Eser Sözleşmesi - Götürü Bedel - Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2006/4205 Esas 2007/7412 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Hukuk Dairesi
Esas No: 2006/4205
Karar No: 2007/7412
Karar Tarihi: 22.11.2007

Eser Sözleşmesi - Götürü Bedel - Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2006/4205 Esas 2007/7412 Karar Sayılı İlamı

 

 

15. Hukuk Dairesi 2006/4205 E., 2007/7412 K.

15. Hukuk Dairesi 2006/4205 E., 2007/7412 K.

  • ESER SÖZLEŞMESİ
  • GÖTÜRÜ BEDEL

 

  • 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 355 ]
  • 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 365 ]

"İçtihat Metni"

Mahalli mahkemece verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı Bakanlık vekili tarafından istenmiş olmakla, temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği konuşulup düşünüldü:

Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 17.09.2003 tarihli 1 yıl süreli yemek temin etme sözleşmesinden kaynaklanmıştır. Davada yanlar arasında aynı iş nedeniyle çıkılan ihale davacı üzerinde kalmasına rağmen, davalının haksız olarak ihaleyi feshettiği, bu fesih kararının idari yargıda iptal edilip yeniden ihalenin sözleşmeye bağlandığı, ancak 2001 yılı fiyatlarıyla sözleşme imzalanmak zorunda kalındığı ileri sürülerek fiyat farkı alacağının davalıdan tahsili talep ve dava edilmiş, mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar davalı Bakanlık vekilince temyiz edilmiştir.

Davalı SSK Genel Müdürlüğüme ait hastanelerin Sağlık Bakanlığı"na kanunla devredilmeleri nedeniyle HUMK"nın 186. maddesi doğrultusunda davanın Sağlık Bakanlığı aleyhine açıldığının kabulü gerekir.

Dosyada mevcut sözleşme eki (Yemek İhalesine Ait İdari ve Teknik Şartnamedir) başlıklı şartnamenin 15. maddesinden, ihale kararının yürürlüğe girebilmesi için sözleşme yapılmasının zorunlu olduğu anlaşılmaktadır. Bu nedenle 2001 yılında çıkılan ihalenin davacı üzerinde kalması yanlar arasında akdi ilişkinin kurulduğu şeklinde yorumlanamaz. Çünkü ilk ihale sonrasında bir sözleşme yapılmamıştır. Bu nedenle, ilk ihale kararının sözleşmeye bağlanmamasından dolayı zarar iddiasının genel mahkemelerde değil, idari yargıda çözümleneceği ortadadır.

Yanlar arasında imzalanan 17.09.2003 tarihli yemek ihalesine ait sözleşme ise, BK"nın 355 vd. maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesi niteliğindedir. Dolayısıyla eldeki davanın çözümü, BK"nın 355 vd. maddelerindeki hükümler ile idari sözleşme ve eki belgeler dikkate alınarak yapılacaktır. Sözleşmede hastanede çalışan personel ve yatılı hastalar ile refakatçilerin 1 yıllık yemek ihtiyacının temini işi 76.445.600.000 TL götürü bedelle üstlenilmiştir. Sözleşme ve eklerinde bu işe ait bedelin arttırılacağına, fiyat farkı verileceğine dair bir hükme yer verilmemiş, aksine sözleşmenin eki olan şartnamenin 25. maddesinde taahhüt süresi içerisinde taahhüdün ifasına kadar herhangi bir fiyat farkı talebinde bulunulmayacağı kabul edilmiştir. BK"nın 365. maddesi uyarınca yüklenicinin götürü bedelle yapımı kararlaştırılan işlerde fiyat farkı talep edemeyeceği hususu düzenlenmiştir. Öyle olunca götürü bedelle kararlaştırılan sözleşme fiyatının arttırılması düşünülemez. Olayda 365/2. maddenin uygulama alanı bulmadığı da ortadadır. Çünkü ihale kararı idari yargıda iptal edilmesine ve aradan 2 yıllık bir süre geçmesine rağmen, davacı sözleşme bedelini kabul ederek sözleşmeyi imzalamış, sözleşmeden kaçınma hakkı ve imkanı bulunmasına rağmen bedeli kabul etmiştir. Davacının ticaret şirketi olması ve tacir sıfatını taşıması karşısında müdebbir bir tacir gibi hareket ederek sözleşmeyi imzaladığı kabul edilmelidir. Bu nedenle, davanın tümden reddi yerine yazılı gerekçelerle kabulü doğru olmamıştır.

Kabule göre de, sözleşme gereğince yemek temin işi 01.10.2003 ila 01.10.2004 tarihleri arasını kapsamakta olup, dava 18.05.2004"te açıldığından fiyat farkı alacağının en çok 01.10.2003 ile 18.05.2004 dava tarihleri arasındaki yemek temini hizmeti süresince verileceğinin gözden kaçırılması da doğru olmamıştır. 17.09.2003 tarihli sözleşme feshedilmemiş olup, yürürlüğünü koruduğuna göre, bu sözleşmeye dayalı olarak müspet veya menfi zarar talep edilemeyeceği de ortadadır.

Açıklanan bu nedenlerle davanın reddi yerine kabulüne karar verilmiş olması doğru olmadığından, karar bozulmalıdır.

Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı Bakanlık yararına (BOZULMASINA), 22.11.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.
 

 

 

Hemen Ara