Esas No: 2021/11326
Karar No: 2022/5676
Karar Tarihi: 07.06.2022
Yargıtay 9. Ceza Dairesi 2021/11326 Esas 2022/5676 Karar Sayılı İlamı
9. Ceza Dairesi 2021/11326 E. , 2022/5676 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Cinsel taciz, yaralama
HÜKÜM : Mahkumiyet
İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi.
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 21.06.2005 gün ve 61/82 sayılı Kararında vurgulandığı üzere, hükmün temyiz edilebilir olup olmadığını belirleme bakımından hüküm tarihindeki kanuni düzenlemenin dikkate alınması gerektiği, 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanunun 26. maddesiyle 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 2. madde ile hapis cezasından çevrilenler hariç sonuç olarak hükmedilen 3.000 TL’ye kadar (3.000 TL dahil) adli para cezaları kesin nitelikte olup, buna göre mahkemece sanık hakkında kasten yaralama suçundan doğrudan tayin edilen 2.000 TL adli para cezasına ilişkin hükmün CMUK'nın 305/1. maddesi gereğince kesin olmasından dolayı temyizi mümkün bulunmadığından, söz konusu karara yönelik temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 317. maddesi uyarınca reddiyle, incelemenin cinsel taciz suçundan kurulan hükümle sınırlı yapılmasına karar verildikten sonra gereği görüşüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ile kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
5237 sayılı TCK'nın 105/1-c.2. maddesinde düzenlenen çocuğa karşı cinsel taciz suçunun soruşturma ile kovuşturmasının şikayete tabi olduğu ve suç tarihinde on beş yaşından küçük mağdurenin kovuşturma evresinde on altı yaşı içinde olduğu 05.11.2014, velayet hakkına sahip annesi müşteki ...’in 29.06.2015 günlü mahkeme ifadelerinde şikayetlerinden vazgeçtikleri tüm dosya içeriğinden anlaşıldığından, sanıktan vazgeçmeyi kabul edip etmediği sorularak neticesine göre 5237 sayılı TCK'nın 73 ve 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddeleri gereğince hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken yargılamaya devamla yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,
Kabule göre de;
Sanığın işlediği cinsel taciz suçunun üst sınırının iki yıl veya daha az süreli hapis cezasını gerektirmesi ve mahkemece mahkumiyet hükmü kurulmasının ardından 17.10.2019 tarihinde yürürlüğe giren 7188 sayılı Kanunla yeniden düzenlenen 5271 sayılı CMK’nın 251. maddesindeki basit yargılama usulüne dair kanuni düzenlemeden sonra 7188 sayılı Kanunun geçici 5. maddesinin 1/c bendine yönelik olarak 19.08.2020 günlü, 31218 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 25.06.2020 tarih ve 2020/16 Esas-2020/33 sayılı Kararı ile
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununa 7188 sayılı Kanunun 31. maddesiyle eklenen geçici 5. maddesinin (d) bendinde yer alan “kovuşturma evresine geçilmiş” ibaresinin, aynı bentte yer alan “basit yargılama usulü” yönünden Anayasaya aykırı bulunarak iptal edilmesi karşısında, anılan karara istinaden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, sanık müdafisinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 07.06.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.