Esas No: 2022/266
Karar No: 2022/3640
Karar Tarihi: 23.05.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2022/266 Esas 2022/3640 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2022/266 E. , 2022/3640 K.Özet:
Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından verilen ortaklığın giderilmesi davası hakkında verilen hüküm, bir grup davalı tarafından temyiz edilmiştir. Kanunda yapılan değişiklikler nedeniyle gerçek kişilere yapılacak tebligatla ilgili olarak iki aşamalı bir yol benimsenmiştir. Birincisi, muhatabın adres kayıt sistemindeki adresine doğrudan tebligat yapılamaz ve öncelikle bilinen veya gösterilen en son adresine normal bir şekilde çıkarılmalıdır. Muhatabın bu adreste bulunmaması durumunda, tebliğ memurunca yapılacak araştırmalar sonrası tebligatın kendisine ulaşması ve bilgilendirme işlemlerinin yerine getirilmesi gerekir. İkinci aşamada ise muhatabın gösterilen adresten sürekli olarak ayrılması ve yeni adresinin de tespit edilememesi durumunda tebliğ evrakının çıkartılan mercie geri gönderilmesi gerekir. Ancak bu aşamadan sonra, tebliğ evrakının açık mavi renkli zarfla, adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi olduğu belirtilerek, Kanunun 21/2. maddesine göre tebliği mümkün olabilecektir. Mahkeme kararında, belirtilen ilkeler doğrultusunda davalıya gerekçeli karar tebligatının kanunların uygun hükümlerine göre yapılması gerektiği vurgulanmıştır. Kanun maddeleri ise şöyledir: 7201 sayılı Tebligat Kanunu, 6099 sayılı Kanunun 21/2. maddesi, 10/2. maddesi ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik 16/2. maddesi, 20. ve 21. maddesinin birinci fıkrası, 29. maddesi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki ortaklığın giderilmesi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm bir kısım davalılar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
7201 sayılı Tebligat Kanunu, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunla değiştirildikten sonra, gerçek kişilere yapılacak tebligatla ilgili olarak iki aşamalı bir yol benimsenmiştir.
1) Bu kanun değişikliğine göre, muhatabın adres kayıt sistemindeki adresine, Kanunun 21/2. maddesi uyarınca doğrudan tebligat yapılması mümkün değildir. Muhataba çıkarılan ilk tebligat, öncelikle bilinen veya gösterilen en son adresine, mavi renkli zarf kullanılmaksızın ve adres kayıt sistemindeki adres olduğuna ilişkin şerh verilmeksizin Kanunun 10. maddesine göre normal bir şekilde çıkarılmalıdır. Muhatabın bu adreste bulunmaması durumunda, tebliğ memurunca Kanunun 20 ve 21. maddesinin birinci fıkrası ile Tebligat Yönetmeliğinin 29. maddesi uyarınca, muhatap lehine olan araştırmalar yapılarak tebligatın kendisine ulaşması ve bilgilendirme işlemlerinin yerine getirilmesi gerekir.
2) Muhatabın gösterilen adresten sürekli olarak ayrılması ve yeni adresinin de tebliğ memurunca tespit edilememesi durumunda, tebliğ evrakının tebligatı çıkaran mercie geri gönderilmesi gerekir. Ancak bu aşamadan sonra, Kanunun 10/2 ve Yönetmeliğin 16/2. maddeleri nazara alınarak, tebliğ evrakının açık mavi renkli zarfla, adresin muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresi olduğu belirtilerek, Kanunun 21/2. maddesine göre tebliği mümkün olabilecektir.
Tebligat Kanununun 10/2 ve 21/2. maddeleri farklı şekilde yorumlanarak, başka adresi bilinmediği gerekçesiyle muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine doğrudan doğruya 21/2. maddesine göre tebligat çıkartılması ve bu hükme göre tebliğ edilmesi, yukarıda belirtilen hükümlere aykırı olduğundan ve muhatabın savunma hakkını kısıtlayacağından usulüne uygun değildir.
1-Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında somut olaya gelince; davalı ...'e gerekçeli karar tebligatının yukarıda açıklanan ilke ve kurallara aykırı olarak TK'nun 10/2. maddesi gözardı edilmek suretiyle, adı geçen davalı adına önceden hiçbir tebligat çıkarılmadan ve yasal şartları oluşmadan doğrudan doğruya TK'nun 21/2. maddesine göre yapıldığı ve usulsüz olduğu görülmüştür. Adı geçen davalıya 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde gerekçeli kararın tebliği ile kanun yoluna başvuru süresinin beklenilmesi,
2-Davalı ...'a, temyiz isteminden vazgeçmiş sayılmasına dair verilen 14.12.2021 tarihli ek karar tebliğ edildi ise tebliğ mazbatasının temini, tebliğ edilmedi ise adı geçen davalıya ek kararın tebliği ile yasal temyiz süresinin beklenilmesinden sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHKEMESİNE İADESİNE, 23.05.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi