Esas No: 2021/4637
Karar No: 2022/3152
Karar Tarihi: 26.04.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/4637 Esas 2022/3152 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2021/4637 E. , 2022/3152 K.Özet:
Davacı, kaydeden malik olduğu taşınmazın bir bölümünü davalının haksız kullanması nedeniyle elatmanın önlenmesini ve ecrimisil istemiştir. Davalı ise taşınmazı kira sözleşmesi ile kullandığını savunmuştur. İlk kararda davanın kabulüne karar verilmiştir ancak Yargıtay 1. Hukuk Dairesi bozmuştur. Yapılan yeni yargılama sonucu davanın kabulüne karar verilmiş, ancak davalının vekalet ücretine yönelik temyiz itirazı kabul edilmemiştir. Kararın verildiği tarihe göre vekalet ücretinin hükmedilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, kararın düzeltmelerle onanması kararlaştırılmıştır. İlgili kanun maddeleri HUMK 438/7'dir.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı tarafından, davalı aleyhine 09/04/2012 gününde verilen dilekçe ile elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istenmesi üzerine Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 08/12/2020 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
Davacı, kayden maliki olduğu 8 parsel sayılı taşınmazın bir bölümünün davalı tarafından lokanta ve çay bahçesi olarak haksız bir şekilde kullanıldığını ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve ecrimisile karar verilmesini istemiştir
Davalı, davacı ile yapılan kira sözleşmesine göre taşınmazı kullandığını, işgalci olmadığını belirtip davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece verilen ilk kararda, kayden davacıya ait çaplı taşınmazı davalının haksız olarak işgal ettiği gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Davalı vekili tarafından temyiz itirazı üzerine yapılan inceleme neticesinde, Yargıtay 1. Hukuk Dairesinin 2016/5743 Esas, 2016/7306 Karar sayılı ilamında belirtilen “....İstanbul Anadolu 18. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen ceza davasının eldeki dava açısından bekletici mesele yapılması, davalının dayandığı kira sözleşmesinin sahte olup olmadığınnın açıklığa kavuşmasının beklenmesi, ayrıca davalı tarafından yapılan kira ödemelerinin kimin tarafından tahsil edildiğininde araştırılması, sonucuna göre yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda işin esası bakımından bir karar verilmesi gerekirken, aksine düşüncelerle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. Kabule göre de; ilk dönem ecrimisil miktarı belirlenip, sonraki yıllar için ise ÜFE artış oranı uygulanmak suretiyle takip eden dönemler için ecrimisil miktarının hesap edilmesi gerekirken, dava tarihindeki kira bedeli belirlenip geriye doğru gidilerek ecrimisil miktarının hesaplanmasıda isabetli değildir.” gerekçeleriyle bozulmuştur.
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, bu nedenle reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Davalı vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazının incelenmesine gelince;
Somut olayda, karar 08.12.2020 tarihinde verilmiş olup, karar tarihi itibariyle geçerli Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre vekalet ücretinin hükmedilmesi gerekmektedir.
Mahkemece davacı lehine kararın verildiği 2020 tarihi itibariyle geçerli Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 3.400,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, 2021 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi üzerinden 4.080 TL vekalet ücretine karar verilmesi doğru olmamıştır.
Bu nedenle kararın bozulması gerekmekte ise de; yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK'nın 438/7. maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) numaralı bent uyarınca davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm sonucunun 3. bendinde yer alan "Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir edilen" sözcüklerinden sonra gelen "4.080,00" rakamının hükümden çıkartılarak yerine "3.400,00" rakamının yazılmasına, hükmün DEĞİŞTİRİLMİŞ ve DÜZELTİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.04.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.