Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/6680 Esas 2022/2892 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/6680
Karar No: 2022/2892
Karar Tarihi: 18.04.2022

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/6680 Esas 2022/2892 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, paydaşı olduğu taşınmazlarda davalıların el atmalarını önlemek ve ecrimisil istemek üzere dava açmıştır. Davalılar taşınmazların miras yoluyla intikal ettiğini ve kullanım haklarının kendilerinde olduğunu belirtmiştir. İlk olarak davanın reddine karar verilmiş, ancak Yargıtay'ın bozması sonucu yeniden yapılan duruşmada, taşınmazlarla ilgili yerinde keşif yapılmış ve mahkemece karara bağlanmıştır. Hükümde, davalılara yönelik ecrimisil ve el atma taleplerinin reddine, davalılar arasında davacının payının bulunduğu taşınmazlarda el atmanın önlenmesine karar verilmiştir. Ancak, hükümün sonuç kısmında açık bir şekilde yer almayan bazı hususlar nedeniyle karar bozulmuştur. Bu kapsamda, mahkemece hüküm tesis edilmek üzere karar bozulmuştur.
Kanun Maddeleri: 6100 sayılı HMK madde 297.
7. Hukuk Dairesi         2021/6680 E.  ,  2022/2892 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 25/10/2011 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istenmesi üzerine Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin bozma uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 15/10/2019 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, paydaşlar arası el atmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
    Davacı, paydaşı olduğu 103 ada 58, 108 ada 20, 111 ada 1, 112 ada 3, 116 ada 4 ve 115 ada 72 parsel sayılı taşınmazların davalılarla ortak mirasbırakanı olan ...'dan miras yolu ile intikal ettiğini, taşınmazları davalıların kullandığını ve elde edilen fındık gelirinden kendisine pay verilmediğini ileri sürerek dava konusu taşınmazlar ve taşınmazlar üzerindeki muhdesatlara davalılar tarafından yapılan müdahalenin önlenmesine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 9.000 TL ecrimisil bedelinin işlemiş yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar, davaya konu taşınmazların davalı ... tarafından kullanıldığını, diğer davalılar yönünden davanın husumet yokluğu nedeni ile reddi gerektiğini, taşınmazlar üzerindeki iki ve üç katlı binaların davalıların mirasbırakanı ... tarafından yaptırıldığını, fındık ağaçlarının da ... tarafından dikildiğini, davacıdan taşınmazlardaki payını temlik etmesinin istenildiğini ancak çok yüksek bir bedel talep ettiğini, davacının taşınmazlardan yararlanma talebinde de bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece ilk olarak davanın reddine karar verilmiş, hükmün davacının temyizi üzerine, Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 18.01.2018 tarih ve 2015/6467 Esas, 2018/416 Karar sayılı ilamında; çekişme konusu taşınmazlar bakımından tüm paydaşları bağlayan fiili kullanma biçiminin oluşup oluşmadığının yerinde yeniden keşif yapılarak tespit edilmesi, davacının kullanabileceği bölüm olup olmadığının açıklığa kavuşturulması, fındığın kendiliğinden gelir getirdiği, dolayısıyla intifadan men koşulunun aranmayacağı gözetilerek hem elatmanın önlenmesi hem de ecrisimisil istemleri yönünden varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiştir.
    Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda mahkemece, davanın davalılar ..., ..., ... ve ...'a yönelik ecrimisil ve elatmanın önlenmesi taleplerinin pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine, davalı ... yönünden kısmen kabulü ile, davalı ...'ın dava konusu 103 ada 58 parsel, 108 ada 20 parsel, 115 ada 72 parsel ve 116 ada 4 parsel sayılı taşınmazlardaki davacı ...'un 360/5760 hissesine elatmanın önlenmesine, davalı ...'a yönelik ecrimisil talebinin kısmen kabulü ile, davacı ...'un 360/5760 hissesine düşen toplam 3.593,29 TL işgal tazminatı alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...'dan tahsili ile davacıya verilmesine, 111 ada 1 parsel ve 112 ada 3 parsel sayılı taşınmazlara yönelik ecrimisil ve elatmanın önlenmesi taleplerinin davalı ... yönünden esastan reddine karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı ... temyiz etmiştir.
    1-Mahkeme kararlarında nelerin yazılacağı 6100 sayılı HMK'nın 297 maddesinde belirtilmiştir. Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Bu hükümden maksat, mahkeme kararının taraflar arasında yeni bazı uyuşmazlıklara neden olmadan kolaylıkla infazının sağlanmasıdır.
    Bu biçim yargıda açıklık ve nitelik prensibinin gereğidir. Aksi hal, yeni tereddüt ve ihtilaflar yaratır, hükmün hedefine ulaşmasını engeller, kamu düzeni ve barışı oluşturulamaz.
    Mahkemece, hükmün 1. maddesinde davalılar ..., ..., ... ve ... yönünden davanın usulden reddine dair hüküm kurulmuş ise de, hükmün 1. maddesi ile 2. maddenin A ve B bentlerinde ... yönünden elatmanın önlenmesi ve ecrimisile hükmedilerek çelişki yaratılması doğru görülmemiştir. Bu şekilde kurulan hükmün 6100 sayılı HMK’nın 297. maddesine aykırı olduğu, hükmün infazı aşamasında taraflar arasında yeni bazı ihtilaflara sebebiyet vereceği açık-seçiktir.
    Mahkemece, 6100 sayılı HMK’nın 297. maddesine uygun şekilde hüküm tesis edilmek üzere karar bozulmalıdır.
    2-Yukarıdaki bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının incelenmesi gerekmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 2. bentte yazılı nedenlerle davacının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.04.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Hemen Ara