Esas No: 2010/6629
Karar No: 2012/487
Karar Tarihi: 02.02.2012
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2010/6629 Esas 2012/487 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat... geldi. Davalı vekili gelmedi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı avukatı dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, fazla ödendiği ileri sürülen iş bedeli ile eksik ve kusurlu işler bedelinin tahsili istemiyle açılmış, mahkemece, davanın kısmen kabulüyle ve taleple bağlı kalınarak 13.050,00 TL fazla ödeme bedeliyle 89.563,00 TL"lik iş bedelinin 25.07.2008 temerrüt tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiş ve verilen karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;
Yanlar arasında adi yazılı şekilde 11.04.2007 tarihli ve “Sözleşme” başlıklı sözleşme yapılmıştır. Bu sözleşme BK"nın 355. maddesi hükmünde tanımı yapılan bir eser sözleşmesidir. Davacılar iş sahibi; davalı şirket ise yüklenicidir. Sözleşmenin konusu olan iş; 2. maddesi hükmünde gösterilmiştir. Yüklenici şirket, davacılara ait 710 ada, 1 parsel nolu tapulu taşınmaza 2 adet villa yapımını, sözleşmenin 4. maddesinde gösterilen bedel karşılığında ve bu kapsamda (metraj x 600 USD) bedelle ve ayrıca 25.000,00 TL bedelle de inşaatın yapılacağı arsanın etrafına taş duvar yapımını yüklenmiştir.
Davacılar tarafından, davalı şirkete 180.000,00 USD tutarında ödeme yapıldığı çekişmesizdir. Ayrıca; dava dilekçesinde, 25.000,00 TL dış duvar yapım bedeliyle ek işler bedeli olarak da 27.000,00 TL olmak üzere 52.000,00 TL ödendiği de açıklanmıştır. Davaya dayanak alınan ödeme makbuzları ve havale dekontları incelendiğinde; davacıların davalıya
dava dilekçesinde de açıklandığı üzere, 52.000,00 TL tutarında ödemede bulundukları anlaşılmaktadır. Ancak, 05.11.2007 tarihli ödeme belgesinde gösterilen 6.750,00 TL tutarındaki ödemenin hangi amaçla yapıldığı anlaşılmadığı gibi; davacılarca bu miktardaki ödemeye dayanılmadığı halde mahkemece, bu ödemenin iş bedeline mahsuben yapılmış olduğu da doğrudan dikkate alınmıştır.
Davalı yüklenici, sözleşme dışı işler yaptığını ve bu işlerin davacılarca kabul edilerek 22.000,00 TL tutarında ödeme yapıldığını bildirdiği halde, bilirkişi kurulunca davalının bu yöndeki bildirimi değerlendirilmemiş, sözleşme dışı işlere ilişkin talep ve itirazları da incelenmemiştir.
BK"nın 101/I. maddesi hükmü gereğince, davası kabul edilen alacağa temerrüt faizi uygulanabilmesi için alacağın, istenebilir olması yeterli olmayıp; alacaklı tarafından borçlunun “borçlu temerrüdüne” düşürülmesi zorunludur. Davacılar tarafından davalı şirkete gönderilip 15.07.2008 tarihinde tebliğ olunan 15477 yevmiye nolu ihtarnamede ödenmesi istenen alacak miktarı gösterilmediğinden temerrüt ihtarı niteliğinde kabul edilemez. Somut olayda davalı, 23.09.2008 dava tarihi itibariyle borçlu temerrüdüne düşürülmüştür. Bu sebeplerle, 25.07.2008 tarihinden itibaren davası kabul edilen alacağa temerrüt faizi uygulanması doğru olmamıştır.
Mahkemece yapılacak iş; raporu hükme dayanak alınan bilirkişi kurulundan ek rapor alınması ya da bilirkişi kurulu oluşturularak yerinde yeniden keşif ve inceleme yapılmak suretiyle yüklenici şirket tarafından sözleşme dışı işler yapılmış ise, neler olduğunu ve BK"nın 410 ve izleyen maddeleri hükümleri gereğince ve “vekâletsiz iş görme kuralları” uyarınca, işlerin yapıldığı zamandaki serbest piyasa fiyatlarına göre toplam bedelin 22.000,00 TL"yi aşmamak üzere, ne miktarda olduğuna ve davacılarca yapılan ödemelerin sözleşme konusu iş bedeline ve sözleşme dışı yapılan işlere karşılık yaptığı ödeme miktarının belirlenmesine ilişkin ve davalı tarafın itirazlarını da karşılar şekilde rapor alınması ve varılacak sonuca göre uyuşmazlığın hükme bağlanmasından ibaret olmalıdır.
Eksik araştırma ve soruşturma sonucu verilen hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ;Yukarıda 1. bentte belirtilen nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan sebeplerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının kabulüyle, hükmün davalı yararına BOZULMASINA, Yargıtay"daki duruşmada vekille temsil olunmadığından davalı yararına vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 02.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.