Özel belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/6668 Esas 2016/1193 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/6668
Karar No: 2016/1193
Karar Tarihi: 11.02.2016

Özel belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/6668 Esas 2016/1193 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Mahkeme, özel belgede sahtecilik suçuyla ilgili davada verilen kararın, Elektronik Haberleşme Kanunu'nun güncellenen maddeleriyle çeliştiğini belirterek bozulmasına karar verdi. Yeni maddelere göre, kişinin bilgisi ve rızası dışında elektronik abonelik veya cihaz kaydı yapılamaz. Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek de suç teşkil eder. Bu nedenle mahkeme, Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesine uygun şekilde sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğine karar verdi. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesi, 63. maddesinin 10. fıkrası, 104. maddesi ve 105. maddesi.
21. Ceza Dairesi         2015/6668 E.  ,  2016/1193 K.
"İçtihat Metni"

Tebliğname No : 11 - 2013/281535
MAHKEMESİ : İstanbul 42. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 26/03/2013
NUMARASI : 2012/544 (E) ve 2013/199 (K)
SUÇ : Özel belgede sahtecilik


Hüküm tarihinden sonra 19.02.2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanunun 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan 56. maddesinin 4. fıkrasındaki "Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz" ve 5. fıkrasındaki "gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükmü karşısında; özel hüküm niteliğinde bulunan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 56. maddesindeki düzenleme de göztetilip, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayininde zorunluluk,
Bozmayı gerektirmiş olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 11.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Hemen Ara