15. Hukuk Dairesi 2011/5128 E. , 2012/2136 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmiş ve temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, İcra İflas Kanunu"nun 67. maddesi hükmüne dayalı olarak açılan takip borçlusu davalının icra takibine vâki itirazının iptaline; birleşen dava ise, maddi tazminatın tahsiline karar verilmesi istemleriyle açılmış; mahkemece, itirazın iptali davasının kısmen kabulü ile 11.144,24 TL takip konusu asıl alacak kısmı yönünden takip borçlusu davalının itirazının iptaline, %40 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine; birleşen davanın ise reddine karar verilmiş ve verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı-birleşen davanın davalısı şirket vekilinin tüm, birleşen davanın davacısı-davalı şirket vekilinin ise sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Birleşen davanın davacısı-davalı şirket vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Mahkemece, icra takip konusu asıl alacağın 11.144,24 TL tutarındaki kısmı üzerinden takip borçlusu davalının itirazının iptaline karar verilmiştir. Davası kabul edilen bu miktardaki davacı alacağı, bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle mahkemece
belirlenmiştir. İcra İflas Kanunu"nun 67. maddesi hükmü gereğince, davası kabul edilen takip konusu alacak üzerinden takip alacaklısı davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için anılan yasa hükmünde öngörülen tüm koşulların birlikte gerçekleşmesi ve bu kapsamda alacağın borçlu tarafından belirlenebilir yani likid olması zorunludur. Yukarıda açıklandığı üzere, davası kabul edilen takip konusu alacak miktarı, mahkemece belirlendiğine göre likid değildir. O halde; mahkemece, davası kabul edilen alacağın %40 oranında takip alacaklısı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesi doğru olmamıştır. Kararın açıklanan bu sebeple bozulması gerekirse de; mahkemece düşülen bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden 6100 Sayılı HMK"nın geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 Sayılı HUMK"nın 438/VII. maddesi gereğince, kararın düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte belirtilen nedenlerle davacı-birleşen davanın davalısı vekilinin tüm, davalı-birleşen davanın davacısı şirket vekilinin ise sair temyiz itirazlarının reddine; 2. bentte açıklanan sebeplerle kararın hüküm fıkrasının “DAVANIN KABULÜ ile takibin 11.144,24 TL üzerinden devamına, bu bedel üzerinden hesaplanacak %40 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak, davacıya verilmesine, fazlaya yönelik talebin reddine” içerikli 1"nci bendinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, yerine “davanın kısmen kabulü ile takibin 11.144,24 TL üzerinden devamına; fazlaya ilişkin davanın reddine” cümlesinin yazılmasına kararın değiştirilmiş bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, fazla alınan temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine, 02.04.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.