Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/3547 Esas 2022/2217 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/3547
Karar No: 2022/2217
Karar Tarihi: 22.03.2022

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/3547 Esas 2022/2217 Karar Sayılı İlamı

7. Hukuk Dairesi         2021/3547 E.  ,  2022/2217 K.

    "İçtihat Metni"

    7. Hukuk Dairesi
    MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
    ...
    ...


    Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 25/07/2016 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 12/12/2019 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Dava el atmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine ilişkindir.
    Davalı vekili davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece davanın kabulü ile 2137 ada, 6 ve 7 parsel sayılı taşınmazlara ve bu taşınmazlar üzerindeki bina ve ahıra davalının müdahalesinin menine, 29.212,50 TL ecrimisil bedelinin 18/08/2013 tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalıdan alınarak davacılara verilmesine dair verilen kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi 10.09.2020 tarih, 2020/749 Esas, 2020/1191 sayılı Kararı taraf vekillerinin istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1-b.2 maddesi gereğince kabulü ile, Samsun 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 12/12/2019 tarih, 2016/207 Esas, 2019/453 sayılı Kararının kaldırılarak hükmün düzeltilmesi suretiyle yeniden esas hakkında karar verilmesine, davanın kabulü ile; dava konusu ... ve 7 parsel nolu taşınmazlara (ayrıca 2137 ada 6 parsel üzerindeki 1 adet 2 katlı betonarme bina (alt katı depo üst katı mesken) ve tek katlı yığma inşaat şeklinde yapılmış ve ahır olarak kullanılan yapı ve yine iş bu parsel üzerinde, çeşitli yaş, cins ve türde ağaçlara) yönelik davalının el atmasının önlenmesine, toplam 12.513,50 TL'nin, (belirlenen tutarlara her bir ecrimisil dönemi sonundan itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte) davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilmiştir.
    Hüküm davalı vekili ve katılma yolu ile davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    6100 sayılı HMK'nın, "Kıyas yoluyla uygulanacak hükümler " başlıklı, 366/1. maddesinde, "Bu kanunun istinaf yoluyla ilgili 343 ila, 349 ve 352. maddeleri hükümleri, temyizde de kıyas yoluyla uygulanır." yönünde düzenleme mevcuttur.
    Bu maddenin atıf yaptığı 6100 sayılı HMK'nın, "Katılma yolu ile başvurma " başlıklı, 348/1. maddesinde "İstinaf dilekçesi kendisine tebliğ edilen taraf, başvurma hakkı bulunmasa veya başvuru süresini geçirmiş olsa bile, vereceği cevap dilekçesi ile istinaf yoluna başvurabilir. İstinaf yoluna asıl başvuran taraf, buna karşı iki hafta içinde cevap verebilir." yönünde düzenleme, HMK'nin 348/2. maddesinde ise, "(2) İstinaf yoluna başvuran, bu talebinden feragat eder veya talebi bölge adliye mahkemesi tarafından esasa girilmeden reddedilirse, katılma yolu ile başvuranın talebi de reddedilir." yönünde düzenleme mevcuttur.
    Mahkemece, davalı vekilinin temyiz masraflarını yatırmaması nedeniyle davalı vekiline muhtıra tebliğ edildiği, davalı vekilinin muhtıranın tebliğinden itibaren belirtilen süre içerisinde eksik temyiz masraflarını yatırmaması nedeniyle de temyiz talebinin reddine dair 03.12.2020 tarihli ek karar verildiği, ek kararın davalı vekiline tebliğ edildiği ancak ek kararın temyiz edilmediği anlaşılmıştır.
    Davacılar vekilinin katılma yolu ile temyiz başvurusu yönünden yapılan incelemede ise; katılma yolu ile temyiz başvurusu asıl başvuruya bağımlı bir temyiz yoludur. Asıl temyiz yoluna başvuran tarafın temyiz başvurusu feragat nedeniyle veya başka bir nedenle esasa girilmeden reddedilirse katılma yolu ile temyiz yoluna başvuru hüküm doğurmaz. Davalı vekilinin temyiz başvurusu temyiz masraflarının yatırılmaması nedeniyle ek karar ile reddedildiğinden ve ek karar da davalı tarafça temyiz edilmediğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 366. maddesinin göndermesi ile uygulanması gereken aynı Kanunun 348/2. maddesi uyarınca davacılar vekilinin de katılma yoluyla temyiz başvurusu hakkı bulunmamaktadır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle usulüne uygun temyiz edilmiş bir karar bulunmadığından dosyanın TETKİKSİZ İADESİNE, 22/03/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.









    Hemen Ara