Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2010/7645 Esas 2012/232 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/7645
Karar No: 2012/232
Karar Tarihi: 23.01.2012

Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2010/7645 Esas 2012/232 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davalı bir borçlu tarafından ödenmeyen iş bedelinin tahsili istemiyle başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptaline ve takibin devamına karar verilmiştir. Ancak, mahkemenin 14.07.2009 tarihli ara kararı ile dava para alacağına ilişkin olduğundan, davalının yetki itirazının reddine karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur. Oysa yetkili icra dairesinde yapılmış bir takip bulunmadığından davanın icra dairesinin yetkisizliği nedeniyle reddi gerekirken, hüküm esası hakkında verilmiştir. Bu nedenle karar davalı yararına bozulmuştur.
Kanun maddeleri:
-Borçlar Kanunu (BK)'nun 355 ve devamı maddeleri
-Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HUMK)'nun 9. ve 10. maddeleri
-İcra İflas Kanunu'nun 50. maddesi
15. Hukuk Dairesi         2010/7645 E.  ,  2012/232 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Hukuk Hakimliği

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

    - K A R A R -

    Uyuşmazlık BK’nın 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi ilişkisinden kaynaklanmış olup davada ödenmeyen iş bedelinin tahsili istemiyle başlatılan ilâmsız icra takibine davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptâli ile takibin devamı ve icra inkâr tazminatının tahsili istenmiştir.
    Mahkemece asıl alacak ödenmiş olduğundan asıl alacakla ilgili talebin esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalı borçlu takip tarihinden önce temerrüde düşürülmediğinden işlemiş faize yönelik talebin reddine, asıl alacağın %40’ı oranında 8.689,15 TL inkâr tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı alacaklı icra takibine ...’da geçmiştir. Davalı borçlu takibe itirazında davalı borçlunun yerleşim yerinin ve işin yapıldığı yerin ... olduğunu belirterek icra dairesinin yetkisine itiraz etmiştir. Mahkemenin 14.07.2009 tarihli ara kararı ile dava para alacağına ilişkin olduğundan davalının yetki itirazının reddine karar verilerek yargılamaya devam olunmuştur. İcra dairesinin yetkisi İcra İflas Kanunu’nun 50. maddesinde düzenlenmiş olup yetki konusunda HUMK’ya atıf yapılmıştır. HUMK’nın 9. maddesine göre genel yetkili mahkeme davalının davanın açıldığı tarihteki ikametgahı mahkemesi, 10. maddesine göre de sözleşmenin yerine getirileceği yer mahkemesi olduğundan somut olayda yetkili icra dairesi ... İcra Dairesi"dir. Eser sözleşmesinin ifa edileceği yer belli olduğundan ve sözleşmeden doğan para alacağı götürülecek borçlardan olmadığından BK’nın 73. maddesinin somut olayda uygulama yeri bulunmamaktadır. Mahkemece yetkili icra dairesinde yapılmış bir takip bulunmadığından davanın icra dairesinin yetkisizliği nedeniyle reddi gerekirken yetki itirazının reddedilerek işin esası hakkında hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 23.01.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Hemen Ara