Esas No: 2021/25610
Karar No: 2022/5483
Karar Tarihi: 06.06.2022
Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/25610 Esas 2022/5483 Karar Sayılı İlamı
9. Ceza Dairesi 2021/25610 E. , 2022/5483 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Çocuğun cinsel istismarı (mağdure ...’e karşı), kişilerin huzur ve sükununu bozma (mağdure Kardelen’e karşı)
HÜKÜM : Sanığın çocuğun cinsel istismarı eylemi sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı kabul edilerek bu suç ile kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan görülen kamu davalarının şikayet yokluğu nedeniyle düşmesine dair Kırklareli 2. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 08.03.2017 gün ve 2017/8 Esas, 2017/4 Karar sayılı hükümlere ilişkin istinaf başvurusunun kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan kurulan hüküm yönünden esastan reddine, sarkıntılık suretiyle çocuğun cinsel istismarı suçundan verilen karar açısından ise istinaf başvurusunun kabulü ile hükmün kaldırılarak çocuğun cinsel istismarı suçundan beraatine
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle başvurunun muhtevası nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
Sanık hakkında kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
İlk derece mahkemesince atılı suçtan gerçekleştirilen yargılama neticesinde vaki şikayet yokluğu nedeniyle kamu davasının düşmesine dair verilen hükümle ilgili istinaf incelemesini yapan Bölge Adliye Mahkemesince anılan karara yönelik istinaf başvurusunun esastan reddine dair kurulan hüküm 5271 sayılı CMK'nın 286/2-h. maddesi gereğince kesin olup temyiz edilemediğinden, söz konusu karara yönelik temyiz isteminin aynı Kanunun 298.maddesi uyarınca REDDİNE,
Sanık hakkında çocuğun cinsel istismarı suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;
6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun 20/2. maddesi gereğince davaya katılma hakkı bulunan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına yokluğunda yapılan yargılamaya ilişkin olarak mahkemelerce re'sen ihbarda bulunulmasının zorunlu olup olmadığı hususunda Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunca yapılan toplantı sonucunda verilen 13.12.2019 gün ve 2019/6 Esas, 2019/7 sayılı içtihadı birleştirme kararı ile Bakanlığa bildirimde bulunulmasının zorunlu olmadığının kabul edilmesi ve 5271 sayılı CMK'nın 237/2. maddesine göre kanun yolu muhakemesinde davaya katılma talebinde bulunulamayacağının anlaşılması karşısında, Bakanlık vekilinin davaya katılma ve hükmü temyize hakkı bulunmadığı gibi Bölge Adliye Mahkemesince verilen katılma kararı da bu hakkı vermeyeceğinden, vaki temyiz isteminin aynı Kanunun 298. maddesi uyarınca REDDİNE,
dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesine gönderilmesine, 06.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.