Esas No: 2021/3710
Karar No: 2022/3675
Karar Tarihi: 24.05.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/3710 Esas 2022/3675 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2021/3710 E. , 2022/3675 K.Özet:
Davacı, paydaşı olduğu taşınmazın davalılar tarafından kullanıldığını ve kullanımına engel olduklarını ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talep etmiştir. İlk derece mahkemesi davanın kısmen kabulüne, istinaf mahkemesi ise davalıların itirazlarını reddederek davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak bölge adliye mahkemesi, ilk derece mahkemesi kararını kaldırarak yeniden hüküm tesis etmiş ve istinaf harcı dahil olmak üzere giderlerin davalıdan tahsil edilmesine karar vermiştir. Bunun üzerine davalılar temyiz başvurusunda bulunmuşlardır.
HMK'nın \"Yargılama Giderlerinin Kapsamı\" başlıklı 323. maddesine göre, karar ve ilam harçları yargılama giderleri arasında sayılmakta ve yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınması kararlaştırılmaktadır. Ayrıca, 492 sayılı Harçlar Kanununa ekli (I) sayılı tarifede, konusu belli bir değerle ilgili bulunan davalarda esas hakkında karar verildiği durumlarda hüküm altına alınan anlaşmazlık konusu değer üzerinden tarifede gösterilen oranda nispi karar ve ilam harcı alınacağı hükme bağlanmıştır. Buna ek olarak, temyize konu kararla ilgili davanın nispi harca tabi olacağı da öngörülmüştür.
Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 28/09/2018 tarih, 2018/2 Esas, 2018/8 sayılı Kararı'na göre ise düzelterek onamanın yargılama giderleri arasında olan onama harcı bakımından bozma kararı niteliğinde olması, onama kararlarında harç alınacağına yönelik yasal bir düzenleme bulunmaması nedeniyle düzelterek onama kararlarında onama harcı alınmayacağı görüşü benimsenmektedir.
O halde, bölge adliye mahkemesi tarafından yeniden kurulan hükümde davalı taraftan mükerrer harç alınması şeklinde karar verilmesi doğru değildir. Bu sebeple, kararın düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri: HMK'nın \"Yargılama Giderlerinin Kapsamı\" başlıklı 323. maddesi ve 370/2. maddesi, 492 sayılı Harçlar Kanunu'na ekli (I) sayılı tarifenin yargı harçları başlığını taşıyan kısmı.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ : Edirne 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 29/12/2015 tarihinde verilen dilekçeyle elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda davanın kısmen kabulüne dair verilen 17/09/2020 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacı vekili ve davalılar vekili tarafından talep edilmiştir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesince davacının istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne dair verilen kararın davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içeriğindeki tüm kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkilinin paydaşı olduğu taşınmazı davalıların kullandığını ve davacının kullanımına engel olduklarını belirterek, elatmanın önlenmesini ve ecrimisil talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kısmen kabulüne dair verilen karar hakkında, davacı vekili ve davalılar vekili istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Bölge adliye mahkemesince, davalılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile yerel mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne dair verilen karar, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil talebine ilişkindir.
1- Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2- Kural olarak 6100 sayılı HMK’ye göre, istinaf mahkemesi, ilk derece mahkemesi kararını hukuka uygun bulmadığı takdirde, istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verir. Bu halde, istinaf mahkemesi aşağıdaki kararları verebilir;
a) İlk derece mahkemesi kararının kaldırılması ve davanın esası hakkında yeniden karar verilmesi,
b) İlk derece mahkemesi kararının düzeltilmesi ve davanın esası hakkında karar verilmesi
Öte yandan, HMK’nın “Yargılama Giderlerinin Kapsamı” başlıklı 323. maddesinde, karar ve ilam harçları yargılama giderleri arasında sayılmış, “Yargılama Giderlerinden Sorumluluk” başlıklı 326. maddesinde, yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği düzenlenmiştir.
492 sayılı Harçlar Kanununa ekli (I) sayılı tarifenin yargı harçları başlığını taşıyan kısmında, konusu belli bir değerle ilgili bulunan davalarda esas hakkında karar verilmesi halinde hüküm altına alınan anlaşmazlık konusu değer üzerinden tarifede gösterilen oranda nispi karar ve ilam harcı alınacağı, bölge adliye mahkemelerinin tasdik veya işin esasını hüküm altına aldığı kararları için bu oranda karar ve ilam harcı alınacağı hükme bağlanmış ve aynı Kanunun 16. madde düzenlenmesi ile de temyize konu kararla ilgili davanın nispi harca tâbi olacağı öngörülmüştür.
Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 28/09/2018 tarih, 2018/2 Esas, 2018/8 sayılı Kararının gerekçesinde ise; düzelterek onamanın yargılama giderlerinden olan onama harcı bakımından bozma kararı niteliğinde olması, aslında bozulması gereken bir kararın, bozma sebebinin yeniden yargılamayı gerektirmeyecek mahiyette görülmesi nedeniyle yasanın verdiği takdir yetkisine istinaden onanmasına karar verilmesi, bunun yanında onama kararlarında harç alınacağına yönelik yasal bir düzenleme bulunmaması karşısında, düzelterek onama kararlarında onama harcı alınmayacağı görüşü benimsenmiştir.
Bu genel açıklamalardan sonra somut olaya gelince; bölge adliye mahkemesi, ilk derece mahkemesi kararını kaldırıp geçersiz hale getirdikten sonra, yeniden hüküm tesisi suretiyle karar verdiğinden, ilk derece mahkemesi kararı tasdik edilmediği için karar ilam harcı yanında ayrıca istinaf harcına hükmedilmesi mümkün değildir. Başka bir deyişle bölge adliye mahkemesi, tasdik etmediği bir karar için istinaf harcı alamaz.
Taraflardan birisinin istinaf talebinin kabulü ve yeniden hüküm kurulması işlemi, aslında başlı başına bir istinaf yargılaması işlemidir. Bölge adliye mahkemesi bu aşamada işin esası ile ilgili hüküm verdiğinden, hüküm altına alınan miktar üzerinden nispi harca hükmedilmeli ve ayrıca hükmün başka bir bölümünde istinaf yargılamasına yönelik mükerrer ve çelişkili hüküm kurulmamalıdır.
O halde, bölge adliye mahkemesi tarafından yeniden kurulan hükmün A-1 bendinde, davalı taraftan mükerrer harç alınması şeklinde karar verilmesi doğru olmamıştır.
Bu husus kararın bozulmasını gerektirmiş ise de yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, HMK'nin 370/2. maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenle davalıların temyiz itirazlarının reddine; 2. bentte açıklanan nedenlerle davalıların temyiz itirazlarının kabulüne, bölge adliye mahkemesi hükmünün A-1. bendinde yer alan “İstinaf başvurusu reddedildiğinden; alınması gereken 30.352,54 TL nispi harçtan peşin alınan 7.588,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 22.764,54 TL istinaf harcının davalılardan müteselsilen tahsili ile Hazineye gelir kaydına, Harç tahsil müzekkeresinin temyiz edilen dosyalarda Dairemizce, temyiz edilmeden kesinleşen dosyalarda İlk Derece Mahkemesince ilgili Vergi Dairesine yazılmasına” ifadesinin hükümden çıkarılmasına, HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca bölge adliye mahkemesi hükmünün DÜZELTİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA, peşin yatırılan harcın yatıranlara iadesine, dosyanın İLK DERECE MAHKEMESİNE, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 24.05.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.