Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/6911 Esas 2022/3514 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/6911
Karar No: 2022/3514
Karar Tarihi: 18.05.2022

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/6911 Esas 2022/3514 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, kendisine ait taşınmazın bir bölümünün yol terk edilmesi sonucu tapu kaydının davalılar adına tescil edilmesi işleminin iptal edilmesini ve kadastral parsele dönülmesini talep etmiştir. Mahkeme önce davanın kabulüne karar vermiş ancak Yargıtay 14. Hukuk Dairesi'nin karar düzeltme istemi kabul ederek bozma kararı vermesi sonucu, idareye başvurulması gerektiğini belirten 3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesine eklenen hüküm nedeniyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur. Bu hükme göre, imar parselinin düzenlenmesi sırasında hak sahiplerine uygun bir yer tahsis edilecek veya anlaşma olmaması halinde davacı hak sahibinin kök parseldeki yeri dikkate alınarak taşınmazın rayiç bedeli üzerinden değeri ödenecektir.
Kanun maddeleri:
- 3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesi
- 7221 sayılı Coğrafi Bilgi Sistemleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un 7. maddesi
7. Hukuk Dairesi         2021/6911 E.  ,  2022/3514 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 29/07/2013 gününde verilen dilekçe ile kadastral parselin ihyası istenmesi üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 24/02/2021 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekilleri tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:

    K A R A R
    Dava, kadastral mülkiyetin ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
    Davacı; davacıya ait 571 parsel sayılı taşınmazın bulunduğu bölgede Pendik Belediyesinin 06.02.2003 tarih ve 128 sayılı Encümen Kararı doğrultusunda imar uygulaması yapıldığını, taşınmazın 1.975,00 m²’lik kısmının yola terk edildiğini, 2.155,00 m²’lik kısmının davalı adına, 8.470,00 m²’lik kısmının ise davacı adına tescil edilerek 7564 ada 1 parsel sayılı taşınmazda paylı mülkiyet tesis edildiğini, yapılan bu işlemin idari yargıda iptal edildiğini belirterek; davalılar adına oluşan tapu kaydının iptali ile, kadastral parsele dönülmek suretiyle davacı adına tescilini istemiştir.
    Mahkemece davanın kabulüne dair verilen ilk karar Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 25.10.2016 tarih 2015/14985 Esas-2016/8726 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmiştir.
    Davalılar vekillerinin karar düzeltme isteminde bulunmaları üzerine Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 05.12.2017 tarih, 2016/19089 Esas-2017/9116 Karar sayılı ilamı ile davalıların karar düzeltme istemi kabul edilerek hüküm "...şuyulandırma işlemi ile oluşturulan alanlar ve miktarları kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenmelidir..." gerekçesiyle bozulmasına karar verilmelidir.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmü, davalılar vekili temyiz etmiştir.
    20 Şubat 2020 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7221 sayılı Coğrafi Bilgi Sistemleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 7. maddesiyle 3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesine yeni bir fıkra eklenmiştir.
    Eklenen bu hükme göre, 3194 sayılı Kanunun 18. maddesi kapsamında yapılmış imar uygulamalarının kesinleşmiş mahkeme kararlarıyla iptal edilmesi nedeniyle; davaya konu parselin imar planı kararları ile umumi ve kamu hizmetlerine ayrılan alanlara denk gelmesi veya iptal edilen uygulama ile tahsis ve tescil edilmiş parsellerde hak sahiplerince yapı yapılmış olması ve benzeri hukuki veya fiili imkânsızlıklar nedeniyle geri dönüşüm işlemleri yapılarak uygulama öncesi kök parsellere dönülemeyeceğinin parselasyon planlarını onaylamaya yetkili idarelerin onay merciince tespiti halinde, öncelikle davaya konu parselin hak sahiplerinin muvafakati alınmak kaydıyla uygulama sahası içerisinde idarece uygun bir yer tahsis edileceği veya anlaşma olmaması halinde davacı hak sahibinin kök parseldeki yeri dikkate alınarak uygulamadaki düzenleme ortaklık payı kesintisi düşüldükten sonraki taşınmazın rayiç bedeli üzerinden değerinin ödeneceği belirtilmiştir.
    3194 sayılı Yasa'ya eklenen bu hüküm uyarınca dava konusu uyuşmazlığın idareye başvuru yoluyla çözülmesi gerektiğinden, imar parselinin kadastral parsele ihyasına yönelik dava konusu talebin, kanun değişikliği nedeniyle reddine karar verilmesi için yerel mahkeme hükmünün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın yatıranlara iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.05.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Hemen Ara