Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2011/6011 Esas 2012/1670 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/6011
Karar No: 2012/1670
Karar Tarihi: 15.03.2012

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2011/6011 Esas 2012/1670 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davalı, icra takibine itiraz etmiş ve kısmen haklı bulunmuştur. Ancak, alacak miktarı belirli olmadığından alacaklı için icra inkâr tazminatı talebinin reddedilmesi gerektiği belirtilmiştir. Davacının vekâlet ücretleri yanlışlıkla davalıdan alındığı için düzeltilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Sonuç olarak, davalının temyiz itirazları reddedilirken, icra inkâr tazminatı talebinin de reddedilmesine karar verilmiştir. Kanun maddeleri olarak, İİK’nın 67. maddesi ve HUMK’nın 438/VII. maddesi belirtilmiştir.
15. Hukuk Dairesi         2011/6011 E.  ,  2012/1670 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi


    Yukarıda tarih ve numarası yazılı bozmaya uyularak verilen hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:


    - K A R A R -

    Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan imalât bedelinin tahsili için başlatılan icra takibine vaki itiraz üzerine itirazın iptâli, takibin devamı istemiyle açılmış, mahkemece bozmaya uyulduktan sonra kısmen kabule dair verilen karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme yapılarak hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve bozmanın şümulü dışında kalarak kesinleşen cihetlere ait temyiz itirazlarının incelenmesinin artık mümkün olmamasına ve özellikle mahkeme kararının 3 ve 4. bentlerinde hesap edilen vekâlet ücretlerinin her ikisinin de hataen davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş ise de bu hatanın mahallinde mahkemesince tavzihen düzeltilebileceğine göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
    2-İİK’nın 67. maddesi uyarınca alacaklı yararına icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takibe yaptığı itirazında haksız olduğunun tespiti gerektiği gibi, alacağın da belirlenebilir (likid) nitelikte olması gerekir. Somut uyuşmazlıkda davalı takibe yaptığı itirazında kısmen haklı çıktığı gibi, alacak da ancak yargılama sonucu yapılan keşif ve alınan bilirkişi raporu ile saptanabildiğinden likid nitelikte değildir. Bu durumda davacının icra inkâr tazminatı isteminin reddi yerine kabulüne karar verilmesi doğru olmamış ve bozmayı gerektirmiş ise de, düşülen bu hatanın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün HUMK’nın 438/VII. maddesi uyarınca düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
    SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent gereğince mahkeme kararının hüküm fıkrasının 1. bendinin son iki satırında yer alan “asıl alacağın %40 oranında icra inkâr tazminatının davalıdan tahsiline, davacıya verilmesine” cümlesinin hükümden çıkartılarak yerine “yasal koşulları oluşmadığından davacının icra inkâr tazminatı isteminin reddine” cümlesinin yazılmasına, kararın değiştirilen bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 15.03.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.
















    Hemen Ara