlenen faturalarda yazılı iş bedellerinden %10 iskonto yapmak zorunda bırakıldığını, yine 15067, 17021, 15025, 15036, 17060, 15010 sipariş numaralı malların da imâl edilmesine rağmen davacı-karşı davalı iş sahibinin malları
kabul etmemesi nedeniyle gönderilemediğini, bu malların bir kısmının yerli piyasaya sürülmek zorunda kalındığını, bu sebeple zarara uğranıldığını, gene 15000 artikel numaralı emtianın yurtdışına gönderilmesine karşın iş sahibinin ürünlerin kol boylarının ütü ile uzatılmasını istemesi nedeniyle yurtdışından geri getirtildiğini, iş sahibinin isteğinin yerine getirilmesine karşın malları kabulden imtina etmesi nedeniyle uğranılan zararların da (mal bedeli, yaptırılan gözetim gideri, malın geçici ithalatı nedeni ile ödenen ücretler) tahsili istenilmiştir.
Karşı davacı yüklenici şirketçe, iş sahibinin haksız davranışları nedeniyle müzayaka haline düşülerek emtia bedellerinde %10 iskonto uygulanmak zorunda bıkarıldığı ileri sürülmüşse de, dosya kapsamından dava konusu olayda gabin koşullarının oluşmadığı anlaşılmaktadır. ... (aşırı yararlanma) taraflardan birinin borçlandığı edimin diğerinin ediminden açık bir şekilde fazla veya az olması (oransızlık) durumudur. Gabinden sözedebilmek için karşılıklı edimler arasındaki açık ve aşırı oransızlık yanında zarar görenin zor durumda kalması (müzayaka), düşüncesizlik (hıffet) veya deneyimsizlik (tecrübesizlik) içinde olması ve sözleşmenin zarar görenin özel durumunu bilerek ve durumdan yararlanmak kastı ile (sömürme) yapılmış olması gerekir. Somut olayda gabinin belirtilen bu koşullarının gerçekleştiği kanıtlanmış değildir. Yüklenici şirketçe düzenlenen faturalarda yüklenicinin kendi isteği ile %10 iskontoya gittiği anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece gabin koşullarının gerçekleşmediği dikkate alınmaksızın, yüklenici şirketin kendi rızası ile fatura bedellerinde yaptığı %10 indirim tutarının iş sahibinden tahsiline karar verilmesi doğru olmamıştır.
Öte yandan mahkemece hükme esas alınan 22.10.2007 tarihli bilirkişi raporunda “davacı iş sahibinin ayıp iddiası ve bunlara dayanan taleplerinin delillere dayanan durumda olmadığı” belirtilerek malların ayıplı olduğu iddialarının yerinde olmadığı sonucuna varılmıştır. Bilirkişi raporuna davacı ve karşı davalı iş sahibince itiraz edilmiş, itiraz dilekçesi ve temyiz dilekçesine ek olarak tutanak ve taraflar arasındaki yazışmalar sunulmuştur. Bu tutanaklarda ayıplı ürünlerin ve ayıpların belirlendiği ve tutanakların taraflarca imzalandığı görülmektedir. Bilirkişilerce bu tutanaklar ve yazışmalar incelenmemiş, iş sahibi şirketin itirazları yönünden itirazları karşılar şekilde yeterli değerlendirme yapılmamıştır. Borçlar Kanunu"nun 360. maddesi hükmü gereğince yapılan şey iş-eser sahibinin kullanamayacağı ve nısfet kurallarına göre kabule zorlanamayacağı derecede kusurlu veya sözleşme şartlarına aykırı olursa, iş sahibi o şeyi kabulden kaçınabilir, iş ya da eserdeki kusur veya sözleşmeye aykırılık, az yukarıda belirtilen ölçüde önemli değilse, iş sahibi-eserin değerindeki eksiklik oranında bedelde indirim isteyebilir. Açıklanan hukuksal çerçeve de dikkate alınarak davacı ve karşı davalı iş sahibinin itirazları yönünden bilirkişilerden ek rapor alınarak oluşacak sonuca göre yüklenicinin kâr kaybı ve buna bağlı taleplerinin değerlendirilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm tesisi doğru olmamıştır.
3-Yüklenici karşı davasında 15000 artikel numaralı mallar yönünden de uğradığı zararların tazminini istemiş, mahkemece talep kısmen kabul edilmiştir. 15.000 sipariş numaralı sipariş formunda yazılı mallar yönünden iş sahibince, ürünlerin kol boylarının uzatılmasının istendiği dosya kapsamından anlaşılmaktadır. Bu mallar davalı ve karşı davacı yükleniciye ait depoda bulunmakta olup, bilirkişilere bu mallar üzerinde inceleme yaptırılarak, bu ürünler yönünden tutulan ve tarafların imzasını içeren tutanaklardaki ayıpların giderilip giderilmediği, bu ürünler üzerinde yaptırılan inceleme sonucu alındığı
anlaşılan “gözetim raporu” da getirtilip incelenmek suretiyle saptanıp sonucuna göre yüklenicinin taleplerinin değerlendirilmesi gerekirken, eksik inceleme ile karar verilmesi de doğru olmamıştır.
Kararın açıklanan nedenlerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davacı ve karşı davalı iş sahibinin asıl davaya yönelik temyiz itirazlarının reddine, 2. ve 3. bentte açıklanan nedenlerle kararın temyiz eden davacı ve karşı davalı iş sahibi yararına BOZULMASINA, 825,00 TL duruşma vekâlet ücretinin davalı ve karşı davacı yükleniciden alınarak Yargıtay duruşmasında vekille temsil olunan davacı ve karşı davalı iş sahibine verilmesine, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacı-k.davalıya geri verilmesine, 17.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.