11. Hukuk Dairesi 2020/4681 E. , 2020/5661 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Akhisar 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nce verilen 28.02.2019 tarih ve 2017/159 E. - 2019/74 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin taraf vekilleri tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, bazı noksanlıkların ikmali için mahalline gönderilen dosyanın eksikliklerin giderilmesinden sonra gönderildiği anlaşılmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Dr. ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının davalıdan faturaya dayalı alacağı olduğunu, bu alacağın tahsili için davalı hakkında Akhisar 1. İcra Müdürlüğü’nün 2013/2173 esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının yetkiye ve borcun 47.553,74 TL’lik kısmına itiraz ettiğini iddia ederek davalının yetkiye ve borcun 47.553,74 TL’lik kısmına kısmi itirazının iptaline, takip dosyasında 100.732,30 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına, davalı aleyhine % 20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, yetkili icra dairesi ve mahkemenin Kayseri icra daireleri ve mahkemeleri olduğunu, davalının takip konusu yapılan üç adet (08.05.2013,07.05.2013 ve 14.05.2013 tarihli) faturaya itiraz ettiğini, bu faturalar toplamının 47.553,74 TL olup, davalının ticari defterlerinde kayıtlı bulunmadığını, bu faturalara konu ürünlerin davalının kabul etmediği ayıplı fideler ve ürünler olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece davanın kısmen kabul, kısmen reddine dair verilen ilk hüküm davacı vekilince temyiz edilmiş, Dairemizin 21.10.2015 gün, 2014/16051 esas ve 2015/13266 karar sayılı ilamı ile usulden bozulmuştur.
Mahkemece yukarıda anılan bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda 08.03.2016 tarihinde, 7 adet fatura için icra dairesinin yetkisine yapılan itiraz nedeniyle mahkemenin görevsizliğine, diğer üç adet fatura yönünden yetkili icra dairesinde takip başlatılmadığından bahisle davacının itirazın iptali isteminin reddine dair verilen hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiş, Dairemizin 19.01.2017 gün, 2016/7952 esas ve 2017/264 karar sayılı ilamı ile usulden bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde, davalı tarafın mahkemeye sunduğu 07.04.2014 tarihli dilekçe ile üç adet davalının itiraz ettiği faturaya ilişkin teslim olgusunu kabul ettiği, davacı ile davalı arasında sözleşme ilişkisi bulunduğu, davacının davalıdan 47.553,74 TL alacağının bulunduğu gerekçesiyle anılan bu miktar üzerinden davanın kabulüne, davalının itirazının iptaline, davacı yararına % 20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 10,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, aşağıda yazılı bakiye 2.436,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 03.12.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.