Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/1693 Esas 2019/73 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/1693
Karar No: 2019/73
Karar Tarihi: 14.01.2019

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/1693 Esas 2019/73 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2017/1693 E.  ,  2019/73 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın usulden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - KARAR -
    Davacı vekili, davalıdan ihraç edilmek üzere satın alınan vernik ilacının bozuk çıktığını, bozuk malların yerine sağlam malların verileceğinin davalı tarafından bildirilmesi üzerine yine ihraç edilmek üzere satın alınan malların da bozuk çıktığını, bu mallar ile birlikte kullanılacak davalıdan satın alınan 2280 kutu verniğin, malların zamanında teslim edilmemesi nedeniyle bozulduğunu davalı ile yapılan görüşmeler neticesinde yeniden sağlam malların gönderileceğinin belirtildiği ancak gönderilmediğini, ihtarname keşide edilmesine rağmen malların bedelinin ödenmediğini ileri sürerek, bilirkişi tarafından hesaplanacak zararın ihtar tarihinden itibaren ticari faiziyle tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, dava dilekçesinde 134.414 USD ödeme yapıldığını, ancak dava değerinin 20.000,00 TL olarak belirtildiğini, açılan davanın kısmi dava olduğunu, HMK’nın 109. maddesi gereğince davacının davayı kısmi dava olarak açamayacağını, davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının iddialarının gerçeklikle bağdaşmadığını, malların uluslararası test kuruluşu tarafından kontrolleri yapılarak uygunluk sertifikasıyla birlikte davalıya teslim edildiğini, mallarda bir bozulma olmuşsa bunun nakliye koşullarından kaynaklanmış olabileceğini belirterek, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, dava konusunun fatura alacağı olduğu, davacı vekilinin beyanında zarar miktarının belirtildiği, sovtaj bedelinin bilinmediği bu nedenle bu tutarın indirilmesi gerektiği belirtilmişse de bu durumun davanın belirsiz alacak davası olarak nitelendirilmesini sağlamayacağı, belirsiz alacak davasının, alacağın miktar veya değerinin, davanın açıldığı tarihte belirlenmesinin objektif veya subjektif açıdan imkansız olduğu durumlar için geçerli olduğu, HMK’nın 109/2. maddesine göre talep konusunun miktarı taraflar arasında tartışmasız veya açıkça belirli ise davanın kısmı dava olarak da açılamayacağı, bu davanın kısmi dava olarak açılmasında davacının hukuki yarar bulunmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, 20.000 TL üzerinden harç yatırılmak suretiyle belirsiz alacak davası olarak açılmıştır. 6100 sayılı HMK"nın 107. maddesinde öngörülen belirsiz alacak davası, talep konusu miktarın kesin olarak belirlenmesinin davacıdan beklenemeyecek olması veya bunun imkansız bulunması halinde açılabilir. Alacak miktarının tartışmasız veya açıkça belirli olan durumlarda belirsiz alacak davası açmada alacaklının hukuki yararı bulunmamaktadır. Hukuki yarar dava şartlarındandır. (HMK m 114/h).

    Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını araştırarak dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verilerek bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmezse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder. (HMK 115/2).
    Somut olayda, davacı ne miktarda alacak talep edebileceğini bilebilecek durumdadır. O halde dava değerini belirlemesi ve tam dava açarak harcını buna göre ikmal etmesi için HMK"nın 120. maddesi gereğince davacı tarafa kesin süre verilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 14/01/2019 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY YAZISI

    Yerel mahkeme kararının onanması gerektiğini düşündüğümden sayın çoğunluğun bozma gerekçesine muhalifim.




    Hemen Ara