Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2011/4929 Esas 2012/2475 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/4929
Karar No: 2012/2475
Karar Tarihi: 16.04.2012

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2011/4929 Esas 2012/2475 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacılar apartmanda davalı tarafından yapılan imalatın ayıplı olduğu gerekçesiyle ayıpların giderilmesi veya bedelinin tahsili istemiyle dava açmıştır. Ancak, davalılar, davacılarla akdi ilişkilerinin olmadığını belirterek, imalatı başka bir şahıs ile sözleşme uyarınca gerçekleştirdiklerini ve sözleşme tarafları esas alınarak tarafların hak ve borçlarının belirlenmesi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkeme, sözleşmeyi imzalayan kişinin malikler adına vekâleten sözleşme imzalama yetkisi olmadığına karar vererek, davacıların dava açma ehliyetinin bulunmadığına ve davanın reddedilmesi gerektiğine hükmetmiştir. Ancak, davanın reddedilmesine karar vermeden önce, davacıların imzalanan sözleşme uyarınca davayı açma yetkisi olup olmadığının belgelenmesi gerektiği belirtilmiştir.
634 Sayılı Kanun'un 35. maddesi, kat maliklerinin yöneticilerinin görevlerini belirlemekte ve normal bakım, esaslı tamirat vs. işleri dışındaki işlerle ilgili vekâleten sözleşme imzalama yetkisine sahip olmadıklarını açıkça belirtmektedir. Dolayısıyla, kat malikleri adına imzalanan sözleşme uyarınca dava açmak için, ya davacıların vekâleten sözleşmeyi imzalayan kişiden icazet almaları ya da sözleşmeden doğan hakların davacılara temlik edilmesine dair bir belgenin ibraz edilmesi gerekmektedir.
15. Hukuk Dairesi         2011/4929 E.  ,  2012/2475 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği


    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Dava, davacıların maliki oldukları apartmanda davalı tarafından yapılan imalâtın ayıplı olması nedeniyle ayıpların aynen ifa suretiyle giderilmesi, mümkün olmadığı takdirde bedelinin tahsili istemiyle açılmış, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar davalılar vekilince temyiz edilmiştir.
    Davalılar cevaplarında davacıları tanımadıklarını, aralarında akdî ilişki bulunmadığını, dava konusu imalâtı ... ... isimli şahısla imzalanan sözleşme uyarınca gerçekleştirdiklerini belirterek akdî ilişkiyi inkâr etmişlerdir. Sözleşmeden kaynaklanan davalarda tarafların hak ve borçları sözleşmenin tarafları esas alınarak belirlenmektedir. ... ... isimli şahsın davacıların binasında yönetici olduğu anlaşılmakta ise de normal bakım, esaslı tamirat vs. işlerini aşan ve 634 Sayılı Kanun"un 35. maddesinde belirlenen görevlerin dışındaki işlerle ilgili böyle bir sözleşmeyi kat malikleri adına imzalama yetkisi bulunmadığından, malikler adına vekâleten sözleşmeyi imzaladığı kabul edilemez. Dolayısıyla, eldeki davayı kat maliklerinin açması mümkün olmayıp, imzalanan sözleşme uyarınca davanın ... ... tarafından açılması ya da ... ..."in sözleşmeden doğan haklarını davacılara temlik ettiğine dair bir belgeye dayanılması gerekir. Bu nedenle mahkemece davacılara sözleşmeyi imzalayan ... ..."den açılan davaya karşı icazet verdiğine veya sözleşmeden kaynaklanan haklarını temlik ettiğine dair belgesi varsa ibraz ettirilip belge sunulması halinde davanın esası hakkında hüküm kurulması, aksi takdirde açılan davanın aktif husumet ehliyetinin bulunmaması sebebiyle reddine karar verilmelidir. Bu hususlar üzerinde durulmadan davanın esası hakkında hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan sebeplerle hükmün temyiz eden davalılar yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalıların esasa ilişkin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine, 16.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Hemen Ara