6. Ceza Dairesi 2020/130 E. , 2020/335 K.
"İçtihat Metni" Şüpheliler ... ve ... hakkında, nitelikli yağma suçundan yapılan soruşturma sonucunda Denizli Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 21/11/2017 tarihli ve 2017/27361 soruşturma, 2017/22228 karar sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yapılan itirazın reddine ilişkin, Denizli 1. Sulh Ceza Hakimliğinin 04/01/2018 tarihli ve 2018/52 değişik iş sayılı kararına karşı, Adalet Bakanlığının 20/12/2019 gün ve 94660652-105-20-17389-2019-kyb sayılı kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 27.12.2019 gün ve KYB/2019/132825 sayılı ihbar yazısı ile dosya Dairemize gönderilmekle incelendi:
Anılan Yazıda;
Somut olayda, müşteki ..."un 03/10/2017 tarihli dilekçesi ve 04/10/2017 tarihli ifadesinde, müştekinin yanında arkadaşı ... bulunurken şüpheliler ... ve ... ile yolda karşılaşmaları üzerine, ... isimli pastaneye gittikleri ve orada şüpheliler tarafından "Zararımız var, daha önce şikayet ettin birşey olmadı, içeride 40 tane adamımız var" şeklinde beyanlarda bulunarak, kendisine üç adet senet imzalattırılarak bu senetleri tefecilere verip gerekirse silah zoruyla tahsil ettirecekleri ve kendisine zarar vereceklerini söylediklerinden bahisle şikayetçi olması üzerine, Denizli Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan soruşturma kapsamında her ne kadar şüphelilerin üzerilerine atılı suçu inkar ettiklerine dair beyanları ile olayı görmeyen tanıkların beyanlarına itibar edilerek, şüpheliler hakkında kamu davası açmaya yeterli ve inandırıcı delil elde edilemediğinden kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de, olay anında müştekinin yanında bulunan tanık ..."nın ifadesine başvurulmasını takiben, olaya ilişkin olarak müştekinin şikayetinde belirttiği hususlarla tutarlı olarak, şüphelilerin "Benim 40 tane yeğenim var, bacağından vurdururum" şeklinde müştekiyi tehdit etmeleri üzerine, müştekinin önüne 3 adet senet getirilerek, şüpheliler ile müştekinin kimliğinin alınmasına yönelik dışarıda bulunan bir araca yöneldikleri, Mahir"in kimliğini araçtan aldığı sırada şüpheli İbrahim tarafından müştekiye silah gösterildiği, sonrasında müştekinin anılan senetleri zorla imzaladığı ve son olarak da şüphelilerin "Bu senetleri kendimiz de tahsil etmeyeceğiz, silah zoruyla bu parayı senden alacaklar" şeklinde beyanlarda bulunduklarını bildirdiğinin anlaşıldığı, bu halde olayın meydana geldiği sırada olay yerinde müşteki, müştekinin yanında bulunan tanık ... ile şüphelilerin bulunduğu ve soruşturma kapsamında müşteki ile tanık ..."in beyanlarının tutarlı olduğu, her ikisinin beyanlarının iddianame düzenlenmesi açısından yeterli kabul edilebileceği nazara alındığında, soruşturma dosyası kapsamına göre mevcut delillerin şüpheliye atılı suçtan kamu davasının açılmasını gerektirir nitelikte bulunduğu, bu delillere ve suçun unsurlarına yönelik takdir ve değerlendirilmenin mahkemesince yapılması gerektiği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden, 5271 sayılı CMK’nin 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması Dairemizden istenilmiştir.
TÜ R K M İ L L E T İ A D I N A
Kanun yararına bozma istemine dayanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının gönderme yazısı, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görüldüğünden kabulü ile Denizli 1. Sulh Ceza Hâkimliğinden verilip kesinleşen, 04/01/2018 tarih ve 2018/52 Değişik İş sayılı kararın, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, 05.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.