Esas No: 2017/2653
Karar No: 2020/4349
Karar Tarihi: 08.06.2020
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2017/2653 Esas 2020/4349 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
... vekili avukat ... ile 1-... vekili avukat ..., 2-...vekili avukat ..., 3-..., 4-..., 5-..., 6-..., 7-..., 8-..., 9-..., 10-..., 11-..., 12-...,6-..., 17-..., 18-..., 19-..., 20-..., 21-..., 22-..., 23-... ..., 24-..., 25-..., 26-..., 27-..., 28-... aralarındaki dava hakkında ... 20. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 02/07/205 tarih ve 2009/467-2015/278 sayılı hükmün bir kısım davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşuldu.
KARAR
Davacı site yönetimi, davalı tarafın komşu apartmanın kat malikleri olduğunu, her iki apartmanı ayıran bir istinat duvarının mevcut olup, bu duvarın davalılarca inşa edilip onların parselinde kaldığını ve kalitesiz yapılması nedeniyle kendi apartmanları açısından tehlike arz ettiğini, tehlikeli olduğunun ilgili belediyece de tespit edildiğini, tüm ikazlarına rağmen istinat duvarının güçlendirilmemesi üzerine güçlendirmenin ve tüm masrafların kendileri tarafından yapıldığını ileri sürerek, fazlaya dair talep ve dava hakkı saklı kalmak üzere şimdilik 20.000,00 TL’nin davalılardan hisseleri oranlarında tahsiline karar verilmesi istemiş, ıslah ile alacağını toplam 35.000,00 TL’ye yükseltmiştir.
Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, davalılar ..., ..., ... ... ve ... hakkındaki açılan davanın feragat sebebiyle reddine, davalı ... hakkındaki davanın tapuda hissedar olmaması nedeniyle reddine, davalı ... hakkındaki davanın HMK.nun 150. maddesi gereğince açılmamış sayılmasına, diğer davalılar yönünden ise davanın kısmen kabul kısmen reddi ile toplam 27.727,30 TL tazminatın hisseleri oranında tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, hakkında alacağa hükmededilen davalılarca temyiz edilmiştir.
14.7.2004 günlü ve 5219 Sayılı Yasa ile HUMK.nun 427/2 maddesindeki temyiz ile ilgili parasal sınır 1.000.000.000 TL, 5236 Sayılı Yasanın 19. maddesi uyarınca 1.1.2015 tarihinden itibaren 2.080,00 TL"ye çıkarılmıştır. Anılan yasada derdest davalar yönünden ne şekilde uygulanacağı yönünde açık bir uygulama hükmü bulunmamakta ise de Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 23.2.2005 gün ve esas 2005/13-32, karar 2005/85 sayılı karan uyarınca yerel mahkemelerce kurulan hükümlerin temyizinin ve temyiz incelemesi sonucunda Yargıtay daireleri ya da Hukuk Genel Kurulunca verilen kararlara karşı karar düzeltme yoluna gidilmesi durumunda temyiz ya da karar düzeltme istemi hangi karara yönelik ise, o karar tarihinde yürürlükte bulunan kanun hükmünün esas alınacağı belirtilmiştir. Hakkında alacağa hükmedilen davalılar tarafından temyizi istenen ve mahkemece kabul edilen miktarlar karar tarihi(02.07.2015) itibariyle 2.080,00 TL’yi geçmediğinden HUMK’nun 5219 Sayılı Yasa ile değiştirilen 427. maddesinin 2. fıkrası gereğince hakkında davalıların temyiz hakkı bulunmamaktadır. O nedenle miktar itibariyle kesin olan karara ilişkin hakkında alacağa hükmedilen davalıların temyiz dilekçelerinin her bir davalı yönünden ayrı ayrı reddine karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hakkında alacağa hükmedilen davalıların temyiz dilekçelerinin her bir davalı yönünden ayrı ayrı REDDİNE, peşin alınan 27,70 TL harcın davalı ..."e, 474,00 TL harcın davalılar ... ve diğer 14 kişiye iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 08/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.