Esas No: 2007/4727
Karar No: 2007/5370
Karar Tarihi: 17.09.2007
Eser Sözleşmesi - Hakkı Fesih - Menfi Zarar - Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2007/4727 Esas 2007/5370 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı işveren ile davalı taşeron arasındaki eser sözleşmesi feshedilmiştir. Davacı işveren fesih sebebiyle uğradığı zararın tazmini için dava açmıştır. Bilirkişi raporunda davacının haklı olduğu ve zararının tazmini gerektiği belirlenmiştir. Mahkeme peşin ödemenin tahsil edilmesine karar verip, zarar istemini reddetmiştir. Ancak, davacı fesihte haklı olduğu için uğradığı zararın tazmini için dava açma hakkına sahiptir. Mahkemece yapılması gereken iş, fesih sonrasında işlerin makul bir sürede yeniden yapılmak için gerekli bedelin belirlenmesi ve kaçırılan fırsatın hesaplanarak aradaki farkın menfi zarar olarak hükme bağlanmasıdır. Bu nedenle karar bozulmuştur. Kanun maddeleri ise şöyledir: Borçlar Kanunu'nun 98, 108, 355 ve 44. maddeleri.
15. Hukuk Dairesi 2007/4727 E., 2007/5370 K.
15. Hukuk Dairesi 2007/4727 E., 2007/5370 K.
- ESER SÖZLEŞMESİ
- HAKKI FESİH
- MENFİ ZARAR
- 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 98 ]
- 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 108 ]
- 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 355 ]
- 818 S. BORÇLAR KANUNU [ Madde 44 ]
"İçtihat Metni"
Mahalli mahkemece verilen hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından İstenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:
Dava, sözleşmenin feshi nedeniyle ödenenin iadesi ve zararın tahsiline karar verilmesi istemiyle açılmıştır.
Davalı kusuru bulunmadığını, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, peşin ödemenin tahsiline, dava tarihinde oluşmadığı anlaşılan zarar İsteminin reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, 06.01.2004 tarihli eser sözleşmesinden kaynaklanmıştır. Bu sözleşmede davacı işveren, davalı taşerondur. Davacı işveren 20.12.2004 tarihli ihtarla, taşeronun edimlerini yerine getirmediğini belirterek sözleşmeyi feshetmiştir. Alınan bilirkişi kurulu raporunda, işverenin fesihte haklı olduğu, avansı iade etmesi gerektiği gibi fiyat artışından kaynaklanan davacı zararını da ödemesi gerektiği belirtilmiştir. Mahkemece, işin başkasına yaptırılmasına dair sözleşmenin dava tarihinden sonra 28.03.2005te yapılması nedeniyle fiyat farkının istenemeyeceği, ayrıca projede asıl işverence yapılan değişikliklerin davalıya ek külfet getirmesi karşısında davalının bunları yerine getirmesinin beklenemeyeceği gerekçeleriyle zarar istemi reddedilmiştir.
Kural olarak akdi fesihte haklı olan davacı bu nedenle uğramış olduğu zararını da isteyebilir (BK 108/11. madde). Davalının yapmadığı işlerin başka şirkete geç yaptırılmış olması nedeniyle zarann artmasına sebebiyet veren davacı, kuşkusuz bu gecikmesinden sorumludur (BK 98 ve 44. madde). O halde mahkemece yapılması gereken iş, fesihten itibaren makul sürede işlerin yeniden aynı şartlarda yaptırılması için gerekli bedel ile davalıya sözleşme yapılmamış olsaydı en yakın hangi fiyatla yapılabileceği (kaçırılan fırsat) ek raporla bilirkişiye hesaplattırılmalı, aradaki fark (menfi zarar) hüküm altına alınmalıdır. Bu hususlar üzerinde durulmadan yazılı gerekçelerle davanın reddi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.
Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davacı yararına (BOZULMASINA), ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 17.09.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.